Paylaş
Sezon başı eleştirdiğimiz Can Topsakal-Erman Kunter ikilisi Galatasaray tarihinin en başarısız dönemine imza attılar. Yapılan transferler, kurulan toplama takım, yeterince çalışmamak, bariz bir şekilde görülen plansızlık basketbolda her geçen gün kabusun daha da büyümesine neden oldu.
Ligden başlayalım, 15 karşılaşmada sadece 5 galibiyet alındı ve devreye 10.sırada girildi. Play off barajına 4 galibiyet uzak olan Galatasaray Odeabank küme düşme hattına ise sadece 2 mağlubiyet uzakta bulunuyor.
Eurocup'a seri mağlubiyetlerle başlanmıştı ama aynı şekilde gelen sürpriz galibiyetler takımı son 16 turuna taşıdı. ancak son 16 turundaki başlangıç da farklı olmadı ve takım henüz galibiyetle tanışamadı.
Ligdeki pozisyon nedeniyle Türkiye Kupası'na katılmak da mümkün olmadı. Galatasaray Odeabank uzak ara son yıllardaki en başarısız sezonunu yaşıyor.
Peki hiç mi olumlu gelişme yok? Elbette var. Örneğin Can Topsakal şubedeki görevinden istifa etti. Kötü kadro ve kötü basketbolun baş aktörlerinden Erman Kunter ile yollar ayrıldı. Baş antrenör pozisyonuna daha önce takıma ligde final oynatan Oktay Mahmuti getirildi.
Oktay Hoca önderliğinde çıkılan son iki maçta Gran Canaria ve Anadolu Efes müsabakalarında takım ilk kez direnç gösterdi. 3 periyot başa baş mücadele edildi ama takımdaki kondüsyonsuzluk son çeyreklerde ağır bastı ve maçlar kaybedildi. Her iki maçın son çeyreğinde sarı kırmızılı oyuncuların rakipleri savunmada zorlandığını, skor üretiminde de yaptıkları hatalı tercihler neticesinde şut yüzdelerinin düştüğünü gördük. Bu veriler takımın nefesinin bu düzeydeki rakiplere yetmediğini çok net gösteriyor ki koç Oktay Mahmuti de takımına benzer bir eleştiride bulundu.
Sezonun ilk yarısında görülen en büyük eksiklik tbana göre akımın etkili bir 5 numaralı oyuncusu olmamasıydı. Ege Arar her ne kadar kendini geliştirse de hedefleri olan bir takımın ilk pivotu olması için gereken süre minimum 5 yıl. G.Saray Odeabank pota altını sadece Ege ile savunamadı. Yanında oynayan 4 numaralar savunmada beklenen ekstra katkıyı sağlayamadı. Takım hem boyalı alanı savunamadı hem de ribauntlarda rakipleri karşısında hep ezildi. Rakiplerin kolay sayı bulması, isabet bulamadığı atışlarda aldıkları ribauntlarla tekrar tekrar hücum etmesi takımın direncinin düşmesine, kolay pes etmesine neden oldu.
Diğer yandan 1 numara tercihlerinden de istediği verimi alamadı sarı kırmızı ekip. Renfroe asist yönü kuvvetli ama skor üretmede o kadar etkili olamayan bir oyuncu. Oyun kurucu eğer skor tehdidinde bulunmuyorsa rakip savunmalar diğer oyunculara ve özellikle boyalı alanı savunmaya odaklanırlar. Eğer pivotunuz skor tehdidinde bulunmuyorsa bu durumda da rakipler savunmalarını sizin dış atıcılarınıza yoğunlaştırırlar ve şut sokma istatistikleriniz düşer. Başarı için iyi bir skorer oyun kurucu ve güçlü bir pota altı oyuncusu olmazsa olmazdır. G.Saray Odeabank'a baktığınızda bu ikisi de maalesef bulunmuyor.
Lisans kısıtı nedeniyle çok fazla transfer yapmanın mümkün olmayacağını da düşünürsek Oktay Mahmuti'nin Avrupalı bir oyun kurucu ile size olarak pota altını dolduracak bir 5 numara transferi yapacağını düşünüyorum. Bu iki açığı kapatıp takım kondisyonu da yükseltilirse ilk devreye göre daha iyi bir performans sergilenmesi mümkün olacaktır. Takımın içinde bulunduğu durumu düşünürsek play offu yakalayabilmek en önemli hedef olarak görünüyor. Eurocup'ta işler matematiksel olarak bitmemiş olsa da sportif olarak çok fazla beklenti içinde olmamak gerektiğini düşünüyorum.
Takımın ligde ilk yarı skor yükünü çeken oyuncular Hardy (10,8 sayı/maç), Göksenin (10,6 sayı/maç), Hopson (10,7 sayı/maç), Emir (9,76 sayı/maç) oldu. Ribauntlarda maç başına Hendrix 5,83, Ege ise 5,6 ile zirveyi paylaştı. Asist sıralamasında ise Renfore 5,6 asist ile zirvede. Onu takıma sonradan katılan Taylor maç başına 3,4 asist ile izliyor. Sonrasında 3,15 ilk ortalamasıyla Emir geliyor. Maç başına 1,53 top çalma istatistiğiyle oynayan Renfroe top kaybında da 2,53 ile lider.
Paylaş