Bu takım pozisyona bile giremez

Çünkü, taraftarın bitirdiği Umut ile bu seneyi düzgün tamamlamak çok zor. Kafa olarak bitmiş, taraftarının istemediği ve bunu kırıcı şekilde belli ettiği bir oyuncudan ne beklenir. Bu işin profesyonellik ile de kurtarılacak tarafı yok. Umut’un yerinde kim olsa sahada ruh gibi dolanır ve istenileni veremez.

Haberin Devamı

MERSİN ile Galatasaray arasında maç varsa, ilk aklıma gelen Muslera olur.

 

Gerçi birçok statta, Galatasaray’ın oynadığı karşılaşmalarda hep ilk akla gelen isim Uruguaylı kaleci olur.

 

İnanılmaz kurtarışlar yapmıştı Muslera.

 

Bu mücadelede de yine kurtararak başladı Muslera.

 

Bu adam bu kadar kurtarmasa takımın hali ne olur düşünmek bile ürkütücü.

 

Galatasaray, geride kalan haftada 2 kritik gelişme yaşadı.

 

Bu gelişmeler, takımın oyun stratejisinden hızına, kalitesinden organizasyonuna kadar birçok şeyi etkiledi.

 

Haberin Devamı

İlki, Burak Yılmaz’ın Çin’e transfer oluşu, ikincisi ise son maçlardaki formuyla ve attığı gollerle gündeme gelen genç Sinan Gümüş’ün sakatlanmasıydı.

 

Burak, ne kadar burun kıvrılsa da takımın öndeki organizasyonunun kilit oyuncusuydu.

 

Selçuk ve Sneijder’i daha aktif yapan, pozisyona sokan ve hedef olmaktan çıkaran adamdı.

 

Sinan Gümüş ise hızlı top taşıması ile Galatasaray’ı çabuklaştırmasının yanında, topsuz oyunu da hızına ekleyip direkt sonuca dönük düşünce ile Galatasaray’ı daha hücumcu bir ekip haline çevirmişti.

 

PLANLAR DEĞİŞTİ

 

TABİİ bu 2 kritik oyuncunun olmaması Mustafa Hoca’nın kafasındaki planlarını ve stratejisini değiştirdi.

 

Bundan sonra Mustafa Hoca, bazı oyuncularından ekstra işler bekleyecek.

 

Bu aslında bir beklentiden çok zorunluluk.

 

Haberin Devamı

Wesley Sneijder artık önde çok daha etkin ve zorlamak mecburiyetinde.

 

Selçuk sadece orta sahayı elinde tutup çok iyi yönlendirmekle yetinemeyecek.

 

Bundan sonra her zamankinden daha ofansif oynamak zorumda.

 

Hal böyle olunca da bazı oyuncular ortaya çıkmak zorunda.

 

Ryan Donk, daha fazla top çalmanın yanında, oyunu başlatma ve kurgulama işine de katkı vermeli.

 

Maçların büyük bölümünde gözükmeyen ve gol attığı için işi kurtaran Podolski, mümkünse (!) oyuna daha çok girmeli, sorumluluk almalı.

 

KAFA OLARAK BİTTİ

 

GALATASARAY, bundan sonraki maçlarda pozisyon üretmekte zorlanacak.

 

Çünkü, taraftarın bitirdiği Umut ile bu seneyi düzgün tamamlamak çok zor.

 

Haberin Devamı

Kafa olarak bitmiş, taraftarının istemediği ve bunu kırıcı şekilde belli ettiği bir oyuncudan ne beklenir.

 

Bu işin profesyonellik ile de kurtarılacak tarafı yok.

 

Umut’un yerinde kim olsa sahada ruh gibi dolanır ve istenileni veremez.

 

Galatasaray’ın, Umut’un forvet oynadığı son 3 maçta golü bırakın tecrübeli oyuncuyla girdiği pozisyon sayısı bile çok az.

 

BU durum direkt ve öncelikli olarak Wesley’i etkiliyor.

