De Gea’yı göremedik

Kötü başlangıç demişken, aldığımız skor değildi kötü olan.

Rakibe karşı koymadığımız direnç ve kolay kabullenme durumu bizim için daha kötüydü.

Bizim kötü başladığımız turnuvalar oldu ama hiç bir turnuvaya oyun olarak kötü başlamadık.İspanya maçı, içinde işte bu olumsuz tabloyu çevirebilecek şansı da barındırıyordu.

Oyuncularımızın bir reaksiyon göstereceği kesindi ama bu tepkinin dozu rakibin ismi ile de alakalıydı.

Hem ciddi ve saygın bir rakibe karşı varlığını hissettirme, hem grupta şansını devam ettirme adına güçlü bir mesaj verme hem de ülkedeki beklentileri, eleştirileri cevaplama açısından zamanı ve yeri iyi bir karşılaşmaydı.

ÇOK DAHA KÖTÜ

BiZiM için Fatih Hoca’nın seçimleri ve sahaya yayılış çok önemli hale gelmişti.

Çünkü, İspanya maçı herşeyi formatlayacak ve bizi uçuracak kadar önemli maçtı.

İlk maçtan sadece Burak değişerek başladık. İlk maçta yaşadığımız rakip kaleye çabuk gidebilme sorununun daha büyüğünü yaşayacak iken kenarda Emre Mor’un olması ya da bir başka deyişle Hakan ile hücum şansımız yok oldu.

Kaldı ki, Hakan’dan gelmeyen yardımlar sebebi ile Gökhan çaresiz kaldı ve o kenarı İspanyollar çok kullandı.

İlk maçtan çok daha kötü bir reaksiyon gösterdik ve hiç olmadığımız karakterde oyunculara dönüştük.

Biz bu kadar güvensiz ya da kalitesiz bir takım değiliz ama takım içindeki hoca baskısını ve moralsizliği kaldıramadık.

Hırvat maçını tek gol pozisyonu ile bitirmiştik.

İspanya maçında De Gea’yı göremedik bile.

Çünkü kaleye gidecek ne gücümüz, ne hızımız ne de moralimiz vardı.

Yine birçok denklemin bir araya gelmesini bekleyeceğiz.

Tabi Çekler’i yenersek.

Bitik ruh halimiz, olmayan gücümüz ve dibe vurmuş moralimizi ile işimiz zor.

MAÇIN OLAYI:

ARDA’ya yapılan yanlıştı. Takımın kaptanı ve liderini rencide etmek bize hiçbir şey kazandırmaz. 

MAÇIN KIRILMA ANI:

34’de Morata’nın golü atması... Bu pozisyonda Mehmet Topal başta, savunmanın ciddi hatası vardı.