Acı bir badem

TARİH: 19 Ocak 2018

Fenerbahçe Spor Kulübü;

“2017-2018 Fenerbahçe Futbol Takımımız, formasının üzerinde bugünden itibaren Acıbadem ismini taşıyacak”, Dedi.

Ne oldu, ben bilemem…

Acıbadem gurubunun açıklamasını okudum;

“Pardon, hata yapmışım, beni de oyuna getirmişler” dediğini görmedim…

***

Hafızamız kötüdür, ben hatırlatayım:

Acıbadem gurubunun sahibi Mehmet Ali Aydınlar, 29 Haziran 2011 günü Türkiye Futbol Federasyonu başkanı oldu…

3 Temmuz kumpasını kucağına buldu…

Ya da ve büyük ihtimal ile 3 Temmuz’u organize edenler, Fenerbahçeli Mehmet Ali Aydınlar’ı federasyon başkanı yaptılar…

Aydınlar,

3 Temmuz’un ilk günlerinde savcılığı ziyaret etti… Çıkışta basın mensuplarına;

“Durum çok vahim”, Dedi…

Dikkat!

Ortada iddianame yok!

Gizlilik yasağı var!

1 saatlik görüşme sonunda Türkiye’nin Futbol Federasyonu başkanından hâkime, avukata, adalete gerek duymadan çok ciddi bir yorum var…

Sonra da “kararı UEFA verdi”, var…

Olmaz!

***

Hafızamızı tazelemeye devam edelim;

24 Ağustos 2011 günü:

“Karar için adaletin sonucunu bekleyeceğiz”, diyen Aydınlar Federasyonu aniden; Fenerbahçe’nin Şampiyonlar Ligine katılamayacağını açıkladı…

Gerekçe olarak, UEFA’dan gelen yazıyı gösterdi…

Yazıda;

“Fenerbahçe’nin katılması ve suçlu bulunması durumunda, Türk Milli takımının ve tüm kulüplerin 8 yıl Avrupa’ya gidemeyeceği” yazıyormuş…

O yazı bir türlü ortaya çıkmadı ama diyelim ki var…

Ancak Dünya’da bir tane örneği yok bunun…

Nitekim UEFA As Başkanı Şenes Erzik 2012 yılında NTV muhabirinin,

Türkiye’nin Avrupa’dan men edilmesi gibi bir tehlike var mıydı? Şeklindeki sorusuna;

“Böyle bir tehlike yoktu… Hiç olmadı” şeklinde yanıt verdi…

O gün neden sustu? Ya da ona hiç mi sormadılar?

Ben bilemem…

Sadece sizlere hatırlatırım…

***

Biraz daha anıları tazeleyelim;

Aydınlar, 25 Ağustos günü Fatih Altaylı’nın “Teke tek” programına konuk oldu…

İzleyin videosunu, yazdıklarımı anlattı…

UEFA’ya giden binlerce şikâyet dilekçesini,

UEFA’nın medyada çıkan yazıları takip edip ona göre yorum yaptığını,

Beşiktaş’ın kupayı iade ederek nasıl sempati topladığını,

Beşiktaş’ın bu işin vebalini bir yöneticiye yıkarak, kendini korumasının sempati kazandırdığını,

Benzer bir uygulamayı yapmalarını Fenerbahçe’ye önerdiğini,

Burayı açık yazayım karışmasın, benim yorumum gibi gözükse de kast edilen budur;

Aziz Yıldırım’ı vererek Fenerbahçe’nin de kurtarabileceğini önerdiğini,

Teker teker anlattı…

Sonra da;

Aziz Yıldırım’ın rakibi olarak Fenerbahçe başkanı olmak için aday olduğu dönemde:

“Aldığım kararlar nedeni ile Fenerbahçe’ye bir zarar vermiş isem bunu maddi ve manevi ödemeye hazırım” dedi.

O akşam canlı yayında Fenerbahçe’nin sponsorluk anlaşmasını bitirdiğini öğrendi.

***

Aradan yıllar geçti…

3 Temmuz’un kumpas olduğu mahkeme kararları ile ortaya çıktı…

O dönemin iddia makamında oturanlar hakkında kumpas davası açıldı…

Ve Mehmet Ali Aydınlar’ın Acıbadem Hastanesi, Fenerbahçe formasına sponsor oldu…

Bu olay kimilerine göre, “maddi olarak sözünde durmak” olarak tanımlana bilinir.

Bana öyle gelmedi…

Bana bu badem, çok acı geldi!

Ben bir sözcük duymak isterim!

“Pardon, hata yapmışım, oyuna gelmişim, beni de kandırmışlar”

Ben bunu duymak isterim...

Bence paradan değerlidir!

“3 Temmuz 2011 günü tamamen dibe vurmuş kulüp, o parayı tek taraflı ret ettiyse, bugün özürsüz kabul edemez!

Kendi adıma benim hesabım, para ile kapanmaz!