Altay Bir Engeli Daha Aştı

Erman Pektok yazdı.

Haberin Devamı

Ligin belki de en zor dönemecini geride bırakmış olabilir İzmir'in koca çınarı. Hayır! Kesinlikle ezbere söylemiyorum bunu, kesinlikle zor bir dönemdi. KSK maçında takımın en skoreri Uluç'un sakatlanması, ardından İbrahim Akın ustanın da sakatlığı, derken hoca değişimi, uçurumun kenarında gidilen Gümüşhane deplasmanı, devre arası transfer dönemi çalkantıları, yapılamayan forvet takviyesi, kafası karmakarışık olan Furkan. Sonra Zonguldak balçık tarlasında 2 puan kayıpla başlayan 2. yarı, ölüp ölüp dirildiğiniz Kahramanmaraş maçı ve kısırlığın zirve yaptığı Şanlıurfa ve Nazilli Belediye maçları. Geçtiğimiz haftasonu gruptaki bütün zarların bize düşeş gelivermesine İbrahim Akın ve Uluç ikilisinin iyileştiği haberleri de eklenince, bugünki Niğde Belediye maçı daha da anlam kazandı Altay açısından. Ve Altay bu önemli maçı kazanarak büyük avantaj elde etti.

Haberin Devamı

Yine Hayrullah'ın olmadığı bir savunma kurgusuna ek olarak İbrahim Ferdi, Maksut ve Hüsamettin'in sakatlığı ve Doğan'ın cezası nedeniyle zorunlu olarak Fatih Gül ile takviye edilmiş bir onbirle çıktı Altay sahaya. Ancak bu defa İbrahim Akın sağ açıkta, Muharrem Ozan ileri uçta ve Uluç da takviye kuvvet olarak kulübede yerini almıştı.

İlk dakikalar karşılıklı yoklamalarla geçtiyse de, ilk çeyreğin sonunda önce Türkkan'ın kafasıyla gol sinyalini verdi, ardından Muharrem Ozan'ın ters köşeye attığı penaltıyla skoru lehine çevirdi Altay. Bu gol öncesinde sağ bekte aldığı topla ileri koşan, kendine yarattığı koridorda verip aldığı pasla rakip onsekize dalan ve pozisyonu penaltıya taşıyan Mustafa Murat'ın emeğine de şapka çıkaralım. Giderek yükseltiyor grafiğini Murat, savunmada bir standardı tutturmanın yanı sıra hücuma dönük becerilerinde her maçta yeni pırıltılar saçıyor. Aman dilimizi ısıralım.

Aslında golden 4 dakika sonra, Niğde takımı henüz şaşkınlığını üzerinden atamamışken Furkan hızla onsekize girdiğinde son çizgiye doğru inmek yerine, topu sağına çekip penaltı noktasına yönelseydi ikinci bir gol ve/veya penaltı işten bile değildi ama kısmet değilmiş. Bu 5 dakikalık dilimin ardından oyunun yine orta saha mücadelesine dönmesi, Niğde takımının işine yaradı. Orta sahada presle top kaparak hızla Altay kalesine inmeyi denedilerse de, ilk yarım saatte kalemizde net bir tehlike yaratamadılar. Ancak kaleye gönderdikleri ilk tehlikeli şut 31. dakikada filelere gidince, ilk yarı bitmeden beraberliği de buldular. İbrahim Akın'ın kale içine ortasına dokunacak kimseyi bulamayınca, bizler de ilk devre sonunda beraberliğe razı olduk.

Haberin Devamı

İkinci devrenin başlarında gayretli ama etkisiz bir Altay'ı izlemeye başlamıştık ki, Egemen'in bu sezon izlediğim en büyük 2. hatası çıktı karşımıza. Geçen haftasonu Başakşehir-FB maçını seyretmemiş olsa gerek Egemen. Topu sahada en atmaması gereken bölgeye attığı anda, 3 rakibin arasında kalan Atakan'ın top kaybı kalemize gol olarak döndü. Bu gol Niğde takımını şaşırtmış olmalı, çünkü ne oyunun gidişi ne de rakibin kurgusu deplasman takımını gole ulaştıracak bir görüntü vermiyordu.

Neyse ki İbrahim Akın'ın serbest vuruşunda Serkan'ın kafasıyla gelen beraberlik golü ve Uluç'un oyuna girişi golden hemen sonra arka arkaya oldu da, moraller tazelendi. Üç aylık sakatlıktan dönüşte henüz tam form yakalayamamış olan Uluç'un çıkardığı muhteşem şutla gelen gol ise, maçın sonu yaklaşırken galibiyeti de Altay'a getiriyordu.

Haberin Devamı

Futbol taraftarının gönlünden takımının iyi bir oyunla ezici bir üstünlük kurduğu maçlar izlemek geçer, ki bu en doğal hakkıdır. Gelgelelim puanlar oyuna değil skora göre sahiplerini buluyor. Üstelik binbir aksilik ve eksikliğe rağmen, tüm kadronun fedakarca mücadelesi ile Altay liderin ensesinde koşmaya devam ediyor. Bu nedenle teknik kadroyu ve oyuncuları kutlamak gerekiyor. Dahası, zor dönemi geride bıraktığımızı düşündürecek veriler de var elimizde. Uluç ve İbrahim Akın'ın dönüşü, Muharrem Ozan'ın giderek yükselen grafiğiyle beraber iyice görünür hale gelen skor katkısı (5 gol, 5 assist), her iki bekin de hücum oyununa ve skor üretimine verdiği destek, zirve mücadelesi verilen rakiplerin ard arda yaptığı kayıplar... Hepsi de önünüze umutla bakmamızı sağlıyor. Pazar gün ki rakibimiz ise evinde tam bir baş belası olan Karagümrük takımı. Ne var ki onların da banko on bir oynayan ön liberoları ve stoperleri sarı kart cezalısı. Ne olup biteceğini tribünden göreceğiz ama benim umudum ve güvenim giderek artıyor. Hem bu maça, hem de sezon sonuna yönelik...

Yazarın Tüm Yazıları