Sıfır, sıfır…

Çaktılar!
İki takım da kaldı sınıfta…
Önce futbol oynayacaksın sonra kazanacaksın…
İkisi de oynamadı…
“Kaybedersem, kaybım büyük olur” dediler…
Durumu idare ettiler…
Bize masal seyrettirdiler…

***
Önce evinin sahibi:
Namı değer Trabzon;
15 oyuncu atmış, 15 oyuncu almış;
Transferin kralı olmuş;
Neredesin sen?
En kötü gününde bile horoz gibiydin…
O top, senin sevdalun;
Kimselere veremezdin…
Ne oldu sana?

***
Bir Anadolu takımı gibi ver topu Fenerbahçe’ye, kontra kovala…
İyi taktiktir…
Adamı öldürmez ama taraftarı süründürür…
Tur atlatır…
Alkış alır…
Şampiyon yapmaz adamı…
Trabzon’a hiç yakışmaz!
Oynanacak yer ve zaman vardır…
Ama orası Avni Aker ise;
Olmaz!

***
Hele Trabzon gibi kanı deli akan bir şehre hiç gelmez!
Vahid hocam, Trabzon’u, Cezayir yapmaya çalışmış…
Cezayir nedir?
İyi oynar ama kafaya oynayamaz!
Çok takdir toplar ama şampiyon olamaz!
Rakibinin açığını kollar…
Oyuna hükmedemez…
Küçük takımların takdir edilen hocası olur...
Ancak şampiyon olamaz!
Ev sahibi bir Trabzon;
Topu çok seven bir Trabzon…
Her mahallede ekmek yok ama herkesin evinde bir top…
Vahid hocam;
Trabzon’da topu rakibe veremezsin!

***
Vahid hoca topu rakibe verdi ama
İşi hemen kavramış(!)
Birileri anlatmış ona bizim memleketi;
Hemen maçın başında;
Yan hakeme 20 metre depar attı…
Topa tepik attı…
“O bayrağı kaldır yoksa burayı kafana yıkarım!” dedi…
Ben de bitti…
“Buraya iş yapmaya değil ucuz kahraman olmaya” gelmiş…
Tıpkı, Salih Dursun gibi…
Top oynayacağına tepik atıyor o da…

***
Bizim ülkede kolaydır…
İşini iyi yapamazsan, ajitasyon yapar idare edersin…
Arda’nın İspanya’da ki ilk demecini hatırladım;
Durduk yerde, Real Madrid’e atıfta bulunuyordu…
Sevdiler Atletico’lu fanatikler, Arda’yı…
Ucuz yoldur… Kolay yoldur…
Kestirmedir…
Ancak sonu yoktur…

***
İsmail Kartal ne yaptı?
Oyuna hâkimdi ama “bir puanı ver gideyim” desen gidecekti…
Aslında oyuna hakim olan;
Aykut Kocaman’ın, Ersun Yanal’ın Fenerbahçe ‘siydi...
Korkuyu onlar verdi…
İsmail hoca; “Bu bana yeter” dedi…
Ve gitti…
Bu sana yetmeyecek hocam!
Zaman gelecek o korkuyu bile veremeyeceksin!
“Top oynayalım” diyen iki oyuncudan biri olan Diego’yu aldı…
Diğeri de Emre idi…
“Çift santrafora döndüm” ayaklarına yattı…
Hemen Selçuk, Emenike değişikliğini yapıp;
“Ne olur ne olmaz” dedi…
Maalesef bana güven vermedi…
Üzgünüm ama durum budur…
“Teknik direktör dediğiniz nedir ki?” diyen;
Aziz başkana da saygı ile duyurulur…

***

Trabzon’da alınan bir puana, kimse bir şey demez…
Doğrudur!
Ama “kim bana ne diyecek?” diye düşünülerek;
Şampiyonluk gelmez?
Şampiyon az hata yapanın değil,
“Ben şampiyon gibi oynarım” diyenlerindir…

***
Ben bu maçtan bir şey anlamadım…
Sıfır-sıfır oynandı…
Sıfır-sıfır bitti
Kötü başladı...
Kötü bitti…
Kimse masal anlatmasın…
İkiniz de idare ettiniz…
Zafer, idare edenlerin değil, kazanmaya oynayanlarındır!
Kusura bakmayın;
İkiniz de çaktınız!
Sıfır-sıfır…