Paylaş
18 ve 16 yaş şampiyonaları önümüzdeki günlerde yapılacak… Ancak durum hiç de parlak değil!
Dünya sıralamasında A takımımız 7. sırada yer alırken, genç kızlarımız 20. sırada…
Nevriye, Birsel ve Işıl kuşağından sonra durumuz hiç de parlak gözükmüyor…
Bu aslında bir turnuva ile de sınırlı değil, uzun süredir devam eden bir eğilim… Acil çözüm ve radikal karalar alınması gerekiyor…
***
Neden bu durumdayız ve ne yapmalıyız?
Haddimi aşarak yazayım…
Kadınlar ligimiz Avrupa’nın en pahalı liglerinden biri… Aslında WNBA oyuncularının sahne aldığı ve para kazandığı bir lig…
Bilirsiniz ben, “yabancı oyuncu sınırlamasına karşı çıkan rekabetin açık olmasından” yana bir adamım…
Ancak burada durum farklı!
Kontrol elden kaçmış durumda!
WNBA oyuncuları kendi liginde para kazanamazlar.
Ligleri, Avrupa’daki ligler bittiğinde başlar, Avrupa’da Ligler başlamadan biter… Ona göre ayarlanmıştır… Parayı Avrupa ve Asya takımlarında oynayarak kazanırlar… Her yıl bir başka takıma giderek dolaşırlar…
Rusya’nın birkaç takımı ve bizim takımlarımız haricinde bu akıma kendi kaptıran bir başka ülke yoktur(!)
***
İsteseniz burada size kıta dışında oynayan WNBA oyuncu sayıları ile ilgili bir istatistik vereyim:
Türkiye:21 Rusya:11 Kore:9 Çin:5 İsrail:4 İspanya:2 İtalya: Fransa:1
Dikkatinizi çekerim kıtası dışında oynayan WNBA oyuncu toplam sayısı:66. Bunların 21 adedi bizim ülkemizde oynuyor(!)
Bir be bu yıl 20 yaş altı Avrupa sıralamasını yazayım:
1:İspanya 2:Slovenya 3:Rusya 4:Fransa 5:İtalya 15:Türkiye
Geçen yılın sıralamasını da vereyim ki “şans olmuş” olmasın:
1:İspanya 2:İtalya 3:Rusya 4:Sırbistan 5:Belçika 13:Türkiye
Kadın basketbolunda zirve yapan ülkelerin oynattıkları WNBA oyuncu sayılarına dikkatinizi çekerim…
***
Demek ki terslik var bu işte arkadaş!
İki tablo birbirini tersine etkilemiş…
Olmamış!
Düzeltmeli!
Bizim ligimizde ilk beşte 5 tane yabancı oyuncu ile oynamak serbesttir… Hatta ikini ligde bile mümkündür…
Alt yapının ve Türk oyuncunun önemi giderek azalmaktadır! …
Uzun süredir işleyen bu sürecin sonunda; “Bizim oyuncular iyi oyuncular ile yarışarak gelişirler” diye düşünmüştük…
Olmadı!
***
Halkımız da pek sevmedi bu Dünyanın en pahalı ligini…
Ligimize genellikle belediye takımları hâkim…
Onlar kendi bölgelerinde basketbolu sevdirecek ve kızlarımızı yetiştirecek sandık (!)
Olmadı!
“6-7 yabancı oyucuyu alırım. Yurt dışına seyahate giderim, yandaki belediyeyi geçer, havamı atarım” düşüncesi hâkim oldu…
Yöre halkı bir iki maç dışında ilgilenmedi bile…
Onlar da kendi mahallesinden kızlar görmek istediler… Birkaç önemli maç dışında salonlar dolmadı…
***
Bırakın alt yapısını, salonu olmayan kulüpler bile bastılar paraları, getirdiler siyahi basketbolcuları…
Gelsin ama giderken sadece borç kalmasın!
İz bıraksın, örnek olsun! Sevgiyi ve ilgiyi arttırsın!
Olmadı!
İstanbul Üniversitesi, BOTAŞ, Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray gibi üreten takımlar bile bittiler…
Çözmek lazım!
Kadınlar ligimizi WNBA’in arka bahçesi olmaktan kurtarmak lazım!
Üreten kulüplere destek olmak lazım!
Kadınlar ikinci ligine bile sirayet etti bu hastalık!
Yeni federasyonumuzdan radikal karalar bekliyorum!
***
“Neden erkek basketbol için aynı düşünce de değilsin?” diyen okurları duyar gibiyim…
Cevap uzun bir başka yazının konusu olabilir…
Erkek basketbolunda;
Taraftarın ilgisi giderek artıyor, yetişen genç oyuncu sayısı da artıyor…
Dünya sıralamasında A takımız 8. sırada iken, gençlerimiz 4.sırada…
Kısaca “orada oldu” diyebilirim…
Sporda ve her alanda; sihirli ve tek tip formüller yoktur!
Zaten olsa, tüm takımlar aynı formülü uygular, kimse tartışmazdı!
Paylaş