Örnek bir yarış olsun!

İlk yarıyı Beşiktaş ve Fenerbahçe kafa kafaya bitirdi.

Büyük bir sürpriz olmaz ise bu iki takım lig şampiyonluğu için sonuna kadar yarışacak…

Benim gönlüm; Hak edenin kazanacağı kaybedenin kazananın elini sıkacağı bir yarış istiyor…

Son yıllarda böylesi yarışlar, yeni nefret tohumlarının atılmasına neden oldu.

Bu kez olmasın!  Zor ama imkânsız değil!

Unutmayın bu çocuklar, Mayıs ayında üzerlerindeki formayı çıkaracaklar, Haziran ayında Ay yıldızlı formayı giyerek birlikte oynayacaklar!

Son 15 yılda neler olmuş?

Son 15 yılı inceledim. Kim ne kadar yarışın içinde olmuş, kim kiminle yarışmış?

Baktım;

Fenerbahçe;

13 kez yarışın içinde olmuş. 6 kez şampiyon 7 kez ikinci olmuş…

Galatasaray;

9 kez yarışın içinde olmuş, 6 kez şampiyon 3 kez ikici olmuş…

Beşiktaş;

3 kez yarışın içinde olmuş, 2 kez şampiyon, 1 kez ikinci olmuş…

Trabzonspor;

3 kez yarışın içinde olmuş, şampiyon olamamış, 3 kez ikinci olmuş…

Bursaspor;

Bir kez yarışın içinde olmuş ve o yıl şampiyon olmuş…

Sivaspor;

Bir kez yarışın içinde olmuş ve o yıl ikinci olmuş…

Kim kiminle yarışmış?

Fenerbahçe;

8 kez Galatasaray ile 3 kez Trabzonspor ile 1 kez Beşiktaş ve 1 kez Bursaspor ile yarışmış…

Galatasaray;

8 kez Fenerbahçe ile 1 kez Beşiktaş ile yarışmış…

Beşiktaş:

1 kez Fenerbahçe, 1 kez Galatasaray,  1 kez Sivaspor ile yarışmış…

Trabzonspor;

3 kez Fenerbahçe ile yarışmış…

***

Fenerbahçe, son 15 yılın 13 ünde hep yarışın içinde olmuş…

Erken pes etmemiş… Taraftarın heyecanı, yarışın sonuna kadar sürmüş… Kaybetmiş üzülmüş, kazanmış sevinmiş ancak heyecanını hiç yitirmemiş… Kafaya oynayan takımların hepsi ile yarışmış…

Galatasaray’ın durumu ise oldukça ilginç. Beşiktaş ile yarıştığı bir yılı tasnif dışı bıraktığımızda sürekli Fenerbahçe ile yarışmış… Rekabetin keskinleşmesini, sayılar bize daha iyi anlatıyor… Mesela kardeş takım gibi gözüken Trabzonspor ile hiç yarışmamış…

Beşiktaş; Son 15 yılda yarışmanın oldukça uzağında kalmış…

Trabzonspor ise 3 kez finale kadar gelmiş, her birinde de Fenerbahçe’ye kaybetmiş…

Kaybedenin sahanın dışına bakması en azından çok yadırganmamalı. Doğaldır…

***

Bu yıl Beşiktaş ile Fenerbahçe yarışacak gibi…

Görünen; Beşiktaş hücum, Fenerbahçe ise savunma uzmanı…

Hangisi eksik olan yanını düzeltirse ipi o göğüsleyecek…

Benim arzum yarış sahada olsun!

Ve buna herkes inansın!

 
Yarışın adil olması için düdüklerinde adil ötmesi gerek…

• Federasyonun bu “ceza erteleme” işine hiç bulaşmaması lazım…
• Yöneticilerin maç öncesi hakemleri baskı altına alan konuşmaları bırakmaları lazım…
• Rakipleri hakkında hiç konuşmamaları lazım.
• Birde çok önemli bir konu var.

Rakiplerin her iki takımada benzer konsantrasyon ile oynaması gerek!

Bu konu çok önemli…

Takımların form durumları, her maç aynı olmayabilir.

Ancak “maçı kazanma arzuları” aynı olmalı…

Bir maçta düşen rakibini yerden kaldırıp, diğer maçta sille tokat girmemeli…

Bir maçın sonunda rakip ile öpüşüp, diğer maçın sonunda hakem konusunda kan damlayan demeçler vermemeli…

Adil olmaya dürüst olmaya dikkat etmeli…

Basın ve federasyon da bu konuda hassas olmalı!

Zamanında futbolcu olmak istemiş, olamamış hiçbir aktör,- hakem, yönetici, federasyon yetkilisi, devlet büyüğü, gazeteci- sahanın içindeki skoru etkilemeye kalkmamalı…

Top, sahanın içinde oynanınca güzel!