Paylaş
Eğer Prandelli’ysen olur. Bu oyuncuları önce uzun süre oynatmazsın, sonra bunların kendi kendine formda olduğunu düşünüp sahaya sürersin. Hem de önlü arkalı oynatırsın ki, rakip o bölgeyi daha iyi kullansın ve kazansın. Dünyadaki hangi teknik adam olursa olsun, Bruma gibi oyuncuya öncelik verir ve hem oyuncuyu geliştirir hem de takımına katkı yapar.
DERTLER DERYA OLMUŞ...
BRUMA hazır olmadığı için, rakibi teke tek yakaladığı pozisyonda üzerine gidemezken, geniş alan bulunca da top taşıyamadı. Telles ne zaman, hangi maç oynayacağını bilmediğinden, form tutması ya da istenileni vermesi zordu. Tarık, bir sağ bir sol bek oynamaktan pozisyon manyağı olmuş, kendini toparlayamıyor. Semih-Chedjou, rakiplerle boğuşmaktan nefes alacak zamanları olmayınca, kaçınılmaz hatayı yapıyor.
Hamit-Selçuk ve Melo, yan top oynayarak temponun dibe vurmasına çanak tutarken, en kolayını seçip öne uzun topları atıyorlar. Sneijder, aşık olduğu topu alamayınca, zaten kalabalık orta sahaya kadar gelip, ‘Oyunun içinde ben de varım, görün beni’ diyordu. Fakat, biz Sneijder’den, geriye gelerek yalandan top aldığı, kısa paslar yaparak paf takımı oyuncusuna dönüştüğü görüntüsünden daha fazlasını bekleriz. Burak’ın durumu zaten ortada. Tek başına yapabileceği fazla birşey yok. Zaten, maç boyunca 1 ya da 2 pozisyona ancak girebiliyor. Onlar da, hazırlanmış pozisyonlar değil.
PLATONİK AŞK..
G.SARAY orta alanında, Sneijder de dahil herhangi bir oyuncunun, karşısına aldığı rakibi geçtiğini gördünüz mü? Göremezsiniz. Çünkü ya kısa pas ya yan top ya da öne uzun top... Sonuç? Gördüğünüz G.Saray. Oyuncular, futbol topuna aşık. Ama bu aşk karşılıksız. Top ile o kadar fazla ve gereksiz oynuyor ki G.Saray, veteran takımı bile yanlarında hızlı kalır.
Prandelli, Burak ya da Umut fark etmez, kiminle oynarsa oynasın. Ama tek forvet oynanamayacağını ne zaman anlayacak merak ediyorum. Aslında etmiyorum. Çünkü, bu değişimi yapacak cesareti göstereceğini sanmıyorum. Bu yenilginin çok önemi yok. Ne de olsa hedef 4. yıldız ve lig...
Paylaş