12 Dev Adama teşekkürler!

İşin sırrı baskılı, iyi müdafaa ve hızlı hücumdu…
İlk çeyrekte bunu oynadık, öne geçtik.
İkinci yarı, oyunu tutalım dedik, geri düştük.
Kulübeden gelen oyuncularımız sokamayınca,ikinci yarı fark oldu.
İkinci yarı yine hızlı ve içeri penetre eden hücumla başladık…
İlk oyuncu değişikliğini 9.dakikada yaptık…

***
Ömer; pota altını kararttı…
Girilemez hale getirdi.
Emir; “Çözümü dışarda arama ben yıllardır buformayı ıslatıyorum” dedi…
Sinan, ”Oyun sıkıştığında ben varım” dedi.
Takımın yıldızı yoktu…
Ancak takım bütün olarak yıldız gibi parlıyorlardı…
İçeriyi öylesine kararttık, üçlüğe mecbur kaldılar…
Ancak çok isabetli attılar…
Öylesine ki, serbest atış yapmadan üçüncü çeyreği kapadılar.
İlk faul atışını bitime 5 dakika kala kullandılar…

***
Bence;
Biz basket oynadık… Onlar şut attı…
Biz, 17 de 3 üçlük attık…
Onlar, 19 da 10 attı…
Acaba Barış ve Cenk yerine başka isimler olur muydu?
Melih Mahmutoğlu ve Doğuş Balbay olsaydı?
Kenar katkısı sağlar mıydı?
Bugün bu cevabı aramanın bir anlamı yok…
Kenardan gelenlerden sayı bulamadık…
İlk beşimiz hep yendi, ikinci beşimiz fark yedi…

***
Ben son bölümde yorgun eller sokamaz diye düşünüyordum…
----Yanıldım…
Aynı beş ile oynayarak;
Biz de yorulmuştuk…

***
Ben bu takımı;
2008 yılında Avrupa üçüncüsü olan futbol milli takımına benzetiyorum.
Hatırlayalım üç kez yenik duruma düşmüştük…
•
Ev sahibi İsviçre karşısında, 1-0 yenik duruma düştük, 2-1 kazandık…
•
Çek Cumhuriyeti karşısında, 2-0 yenik duruma düştük, son 15 dakika da 3-2 kazandık…
•
Çeyrek finalde Hırvatistan karşısında 119. Dakikada 1-0 mağlup duruma düştük, 121. dakikada Semih Şentürk'ün attığı golle maçı penaltılara götürdük…
Penaltılarda kazanmıştık…
•
Yarı finalde Almanya karşısında çekirge sıçramadı…

***

Çok benziyorlar…
•
Hiç “pes” etmiyorlar…
•
Ömrümüzden çalıyorlar…
•
Sistemleri; kontrolsüz oluşları…
•
Ruhlarını takımları için veriyorlar…

***

Bu jenerasyon alkışlar ile görevini yaptı…
Kerem Gönlüm 37 yaşında, Kerem Tunçeri 35,Sinan Güler ve Ender Aslan 31 yaşında…
Bu çocuklar görevlerini yaptılar…
Basketbolu zirveye taşıdılar…
Hele bir isim var ki aralarında alkışı hak ediyor;
Kerem Tunçeri…
Tam 1995 yılından bu yana ay yıldızlı formayı giyiyor...
Tam 19 yıl…
İşçi olsa, Mili takımdan emekli olacak…
“Sakatım, kılım döndü ”, demeden ter akıtıyor…

***
“Mırın kırın” eden bazı oyuncularımız bilmeli ki:
“Ömer’ler ve Kerem’ler bu ülkede ömür boyu saygı görecekler!
Siz ise sadece eski bir basketbolcu olacaksınız.”
Şimdi ülke olarak, Başta iki Kerem’e ve tüm takımıma teşekkür zamanı…

***
Gözleri arkada ayrılmayacaklar...
Avrupa şampiyonu ümitler ve gençlerimiz geliyor…
Cedi Osman, formayı aldı bile...
Kenan Sipahi, şansız sakatlığı nedeniyle gelemedi…
Onlar bayrağı 10 yıldır taşıdı…
Sıra sizde…
NBA gidermişiniz, ben bilmem…
Bu ülkeye borcunuz var…
Ödeme sırası sizde…
Ya; İbrahim Kutluay, Harun Erdenay, Kerem Tunçeri ve Ömer Aşık gibi ömür boyu saygı görürsünüz;
Ya da;
“İyi basketçiydi ama yaramaz adamın biriydi”denir;
Tek kişilik villanızda ömür boyu yaşarsınız…
Bizim ülkemiz zengin ama yalnız adamlar ile dolu…
Karar sizin…

***
Bu kadro bize güzel günler yaşattı…
Geleceğe ışık yaktı…
Gençlerimiz de geliyorlar…
Basketbolumuz bize güzel günler yaşatacak…
Teşekkürler…
Bir teşekkür de;
Garanti Bankası ve NTV ye…
14 yıldır minik çocuklarımızı, Dev yaptılar…
Şimdi yeni çocuklarımız geliyor…
Bu güzel yolda sizin ile birlikte yürüsünler…