Paylaş
Fenerbahçe bu sezon yenik duruma düştüğü ikinci maçı da kaybetti. Başakşehir’den sonra Olympiakos maçı da gol atmadan mağlubiyetle sonuçlandı. Bu durum tesadüf değil. Fenerbahçe, yüksek efor ve tempo gerektiren; iki ceza alanı arasında topun çok fazla gidip geldiği bir futbol oynuyor. Bu sistemde kenarlarda oynayan Ferdi ve Samuel’e taşıyamayacakları kadar büyük yük biniyor. Ayrıca orta alanın merkezinde oynayan Mert hakan ve Luiz Gustavo’nun da çok geniş bir alanı kontrol etmeleri mümkün değil.
GUSTAVO YALNIZ KALIYOR
Mert hakan çok gayretli ve çalışkan. Rakip ceza sahasına hücuma destek için de sık sık gidiyor ancak kaybedilen toplarda da bu kez Luiz Gustavo yalnız kalıyor. Bu ikilinin kötü görünmelerinin nedeni çok geniş bir alanı kontrol etmek zorunda kalmalarından kaynaklanıyor. Süper Lig’de bu tip zaaflara ceza kesebilecek kalitede takım ve oyuncu az. Ancak Olympiakos’ta Tiquinho ve Camara, kalite ve hızlarıyla Fenerbahçe’yi hemen her atakta zor durumlara düşürdü.
Fenerbahçe’nin bir diğer problemi de orta alanda bağlantıyı sağlayacak, pas kalitesi yüksek, öne doğru oynayan, sırtı dönük top alıp dönecek ve gerekirse dribbling yapacak bir oyuncudan yoksun olması. Bu rolü üstlenecek Sosa veya Mesut oynamadığı sürece Fenerbahçe, savunma organizasyonu iyi olan ve ayağa pasla çıkan her takıma zorluk yaşar.
SZALAi’NiN EN KÖTÜ MAÇI
Dün gece Szalai, transfer olduğundan beri en kötü maçını çıkarttı. rossi’nin varlığı hissedilmedi. Enner Valencia, Olympiakos savunmasını zorlamaya çalıştı ancak o da tek başına kaldı ve etkili olamadı. Altay, kurtarışlarıyla takımını ayakta tutmaya çalışsa da O da bir yere kadar direnebildi. Pereira’nın Olympiakos’u iyi tanıdığını düşünmüştük ancak kaptan Bouchalakis’ e hiç tedbir almadı ve kaptan takımını orta alanda hiç rahatsız edilmeden bir maestro gibi yönetti. Enseyi karartmaya gerek yok. Fenerbahçe, Antwerp maçlarından en az bir 4 puan çıkartıp grupta iddiasını sürdürecektir.
Paylaş