Paylaş
Play-Off serileri belli olduğunda, Sakaraya Büyükşehir Basketbol’un uzun oyuncusu Fall ile Ahmet’in eşleşmesi tüm basketbol severleri heyecanlandırmıştır. 81-66’lık ilk maçta gördüğümüz, takımımız oyuncuya bireysel önlem yerine takım olarak önlem almış. Şöyle ki, Fransız 2.18’lik oyuncuya top indiğinde kısalardan yardım getirdik. Bu savunma tercihinin negatif ektisi olarak, rakibe boş 3 sayılık atış şansı verdik. Sakarya’nın 5/18’lik dış atış yüzdesi, üzerine çok kötü bir serbest atış gününde olması (7/22-%31) farklı galibiyetimizin hazırlayıcısı oldu.
İkinci maça, rakip Fall’un pota altındaki yaratıcılığı üzerine çizilen setlerle başladı ve oyuncu ilk 3.30 dakikada istatistik kağıdındaki tüm pozitif haneleri doldurdu (4 sayı, 3 hücum ribaundu, 1 asist, 1 top çalma, 1 blok). Fakat bizim yardım savunmasını hatırlamamızla, rakibin ritmi bozuldu. Hücumda da Datome ve Guduric’in izolasyonlar üzerinden sayılar üretmesi, ilk yarının bitimine 5 dakika kala 10 sayılık farkımızı getirdi. Normal sezonda her 2 asiste 1 top kaybımız bulunurken, İlk yarıda, yaptığımız 7 asiste karşılık 9 top kaybı pek bizim alışık olduğumuz istatistik değildi. Fakat Sakarya’nın 15 top kaybından 14 sayı ürettik ve 10 sayılık avantajla soyunma odasına girdik.
İkinci yarının başında, biraz daha tempo yapmaya başladık. Fakat bu tempoyu koşarak değil, topu sürekli dolaştırarak yani 4-5 paslı hücumlarla yakaladık. Bizim pas ritmimiz arttıkça, rakibin savunmadaki konsantrasyonu dağıldı. Üzerine ofansif ribauntlarda da üstünlük kurmamızla, hücum sayımızı arttırdık. Bu noktada Egehan Arna’ya parantez açmak gerekiyor. Oyuncunun, ofansif ribauntlardaki çabası eminim bundan sonraki turlarda dakika olarak geri dönecektir. Malum, Koç Obradovic okulunda pozitif emekler, asla ödülsüz kalmaz. Datome’nin 20 sayısını, %87 ile bulması, bireysel bazda, gelecek turlar için en umut verici istatistikti.
Zorlu EuroLeague fikstürü sayesinde, müsabaka içindeki tempo ayarlama konusunda ligin en özel takımıyız. Rakip biraz hızlandığı an, maçın tüm temposunu düşürüyoruz ve izolasyonlar üzerinden skor üretimine geçiyoruz. Oyun içindeki ritmimizden doğan, ahenk sayesinde bu sezonda şampiyonluğun en güçlü adayıyız!
Paylaş