Paylaş
SIG Strasbourg karşısında yaşanan pek çok sıkıntı da bu sorunlardan kaynaklı. Banvit kötü başlamadı maça. Özellikle Gasper Vidmar; SIG Strasbourg uzunları Louis Labeyrie ve Miro Bilan karşısında büyük üstünlük kurdu boyalı alanda. Labeyrie’nin, hücumda verdiği verime karşın, savunmada temastan sürekli olarak kaçıyor olması da bununla birleşince Banvit için üzerine oyun inşa edebilecek bir avantajdan bahsedebiliriz. Vidmar da pek çok maçın aksine, faul probleminin bir hayli uzağındaydı öte yandan. Bu avantajdan faydalanmak için ise birtakım ihtiyaçlar var.
Öncelikle Vidmar’ın etrafında iyi konumlanmak gerekir. SIG Strasbourg; Vidmar savunmasını neredeyse hiç beklemeksizin getirdiği yardımlarla yaptı. Bu, mutlak bir pas opsiyonunun varlığına işaret eder. Vidmar’ın yapacağı ilk servis de SIG Strasbourg savunmasının yerleşimine ağır darbe anlamına gelir. Bunun için top elinde değilken hareket eden oyuncular gerek. Banvit’te bu tanıma uyan tek oyuncu Andy Rautins; ancak o da Banvit’e transfer olduğundan bu yana hiç ritim tutturamadı. Ritim tutturamadıkça da kendi eliyle işini zorlaştırıyor. Örneğin, topsuz koşuları üç sayı çizgisinden plansızca uzakta kalacak şekilde yapıyor. Üç sayı denemelerinde boş olmayı başarabiliyor ama üç sayı çizgisinin hayli gerisinde topla buluşuyor olmanın, Rautins veya herhangi bir şutör, için en tercih edilir seçenek olmadığı kanısındayım.
Rautins işin bir tarafı. Tony Taylor-Adonis Thomas ikilisinin verimsiz oyunu da Banvit’in hücumlarını bir hayli sınırlıyor. SIG Strasbourg maçı için de aynıydı durum. Top ellerinde olmadığı anlarda hareket etmiyor neredeyse bu ikili. Top ellerindeyken de orta mesafe veya üç sayı atışlarını, rakip savunmayı rahatsız edici herhangi bir aksiyona girmeden kullanıyorlar. Nitekim SIG Strasbourg karşısında Banvit ilk yarıyı serbest atış çizgisine gelmeden tamamlarken bunda Labeyrie’nin Vidmar karşısında temastan kaçması ile birlikte kısaların potaya hiç yaklaşmamaları temel sebepti.
Taylor-Thomas ikilisinin top ellerinde topsuz pasif oyunları verimli bir hücum olasılığının önünde baraj olur. Öte yandan, topsuz hareketi verimli gerçekleştiren bir parça da bulunmuyor Banvit’te. Total bir hareketsizlik hali mevcut kısaca. Böyle bir hareketsizlik üzerinden de SIG Strasbourg’u zorlayabilmenin imkanı yok.
İlk paragrafa dönelim. Banvit kadrosu, performansları çeyrekten çeyreğe dalgalanan oyuncularla kurulu ve bu durum takıma olumsuz etkileri şiddetini arttırıyor. Banvit, üçüncü periyodun önemli bir bölümünde oyun üstünlüğünü ele geçirmişti örneğin. Ancak 3. Çeyrek sonucu Banvit lehine sadece 1 farkla 19-18 oldu. Sebebi anlamsız çok sayıda top kaybının SIG Strasbourg’un aradığı ortamı oluşturması
13 top kaybı yaptı Banvit. 10’unu SIG Strasbourg çaldı. İlk yarı sonunda yapılan 10 top kaybının 9’u SIG Strasbourg’un top çalmasıydı. Bu top kayıpları ağır konsantrasyon eksikliğinden başka bir şeyle de açıklanamayacak türdendi üstelik. Üst düzey bir ön alan presi vs. yoktu. Banvit adına esas düşündürücü olan, bu problemin sezon genelinde var olması. Yani sorun, maç özelinde değil yapısal olabilir. Şimdi maça dönelim:
Banvit, Vidmar’ın boyalı alanı domine etmesinden hiç faydalanamadı ancak SIG Strasbourg, ikinci yarıyla birlikte kendi üstünlüklerini devamlı olarak kullandı. Ribaund veya top çalmaların akabinde en az iki SIG Strasbourg oyuncusu büyük bir süratle rakip yarı sahaya fırladı. Bu geçişler, ki bu geçişi yapan oyunculardan biri de genellikle pivot Bilan oldu, Banvit’in her defasında eksik adamla yakalanmasına sebebiyet verdi.
SIG Strasbourg’un ritim tutturup son periyotta 27 sayı atmasında hızlı hücumların payı büyüktü. Banvit savunma planı onlara set hücumlarında da istediklerini verdi. Banvit, top Bilan veya Labeyrie’nin elindeyken tüm parçalarıyla çember etrafında birikti. Bilan-Labeyrie ikilisinin önemli bir kısmını birlikte oynadığı son periyotta koç Saso Filipovski, Vidmar-Kulig ikilisiyle oynadı ancak üç sayı civarında geniş boşluklar bırakacak şekilde yapılan yardımlar SIG Strasbourg kısaları için hayli uygun bir hareket alanı tedarik etti. Topsuz koşuları ve top sirkülasyonunu gerçekleştiriyorlardı zira.
Darion Atkins ve David Logan bundan en çok faydalanan 2 oyuncuydu. Özellikle Atkins, konsantrasyonunu hiç kaybetmeden oynadı. Bu, hücum için de geçerli savunma için de. Banvit’in ihtiyacı olan tarz da bu. Her Banvit oyuncu kopuk kopuk oynuyor. Konsantrasyonu kaybetmeme noktasında en güvenilir isim ise sık sık faul problemleri yaşayan Vidmar. SIG Strasbourg karşısında olduğu gibi sahada yaklaşık 33 dakika kaldığında ise double-double yapması mümkün olabiliyor. Banvit’in diğer parçalarından çok farklı bir seviyede olduğu açık. Gerek teknik olarak kattıkları gerekse odağını hiç kaybetmiyor olmasıyla. Fakat sezonun geri kalanı için pivotun odağını kaybetmemesi umutlu olmak için yeterli bir sebep değil.
Paylaş