Paylaş
Fenerbahçe hiçbir transfer yapmadığı devrenin ardından oynadığı ilk maçında Göztepe karşısında ilk yarıda istediği oyunu sahaya yansıttı. İlk yarıda temkinli, Guilano’yu santrafor arkasında konumlandıran, zamanı geldiğinde de santrafora koyduğu Fernandao ile golü bulabilmiş bir takım vardı. Buna karşılık kapanan, Fenerbahçe’nin üstünlüğünü kabul etmiş tipik Anadolu takımı refleksi gösteren bir Göztepe vardı. 59’da İsmail Köybaşı’nın bireysel hatasıyla gelen golden sonra Aykut Hoca, çift santraforlu, risk alan bir Fenerbahçe dizayn etti. Bu Fenerbahçe, kalesinde tehlikeler yaşamasına rağmen 90+3’te golü buldu ve ilk yarının siftahını yaptı.
Normal koşullar altında Rusya’nın Zenit takımından orta saha mevkiinde oynamak için transfer edilen Giuliano, skora katkı yapıldığı anlaşılınca santrafor olarak kullanılmaya başlanmıştı. Bunda tabii Soldado’nun ve Jannsen’in skor üretememelerinin rolü büyük…
Aykut Hoca dünkü maçta Giuliano’yu ‘orijinal mevkiinde’, forvete koyduğu Fernandao’nun arkasında başlattı. Sağ kanatta tercihini beklendiği üzere Dirar’dan, solda ise Valbuena yerine Aatıf’tan yana kullandı.
Forvette ise Fernandao forma şansı buldu. Orta sahada Josef ve Mehmet Topal vardı. Fenerbahçe maça iyi başladı, 15. Dakikada açılan orta neticesinde, topa iyi yükselen Fernandao skoru getirdi. Göztepe ise 26 ve 34. dakikalarda iki kez isabetli şut buldu. Top Volkan’a takıldı. Aykut Hoca’nın ligin ilk yarısında bireysel hatalardan yakınmasının ne kadar yerinde olduğu dünkü maçta da görüldü.
İsmail Köybaşı, amatör lig seviyesinde bile yapılmaması gereken bir hatayla Fenerbahçe’nin gol yemesine neden oldu. Evde yangın varken 1. bölgedeki yakın oyuncuya pas verilmemesi gerektiği, bu oyunun abc’si seviyesinde bir bilgidir… Bu nedenle İsmail’in Skirtel’e verdiği pas kabul edilemez… Bu durumda top birinci tercih olarak en uzak garanti pasla kullanılır. Böyle bir imkan yoksa top kime varacağının hesabı yapılmadan olabilecek en uzak mesafeye gönderilir.
Aykut Hoca, oyun 59’da 1-1’e geldikten sonra Giuliano’yu Isla’nın yerine sağ kanada çekti. Aatıf’ın yerine hücuma daha fazla katkı beklediği Valbuena’yı aldı.
İleride Fernandao’nun yanına Soldado’yu koyarak çift santraforlu bir Fenerbahçe yarattı. Bu Fenerbahçe, risk alsa da 3. bölgede bol bol pozisyona giren, rakibi zorlayan ve futbol açıdan estetik, izlemesi keyifli bir Fenerbahçe’ydi.
Giuliano’nun 72’de sakatlanarak omzu çıktığında yerini Alper Potuk’a bıraktı. Fakat bu Fenerbahçe, Aykut Hoca’nın birincil tercihi değil ancak iş çıkmaza girdiğinde başvurduğu bir B planı… Nitekim risk alan bir Fenerbahçe yaratıldığında beklenen tehlike oluştu. Göztepe’nin 85’de ikinci golü bulmasına ramak kaldı… 90+3’te Dirar’ın ortasına yaptığı kafa vuruşuyla Soldado maç skorunu belirledi. Taraftarın maça ilgisi sürdü. Yaklaşık 35 bin kişilik taraftarın maça etkisi belirgindi. Sarı lacivertliler için 12. adam faktörünün önem taşıdığı ortada…
Diğer yandan Aykut – Alex uyuşmazlığının bir başka tezahürünün şimdi Aykut-Valbuena arasında yaşanacağı görünüyor. Valbuena’nın hücuma katkısı olmasına rağmen geriye koşmaması, hocanın istediği koşu mesafelerini yapamaması ileride yaşanacak bir sorunun fitilini ateşleyebilir.
Fenerbahçe’nin ikinci yarıda oynayacağı maçlardaki kaderi Aykut Hoca’nın temkin/tedbir – risk düzleminde atacağı adımlara bağlı... İfrat ve tefride kaçmadan bu iki anlayışın cem edilmesi, Fenerbahçe’ye başarı getirecektir.
Paylaş