Final yolculuğu...

BREZİLYA maçın favorisiydi ve kazanması beklentileri karşılayan bir sonuç oldu. Fakat, ev sahibi takım maçı daha başlamadan kazanmıştı.

Haberin Devamı

Milli marşlar okunduğunda Cesar’ın gözyaşları, Marcelo’nun duygusallığı, David Luiz’in hırsı ve Silva’nın konsantresi kazanmanın sinyallerini vermişti. Yenilen şok gol ile bozulan moral ve oyun düzenini toparlayan Neymar oldu.

Brezilya’da, ilk maçta ortaya çıkan sıkıntıların başında gelen, Willian gibi çok formda, temposu yüksek ve baskı oyuncusunun olmamasıydı. İkincisi, Neymar gibi topu seven ve etkili kullanan bir oyuncu varken, Hulk’un topla fazla buluşamamış olması sonucu etkisiz kalmasıydı. Bir diğeri ise, çok iyi oyuncular olmasına rağmen samba defansının çok hata yapıp, pozisyon vermesiydi. Son ama en önemlisi ise Fred’in sahadaki kaybolmuş oyunuydu.

UZAKDOĞU YARDIMI...

Bütün bu eksilere rağmen maç kazanmayı becermek Brezilya’yı favori yapan ve farklı kılan özellik oluyor. Scolari, ilerleyen maçlarda doğru kadroyu bulduğunda takım ritmini ve ahengini bulacak, böylece final yürüyüşü daha sağlam adımlarla devam edecek. Hırvatistan’ın oyuna etkisi ise disiplin ve yardımlaşma sonucu oluşan az pozisyon verme ile sonuçlandı.

Haberin Devamı

2002 Dünya Kupası’nda, Brezilya ile yaptığımız maçta öne geçmiş, sonrasında Güney Koreli hakemin skandal penaltısı ile 2-1 yenilmiştik. O Brezilya finalde Almanya ile karşılaşıp şampiyon olmuştu. Tesadüf ki,12 yıl sonra yine mağlup duruma düşen ama bu sefer Japon hakem yardımı ile maçı 3-1 kazanan yine Brezilya...

Yazarın Tüm Yazıları