Tatil köyü gibi olimpiyat köyü

Olimpiyat köyünün bir kısmına basın akreditasyonuyla girebiliyorsunuz.

Haberin Devamı

Dev bir ekranda sürekli müsabakaların yayınlandığı, karşısına şezlonglar dizilmiş meydan, bir cafe, içinde hediyelik olimpiyat pullarının, sporlara özel hatıra paraların satıldığı küçük bir postane, sporcuların kaldığı odaların bir örneği, çocukları olan sporcular için bir kreş, bir kitapçı, olimpiyat koleksiyonunun tamamının satışta olduğu hediyelik eşya dükkânı ve bir market olan kısmına. Sporcular buraya çıkıp basınla konuşabiliyor ya da bu olanaklardan faydalanabiliyorlar ancak siz onların yaşadığı yere giremiyorsunuz.

TAM 6 BİN ODA VAR

Girmek özel izne tabi. Girerken Schengen bölgesi sayıldığı için pasaportunuz yanınızda olmalı. Olimpiyat akreditasyonu vize yerine geçtiği için, o da olabiliyor. İçerde tam 6 bin oda var. Farklı ülkeler farklı binalarda konaklıyor. Bu binaların hepsi paralimpik oyunların bitiminde yeni sahiplerine teslim edilecek. Yarısı ofis, yarısı konut olacak. Yeşil olimpiyatlar gereği, binaların çoğunda havalandırma yok. Team Türkiye sonradan ofis olacak binalardan birinde konakladığı için şansımıza bizimkinde var.

Haberin Devamı

Tatil köyü gibi olimpiyat köyü

MICHEL'İN YILDIZLI ŞEFLER YEMEK TADIMI YAPIYOR

Bildiğiniz üzere, en çok yemek konusu haber oldu burada. Birisi bizim binaya yakın, diğeri daha büyük iki yemekhane var, tüm sporcular orada yiyorlar. Büyük yemekhanenin oraya her gün farklı bir Michelin yıldızlı şef gelip tadım yapıyormuş. Almanya’nın evinin altında Tulum’u kıskandıracak bir cafe var. Şezlonglar, şemsiyeler. Tabii her şey bedava burada. Köyün en popüler noktası, bizim de fotoğraf çektirmeyi ihmal etmediğimiz, olimpiyat halkalarının olduğu köşe tabii. Kuyruk eksik olmuyor orada. Yeteri kadar sabrederseniz sporcuların neredeyse tamamını görebileceğiniz en garanti yer burası. Tabii şunu da unutmamak lazım ki sporcuların hepsi burada kalmıyor. Fransa takımının geneli, olimpik sporlar merkezi INSEP’te konaklıyormuş mesela.

İLK OLİMPİYAT KÖYÜ DE PARIS'TEYDİ

Haberin Devamı

Yunanistan'da düzenlenen ilk modern olimpiyatlara çoğu ülkenin sporcuları gemilerle geldiği için, delegasyonlar genelde gemilerinde kalmışlar. Sonraki olimpiyatlarda sporcular ve yöneticiler ev sahibi şehirlerdeki otellerde, askeri binalarda ya da yerel ailelerin yanında kalıyorlarmış. Bu durum,1924 Paris Olimpiyatları’nda değişmiş. 17 spor dalında yarışan 3 bin 89 sporcunun çoğu, günde üç öğün yemeği, akan suyu olan ve etkinliklere yakın konumdaki olimpiyat köyünde kalmışlar. Çünkü 1923 yılında İOC İcra Kurulu, oyunları düzenleyen komitenin ‘sporculara konaklama ve gerekli tüm hizmetleri sağlamakla’ yükümlü olduğuna karar vermiş. DOSTLUĞU GELiŞTiRiYOR · TÜM uluslardan gençleri bir araya getirip, insanların birbirlerini tanımasını ve saygı duymasını amaçlayan olimpiyatlar süresince bir arada kalmalarının dostluk duygusunu daha da geliştireceğini düşünmüşler. 1924’te Michelin yıldızlı şefler yokmuş tabii ve akşam yemeği çorba, et ve tatlı olmak üzere üç çeşitten oluşuyormuş ve sporculara her gün öğle ve akşam yemeklerinde yarım şişe şarap ikram ediliyormuş. Bu detay artık geçerli değil tabii, köyde alkol yok.

Haberin Devamı

HAKAN ARAN: SPONSORLUKLARIMIZIN DEVAMI GELECEK

Paris 2024 Olimpiyat Köyü’nü İş Bankası’nın davetlisi olarak gezdik ve fırsat bulmuşken bankanın genel müdürü Hakan Aran’a birkaç soru sorduk... · İzlenimlerinizi öğrenebilir miyiz? Gerçekten çok keyifli bir olimpiyat oluyor özellikle voleybolcu kadınlarımız bizleri bugüne kadar çok sevindirdiler. Asıl madalya alacağımız döneme de yeni giriyoruz. Önce boksta, güreş, en sonda inşallah voleybolda bir altınla bitirirsek bu olimpiyatlar tadından yenmez.

iLERiSi iÇiN UMUTLUYUZ

· İş Bankası ile TMOK’un güzel bir birlikteliği var. Bu konu ile ilgili de görüşlerinizi alabilir miyiz? Olimpiyat takımımızı destekliyor olmaktan dolayı çok mutluyuz. Elenen bir sporcumuzun, nasıl bunu dert edindiğini görüyor olmak ve bu sporcularımızın 19 yaşında gençler olduğunu görmek gelecek için çok umut veriyor. Burada çok büyük bir deneyim kazanılıyor. Umuyorum Türkiye olarak 2028’de, 2032’de, 2036’da çok daha büyük başarılara imza atacağız. Çünkü bu iş imkân meselesi, çalışma meselesi. Hem doğru şekilde, metodik şekilde çalışmayı başarırsak hem de bunun arkasındaki finansal desteğini sağlarsak ülkemiz aslında çok geniş bir nüfusa sahip.

Haberin Devamı

iLK 10 OLABiLiR

· Başarılı olmamak için dünyada olimpiyatlarda ilk 10 ülke arasına girmemek için hiçbir neden yok. İnşallah 2036’da İstanbul Olimpiyatları’nda bunu başarırız. Bu ilk olimpiyat sponsorluğumuz oldu, sonuncusu olmayacağını söyleyebilirim. Çünkü sporcularımızın yaşlarını görünce, buradaki mücadelelerini görünce bunu en az 2-3 olimpiyat daha devam ettirmek gerektiğini görüyoruz, hissediyoruz.

Yazarın Tüm Yazıları