Paylaş
Baharın kendisini iyice hissettirmeye başladığı güzel bir cumartesi gününde Karabükspor sahasında Antalyaspor’u konuk etti.Düşme hattına yakın bir bölgede bulunan Akdeniz ekibi,2 haftalık galibiyet serisini Karabükspor karşısında aldığı 2-1 lik skorla 3 e çıkardı.Karabükspor ,yine etkili ve hırslı bir oyun sergilemesine rağmen bireysel hata kaynaklı yenilen goller neticesinde sahadan mağlubiyetle ayrıldı. Özellikle 2. yarıda baskıyı arttırıp,üstüne bir de gol bularak skoru eşitleyen ev sahibi ekipte Cem Özdemir’in yenilen 2. golde daha basit ve seri oynaması gerekirken “Pirloculuk” oynamaya kalkışarak topu kaptırması ve neticesinde yenilen gol,Karabükspor adına sezonu özetleyen 3-5 andan bir tanesi olarak gösterilebilir.
Karabükspor Teknik Direktörü Ünal Karaman,Sivasspor deplasmanında sahaya çıkan ilk 11 e bir şans daha vererek,hiçbir değişiklik yapmadan sahaya sürdü.Geçen hafta maça oldukça hızlı ve etkili başlayan Karabükspor,bu hafta özellikle maçın ilk yarım saatlik bölümünde Antalyaspor karşısında pek etkili olamadı.Buna ek olarak,ev sahibi ekip ceza sahası çizgisinin hemen önünde kazandığı frikikte Diego’nun enfes vuruşuyla 1-0 öne geçti.Yani Karabükspor bir nevi maça 1-0 geride başladı desek yeridir.
İlk yarıda Alican’ın ceza sahası içerisinde yaptığı etkisiz kafa vuruşu dışında kayda değer bir pozisyonu olmayan Karabükspor devreye mağlup girdi.İkinci devrenin ilk 20 dakikalık bölümünde yine pek bir etkinlik gösteremeyen Karabükspor özellikle 65. dakikadan sonraki bölümde vitesi arttırdı.2. yarının başında oyuna dahil olan Bliznichenko’nun şutu ile başlayan gol arayışları 2 dakika sonra İshak’ın içeriye çevirdiği topun elle kesilmesiyle birlikte penaltı ile sonuçlandı.Topun başına geçen Ergin skoru 1-1 e getirirken,6 yıl aradan sonra Süper Ligdeki ilk golünü attı.Eşitliği bulduktan sonra akınlarına ara vermeksizin devam eden Karabükspor,71. dakikada rakip ceza sahası içerisinde girdiği üst üste 2 pozisyonda da golü bulamadı.Kalenin boş olduğu ve Ergin’in topa yetişemediği pozisyon maçın kırılma anlarından biriydi.
Geçtiğimiz haftalara nazaran hem takım savunması anlamında hem de savunma oyuncularının pozisyon alma ve konsantrasyon anlamında daha iyi olduğu bir Karabükspor izledik.Özellikle Kravchenko geçtiğimiz haftalara nazaran oldukça iyi bir görüntü çizdi.Ancak dakikalar 83 ü gösterirken,Cem Özdemir’in “Pirloculuk” oynamaya çalışması sonucu Yekta’ya kaptırdığı topun savunmayı ters pozisyonda bırakması ve neticesinde gelen golün faturasını savunma oyuncularını kesmek pek doğru olmaz.Ev sahibi ekibin tam da rüzgarı arkasına aldığı,momentumu yakaladığı bu dakikalarda böylesine basit bir hatanın maalesef faturası ağır oluyor.İşte bu noktada ortaya oyuncu kalitesi ve oyuncunun oynadığı lige ve takıma uygun olup olmaması gibi faktörler devreye giriyor.Acaba orada Cem’in yerine Poko olsaydı aynı hatayı o da yapar mıydı diye insan düşünmüyor değil.
Yenilen golün ardından kalan 7-8 dakikalık bölümde eşitliği yakalayabilmek adına elinden geleni yapsa dahi golü bulamayan ev sahibi ekip yine sahadan mağlubiyetle ayrıldı.Sahadan mağlubiyetle ayrılsa dahi Karabükspor’un özellikle Ünal Karaman ile sahaya çıktığı 2 maçta da ortaya koyduğu oyun ve mücadelenin karşılığı kesinlikle mağlubiyet değil.Kaliteli oyuncu ve gol yapabilme becerisi eksikliği sebebiyle çoğu maçta puan ve puanları kıl payı kaçırdılar.Karabükspor taraftarının her kaçan pozisyonda Emenike’yi,her duran topta Cernat’ı,yapılan her top kaybında Poko’yu anıp iç geçirmesi kadar doğal bir şey olmasa gerek.
Ünal Hoca’nın takım içerisindeki otorite eksikliğini doldurmuş olduğu kolaylıkla gözlemlenebiliyor.Geçen 2 haftalık süreçte hep başa baş bir mücadele veren ve puanları ucu ucuna kaçıran Karabükspor için gelecek haftalarda neler değişecek göreceğiz.Bu takım her ne kadar Süper Lig seviyesinde bir kaliteye sahip olmasa da 1. Lig için oldukça fazla bir takım.Eğer transfer yasağı gelmez ve -özellikle golcü olmak üzere- birkaç net takviye yapılırsa bu takımın gelecek sene 1. Ligden Süper Lig’e oldukça rahat geri döneceğine dair inancım ve umudum tam.Lakin futbol maalesef sadece yeşil saha içerisinde oynanan bir oyun değil.Masa başındaki sorunlar halledilip borçlar ödenmedikçe ne benim umudumun ne de inancımın bir önemi yok.
Paylaş