Finalin adı Fenerbahçe - Beşiktaş

Euroleague, Euroleague Play Off, Final Four, Türkiye Ligi, Türkiye Ligi Play-Off maçları dahil son 18 maçının tamamını kazanıp, rakiplerine adeta nefes aldırmayan Sarı – Lacivertliler’in finaldeki rakibi merak konusuydu. Salı günü Abdi İpekçi’deki belki de son resmi maç olan Anadolu Efes – Beşiktaş serisinin 4.maçıyla beraber Fenerbahçe’nin rakibi belli oldu.

Bir çok destanın yazıldığı Abdi İpekçi’ye Anadolu Efes, Beşiktaş karşısında 91-65’lik tarihi bir mağlubiyetle veda ettiği gibi, seriyi de 3-1 kaybederek, büyük hayal kırıklığı yarattı.

Normal sezonu 2.bitirmesi çok önemsenmeyen Beşiktaş ise, normal sezon performansını Play-Offlarda da devam ettirmeyi başardı. Ufuk Sarıca’nın başa geçmesiyle beraber, basketbolda da ivmesi artan Beşiktaş, Ufuk Hoca’nın 2 sezon önce Karşıyaka’da elde ettiği sürpriz şampiyonluk başarısını, Beşiktaş ile tekrar yakalamasını umuyor.

Final serisi 7 maç üzerinden oynanacak ve 4’e ulaşan takım şampiyon olacak.

Final programı ve canlı yayın planlaması şu şekilde :

09.06.Cuma        20:00 Fenerbahçe – Beşiktaş (bein Sports 3)

11.06.Pazar         18:00 Fenerbaahçe – Beşiktaş (NTV Spor / bein Sports 3)

14.06.Çarşamba 20:00 Beşiktaş – Fenerbahçe (bein Sports)

16.06. Cuma       20:00 Beşiktaş – Fenerbahçe (NTV Spor / bein Sports 3)

18.06.Pazar         18:00 Fenerbahçe – Beşiktaş (bein Sports 3)

20.06.Salı             20:00 Beşiktaş – Fenerbahçe (NTV Spor / bein Sports 3)

22.06.Perşembe 20:00 Fenerbahçe – Beşiktaş (NTV Spor / bein Sports 3)

TFF YERİNE YABANCI ŞİRKET GELSE
Fikret Orman Beyefendi’nin geçtiğimiz günlerde Euroleague’in İspanyol bir firma tarafından organize edilen, bir hırsızlık organizasyonu olduğuna dair beyanatları, medyanın bir hayli dikkatini çekmişti.

Geçtiğimiz hafta Çarşamba akşamı Konyaspor – Başakşehir, Pazar akşamı Göztepe – Eskişehirspor finallerini seyrettikten sonra, Fikret Orman’ın sözlerini bir kere daha düşündüm, acaba bizdeki final organizasyonlarını da yabancı bir şirket gelip organize etse, bundan kötü olabilir miydi ?

Bir akşam önce Real Madrid’in Juventus’u 4-1 yenerek Avrupa’nın en büyüğü olduğu maçı hatırladım, o maçın ilk yarısına atılan konfetiler yüzünden 17 dakika uzatma verilse, UEFA bu iki kulübe hangi yaptırımları uygulardı diye düşündüm, işin içinden çıkamadım.

Çarşamba günü yine konfetiler yüzünden geç başlayan Konyaspor – Başakşehir maçından hiçbir ders çıkarmayan TFF, Pazar akşamı son yılların, belki de benim hayatımda hatırladığım en kötü finali seyretmeme sebep oldu. Oyun bir türlü başlayamadı, ne oyuncular, ne seyredenler oyunun içine bir türlü giremeden dakika 45 olmuş, hakem 17 dakika uzatma vermişti, ikinci yarıda da benzer sıkıntılar oldu, Eskişehirspor’un golünden sonra, yine meşale şov ve bu sefer 11 dakika uzatma, 11 dakikalık uzatma içerisinde gelen gol ve maçın uzaması.

Geçen hafta TFF’yi maç saatiyle ilgili eleştirmiştim, maçın uzaması ve penaltılara gitmesi halinde biteceği saat, taraftarlar arasında oluşabilecek gerginlik, kaybedenin hayal kırıklığını dışa vurumu, bunların hiç biri dikkate alınmamıştı besbelli. Göztepe’nin Süper Ligin yeni temsilcisi olduğunu öğrendiğimizde saat 00:52’ydi. Antalya’nın turizm gelirini 1-2 gün yükseltmek adına, bu kadar risk almaya gerek var mıydı?

Finalin bu kötü ortamda yapılmasından mıdır, yoksa benim daha önceki yazılarımda eleştirdiğim 2 teknik direktörün kararlarından mıdır bilmiyorum ama direkt çıkma hedefini yakalayamayan 2 takımın finalinde, teknik direktörler, diğer maçlardan ders almamışçasına hata üzerine hatalar yaptılar.