 

Kendini anlayan ve anlaşabileceği bir forvet ile başka bir hale gelen Hollandalı’nın Umut Bulut’la ile frekanslarının uymadığı çok net.

 

Bu durumda Galatasaray, atakları orta sahada biten, oyunu da orta sahada kilitlenen bir takım haline dönüyor.

 

Haberin Devamı

Rakipler orta alanı kalabalık tutma konusunda zaten çok katı olunca sorun büyüyor.

 

Sorunun çözümü olabilecek ekstra işlerden biri de defans oyuncularının hücum girişimleri.

 

Fakat bu da zor.

 

Mustafa Hoca’ya bırakın hücuma çıkmalarını, defansın kendi işlerini iyi yapmaları bile yeterli olur.

 

Dün sahaya bakıldığında asıl fark hızdaydı.

 

Yani Nakoulma’nın ortaya koyduğu sürat, sadece gol getirmedi aynı zamanda da maçı bitirdi.

 

Kısacası Galatasaray’da olmayan ama Mersin’deki varlığı ile maçı kazandıran şey Nakoulma’nın hızıydı.

 

Mersin takımı, tavizsiz ve disiplinli defans, yakın ve sert markaja birde öne çabuk oynayınca, Tita öne çıktı Nakoulma maçın adamı oldu.

 

Haberin Devamı

BU LİG BÖYLE BİTMEZ

 

GALATSARAYLI oyuncular ligden ne kadar kopmuş ve kupaya odaklanmış olsalar da, bu lig böyle gitmez.

 

Daha çok hafta var ve bu durum böyle devam ederse sezonun geri kalan bölümü oyuncular adına sıkıcı ve üzüntü verici geçer.

 

 Ligin böyle devam etmesi sadece oyuncular açısından değil yönetim açısından da problemli geçer.

 

Hatta geçmez.

 

Bu gidişat, sezon sonu güven tazeleme anlamına gelecek bir olağanüstü kongre ile tamamlanır. 

 

MAÇIN SLOGANI: TEL SLOGAN VAR

 

Bundan sonra belki de her Galatasaray karşılaşmasında slogan bu olacak gibi duruyor: ‘Lig benim neyime, kupa hoş gelir gönlüme.’

 

KADER ANI: 54. DAKİKA

 

Tamam belki iyi oynamıyordu, hatalar yapıyordu ama gördüğü kırmızı kart ile hem kendi hem de takımı adına Mersin deplasmanını bitirmiş oldu Semih. 

 

MAÇIN OLAYI: ASLAN YOK

 

Maçın tek bir olayı var aslında.

 

Galatasaray’ın Mersin İY karşısında az pozisyona girerek, 2 gol yiyerek, pozisyonlar vererek ve kötü oynayarak kaybetmesi.

 

TRİBÜN: İYİLERDİ

 

Mersinli taraftarların ilgisi günümüz şartlarında iyiydi.

 

MAÇIN FOTOGRAFI: MUSTAFA HOCA

 

Mustafa Denizli’nin yenilen 2. golden sonra kenardaki hali. 

 

TEKNİK DİREKTÖR KARNESİ:

 

ÜMİT ÖZAT

 

1-Sorunlara karşın mücadeleyi bırakmayan bir ekip oluşturmuş.

2-Takıma kattığı en önemli artılar hırs ve disiplin olmuş.

 

MUSTAFA DENİZLİ

 

1-Bireysel olarak kötü performans ve hatalar sonu hazırladı.

2-Mustafa Hoca başlarken yapacağı işleri 2. yarıya bıraktı.

 

 

MAÇIN HAKEMİ: YAŞAR KEMAL UĞURLU

 

1- Kartlar ve kararlar konusunda maçın sonucuna etki edecek hata yapmadı.

2- Maç da tansiyonu yüksek bir seviyeye de gelmeyince rahat bir maç çıkardı.

NOTU:8.1

Yazarın Tüm Yazıları