ÖĞRENİLMİŞ ÇARESİZLİK

Güneşli bir Pazar gününde hafta sonu aktivitesi olarak gidilip,izlenebilecek mücadele ve futbol açısından zevkli bir maç vardı Kayseri Kadir Has Stadyumunda.Özellikle Karabükspor’un ilk yarıda gösterdiği performans belki de bu sezon ki en iyi deplasman performanslarından birisiydi.Ancak öğrenilmiş çaresizlik yine kendini gösterdi ve maçın sonu yine Karabükspor aleyhine bitti

Karabükspor’un ilk 11 inde gözümüze çarpan bazı değişiklikler aslında bize maçın nasıl bir havada geçeceği konusunda ipuçları vermişti.Kalede 2. yarı itibariyle formasını Çağlar’a kaptıran Rybka uzun bir aradan sonra ilk 11’de yer aldı.Bununla beraber orta sahanın merkezinde Osman ve Skulason gibi mücadele gücü yüksek ve nispeten ayakları daha iyi olan oyuncular sayesinde Kage ileride daha rahat hareket edip,daha çok üretebildi.

Kuşkusuz bu hareket özgürlüğü ve yaratıcılık konusunda Ibanez’in sol beke kaymasının da büyük bir payı oldu.Ibanez topla dikine kat edebilen,oyunu ileriye taşıyabilen takımdaki nadir yeteneklerden birisi.Lakin,bu yeteneklerini takım oyununa entegre edebilmek konusunda o kadar becerikli değil.Ibanez kadar yetenekli olmasa dahi bireysel performansını takım oyununa entegre edebilme konusunda daha becerikli olan Stahl’ın o bölgede gösterdiği performans daha tatmin edici oldu.Nitekim 22. Dakikada Leandrinho’ya yaptığı asist-en azından beni-bu konuda tatmin etti.

Normalde çok fazla hakem ile ilgili yorum veya değerlendirmeler yapmaktan kaçınarak oyunu değerlendirmeye çalışan birisiyim lakin maçın hakemi Suat Arslanboğa’nın performansı ve davranışlarına bir parantez açmak gerekiyor.

İlk yarıda Kayserispor’un penaltısını vermeyen hakem Suat Arslanboğa,devre arasında itirazlarından dolayı Kayserispor hocası Smudica’yı tribüne yollayarak verdiği hatalı kararın üstüne adeta bir de cila attı.Maçın 2. yarısında Türk hakemlerinde adeta nikotin etksi bırakan,bağımlılık yaratan o lanet hastalık yeniden kendini gösterdi.Peki bu bahsettiğim hastalığın adı ne ? Herkesin diline pelesenk olmuş ve artık herkesçe varlığı kabul edilen EYYAM!Yani yaptığı bir hatayı başka bir hata ile telafi etmeye çalışarak,etik olmayan bir biçimde iki taraf arasında dengeyi tutturmaya çalışmak.Hakem Suat Arslanboğa ilk yarıdaki vermediği penaltı ve kartı ikinci yarıda Skulason’un pozisyonunda vererek kendince hatasını telafi etmeye,örtmeye çalıştı.

Hakem kelimesinin anlamı hakimiyetten,hakim olmaktan gelir.Yani hakemlerin görevi maça hakim olmak,elindeki hakimiyet yetkisi ile oyunun kontrol ederek disiplini sağlamasıdır.Ancak hakemlerimiz maçı kontrol edip,hakimiyeti sağlamaya çalışmak yerine maçın dengesiyle çok fazla oynayarak maçı bir taraftan alıp öteki tarafa verebilecek kadar oyunun akışına müdahale ediyorlar.Her karşılaşmaya içlerindeki bu fesat düşünce ve sinsi planları ile çıkan hakemlerimiz her hafta bir takımımızın kaderiyle oynuyor.

Bu hatalı karar neticesinde yenilen golle birlikte ilk yarıdaki coşkusundan uzak bir performans gösteren Karabükspor,hem oyun kontrolünü hem de skor üstünlüğümü Kayserispor’un eline bırakmak durumunda kaldı ve bu hafta da sahadan mağlubiyetle ayrıldı.

Ülke futbolundaki bu hakem sorunu nereye kadar gider bilinmez ancak bu çarpık düzen devam ettiği sürece bugün Karabükspor’un başına gelenler yarın Malatyanın,diğer maç Göztepe’nin başına gelecek.Unutmamak lazım ki her artçı deprem ardından gelecek büyük bir zelzelenin habercisidir.Şu anda yaşadığımız bu artçı depremlerin sonunda yaşanacak olan zelzelenin büyüklüğü ve şiddeti ne derece olacak bunu yaşayarak göreceğiz.Ancak bu zelzelenin altında kalacaklar arasında MHK ve Türk hakemliğinin olacağından kimsenin şüphesi olduğunu düşünmüyorum.Umarım bu büyük zelzeleyi yaşamak zorunda kalmadan bu hastalığa bir çare bulabiliriz.