Yılmaz Vural 1-0 geride götürdüğü maçta 85.dakikaya kadar oyuncu değiştirmeye gerek duymadı, 85de ise 3 oyuncu birden değiştirdi, o ana kadar tek bir oyuncu değişikliği yapan Mustafa Denizli ise kulübede Akaminko gibi bir isim varken ve hala 2 oyuncu değişikliği hakkı varken; Axel Meye ve Bruno Mezenga yani çift forvetle oynamaya devam etti ve takımının çok basit bir gol yemesini önleyemedi.

Penaltılara ise her iki takım da hazır değil gibiydi, iki takım arka arkaya tam 5 penaltı kaçırdı. Penaltılara hazır olmayan bir diğer kurum da TRT idi, geçen haftaki yazımda beklediğim penaltı istatistiğini ekrana getirmedi, o istatistik ekrana gelseydi Göztepe’nin penaltılarda ne kadar avantajlı olduğunu, bütün Türkiye öğrenecekti.

TRT’nin de TFF 1.Lig maçlarını böyle bir veda yapması dramatik oldu, gelecek sezondan itibaren,  TFF 1.Lig maçlarını da Bein Sports üzerinden izleyeceğiz.

U-17 Avrupa Şampiyonasından sonra, U-20 Dünya Şampiyonasında da uygulanan A-BB-AA penaltı sistemi ve uzatmaya giden maçlarda ekstra 1 oyuncu değişikliği, umarım gelecek sezondan itibaren tüm eleme maçlarında uygulanır.

VARDAR’IN PERİ MASALI
Geçen hafta yazımda Köln’de haftasonu yapılacak Hentbol Şampiyonlar Ligi Final-Four maçlarından bahsetmiştim. Umarım yazıyı okuyup, hafta sonu Smart Spor ekranlarına geçip, final-four maçlarını izleyenler olmuştur, gerçekten harika bir final-four izledik. Maçların temposu, heyecanı son saniyelere kadar devam etti ve final-four seviyesinde ilk defa mücadele eden Makedon temsilcisi Vardar, bir ay önce kadınlarda 1 golle kaçırdığı Avrupa’nın en büyüğü olma etiketini, erkeklerde 1 golle kazandı.

Vardar’ın cumartesi günü Barcelona, Pazar günü Paris SG karşılaşmasında 3 saniye ve 1 saniye kala bulduğu gollerle, tek farklı galibiyetlerle kupaya ulaşması, turnuvadaki hücum mentalitesi ve tempo görülmeye değerdi. Paris SG’nin 2 fark ve üzeri geriye düştüğü tüm anlarda, hücumlarda kaleciyi çıkarıp boş kaleyle hücum etmesi ile Vardar’ın kısa süre içerisinde, uzun mesafeden boş kaleye attığı 3 gol belki de şampiyonu belirledi. Vardar’ın da özellikle 2 dakika cezalarında, kaleyi boş bırakıp hücum etmesi ve 1 saniye kala buldukları golle gelen kupa, bu peri masalını süsleyen, film senaryosunu aratmayan en güzel final sahnesiydi.

PENGUENLER PAYTAK PAYTAK İLERLİYOR
NHL Stanley Cup’ta play-off’tan beri öncelikle Doğu şampiyonluğu ve sonra da Stanley Cup’ı kazanacağını düşündüğüm Pittsburgh Penguins ilk turu saymazsak, Doğu yarı finali ve finalinde 7 maçta kazandığı Washington ve Ottawa serilerinden sonra, finalde de Nashville karşısında bir hayli zorlanıyor.

Son şampiyon kendi sahasında 5-3 ve 4-1’lik skorlarla aldığı iki galibiyetten sonra, deplasmanda oynadığı iki maçı da 4-1 ve 5-1’lik skorlarla kaybederek, serinin 2-2’ye gelmesine engel olamadı.

Penguenler play-off finaline gelirken 7, rakibi Nashville ise sadece 4 mağlubiyet almıştı. Bakalım Penguenlerin paytak adımları, kendilerine üst üste 2.şampiyonluğu getirecek mi, final serisinin tüm maçlarını Fox Sports’dan izlemeye devam edebilirsiniz.

CLEVELAND YİNE DÖNEBİLECEK Mİ?
NBA final serisi de tüm hızıyla devam ediyor, ilk 2 maç tempo ve takımların hücum isteği çok üst düzeydi. Cleveland’da Irving ve Love beklenen seviyeye çıkamayınca Lebron James’in yalnız kalması, ilk 2 maçın Golden State adına çok rahat geçmesine sebep oldu.

İlk maçta Zaza Pachulia ve Klay Thompson’un kötü oyununa rağmen, Kevin Durant’ın çok iyi performansı, Mc Gee’nin ekstra katkıları; ikinci maç, Klay Thompson’un da vites yükseltmesiyle Golden State 2-0’ı yakaladı. Golden State, geçen sezon finalde Cleveland karşısında 2-0 ve 3-1’i yakalamasına rağmen, seriyi 4-3 kaybedip şampiyonluğu Cleveland’a kaptırmıştı. Cleveland yine bir geri dönüşe imza atabilecek mi, bu sorunun cevabını S Sport ve Tv8.5 kanallarındaki canlı yayınlarda almaya devam edeceğiz.