Ne yapsak olmuyor

Başından sonuna tatsız, tuzsuz bir karşılaşma seyrettik. Gençlerbirliği, rakibe boş alan vermedi, tam saha pres yaptı, sadece iki pozisyon verdi rakibine, o pozisyonlardan birinde İsveçli file bekçisi Hopf ustalıkla kurtarışını yaptı ve alınan bir puanda büyük bir katkıda bulundu. Diğer pozisyon ise bireysel bir hatadan ötürü yaşandı ve Mensah net pozisyonda topu dışarı gönderdi.

Başkent temsilcisi rakibini durdurmayı başardı ancak hücumda sadece Manu'ya dayalı oyun bu hafta işlemedi. Manu yine sahanın yıldızı oldu, Gençlerbirliği'nin her hücumunda bir şekilde vardı tıpkı son dört haftada olduğu gibi. Alkaralar devre arası bu yeteneğin yanına kaliteli bir transfer yaparsa hem düşme hattından kurtulur hem de gelecek sezonlar için başarı yakalama şansını arttırır.

GENÇLERBİRLİĞİ ÇOK KARIŞTI

Geçtiğimiz hafta oynanan Antalyaspor maçından sonra havaalanında Ümit Özat'ın Gençlerbirliği tribünlerinden Mehmet Soylu'ya saldırdığı ve futbolculardan Zeki Yavru'nun da olayları telefona kaydeden Ömer Soylu'yu(Mehmet Soylu'nun oğlu) tartaklayarak telefonu alıp görüntüleri sildiği iddiaları ile zaten çalkantılı olan kulüpte işler daha da karışmaya başladı.

Taraftarla arası zaten iyi ol(a)mayan Ümit Özat ile taraftarın arası daha da açılmaya, gerilimin dozu daha da artmaya başladı. Tüm bu olayların üstüne, atkılılar tarafından zaten sevilmeyen ve kulüpte olmaması gerektiğine inanılan Zeki Yavru'nun takım kaptanlığına getirilmesi tribünleri iyiden iyiye rahatsız eden gelişme oldu.

Sonuç olarak tüm tribün grupları yönetime, Özat'a ve Zeki Yavru'ya karşı bir olup, Kasımpaşa maçında tepkilerini ortaya koydular. Zira tribünlerde sık sık "yönetim istifa", "Özat istifa", "Zeki dışarı" tezahüratları yükseldi. Bakın zerre küfür yok zerre hakaret yok, Gençlerbirliği kültürü budur, küfür yoktur, hakaret yoktur ama sesi vardır o ses gürdür!

Tüm bunların dışında, Gençlerbirliği yönetimine tepkili olan 6 divan kurulu üyesi görevlerinden istifa ettiler ve pazartesi de iki istifanın geleceği yönünde kuvvetli iddialar var. Bakalım bu süreç neler getirecek? Koltuk sevdalısı değil Gençlerbirliği sevdalısı olan yöneticilerin bu çabaları umarım 94 yıllık şanlı kulübü zor günlerden ve basiretsiz yöneticilerden kurtarır.