Paylaş
Futbol, ‘oyuncu-teknik adam-hakemidareci-taraftar’ beşgeni üzerine kuruludur ve esas aktörleri oyunculardır. Ama konu Türk futbolu olunca, çoğu zaman ‘hakem’ diğer bütün unsurları gölgede bırakır. Hakem, görevini iyi yapsa da yapmasa da mutlaka birileri ondan şikayetçi olur. Baskı ve eleştiri yaşamlarının bir parçasıdır. Doğal olarak hakemlik herkesin yapabileceği, cesaret edebileceği bir iş değildir. Hadi diyelim cesaret ettiniz; devam etmek, ilerlemek hiç kolay değildir. Hem fiziksel hem de manevi açıdan sürekli ‘fit’ olmanız gerekir. Bütün bunlar da tabii tek başına hakemlerin bireysel çabasıyla mümkün değildir.
BÜYÜKEKŞİ ÖZEL İLGİLENDİ
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), bu gerçeklerden yola çıkarak Hakem Akademisi’ni hayata geçirdi. Başkan Mehmet Büyükekşi’nin bizzat ilgilendiği proje; hakemlerin yanı sıra, hakem dünyasında yer alan gözlemci, koç, mentör ve eğitimci gibi diğer tüm paydaşların eğitim, gelişim ve değerlendirme çalışmalarının en doğru şekilde yapılmasını amaçlıyor.
ÜNİVERSİTELERLE İŞBİRLİĞİ!
TFF’nin Beylerbeyi’ndeki tesisleri tamamen Hakem Akademisi’ne tahsis ettiren Büyükekşi, beş üniversite ile de işbirliği anlaşması yaptı. Önceki gün başkan Büyükekşi, MHK Başkanı Ahmet İbanoğlu birlikte Akademi’yi gezip incelemelerde bulunduk. Yapılan çalışmaları yerinde izleyip gözlemledik ve başta Akademi Direktörü Erden Or olmak üzere yetkililere sorularımızı yönelttik. Dünyada benzeri çok az bulunan, birebir aynısı hiç olmayan Hakem Akademisi’nde en çok dikkatimizi çeken, ‘beğendiğimiz’ 3 yeniliği özellikle anlatmak istiyorum...
1- HAKEM KOÇLUĞU: EFSANE İSİMLER GENÇLERİ DEĞERLENDİRİP YOL GