Paylaş
Geride kalan 9 haftalık sürecin en kötü Galatasaray’ıydı dün gece izlediğimiz. Galatasaray’ın oyun planının ne olduğu maç boyunca bir türlü anlaşılamadı. Noksan olan belki de oyun planıydı tartışılır, kesin olan tek şey ara öncesi oldukça toparlanan takım oyununun, ara sonrası sezon başlangıcına hızlı bir dönüş yapmış olmasıydı. Maç bitiminde takımda en çok aksayan parça hangisiydi sorusunun cevabını vermek bile zordu. Seçecek olsak, özellikle ilk yarıda maça bir türlü ağırlığını koyamayan ve tam 81 gol kaybı yapan orta sahayı mı, geride kalan haftalarda hücum bölgesinde kaptığı toplarla henüz gol atamayan, yakalanan pozisyonların sadece yüzde 8’ini gole çevirebilen ve hanesinde sadece 9 gol yazan forvet hattı mı, yoksa sürekli açık veren, pozisyonlarda bir türlü çoğalamayan defans mı karar vermek çok zordu. Yıldızlar karması misafiri karşısında maçı 2-1 kazanan ve 3-4 tane de çok net pozisyon harcamış Kayserispor galibiyeti sonuna kadar hak etti.
Üç puanı alan tarafın, transfer yasağından dolayı bu sezona eski kadrosuyla başladığını da özellikle hatırlamak gerekir.
KAYSERiSPOR BiLE ŞAŞIRDI
Çağdaş Atan’ın takımı iç sahada oynadığı her maçta gol atmayı başarmış ve aldığı galibiyetlerin çoğunu kendi evinde almış olsa da maç öncesi, bu kadar rahat bir maç oynayacaklarını muhtemelen kendileri bile tahmin etmiyordu.
BÜYÜK DERSLER ALMALI
Galatasaray, dün gece geçen sezon iki teknik adam değiştirmesine ve sezonun büyük kısmını düşme hattı civarında geçirmesine yol açan futbolun çok benzerini, sırtlarında çok daha şaşaalı isimler yazan bir kadroyla oynadı. Belki de bu maçtan hedeflediği üç puan yerine, büyük dersler alması lazım.
Paylaş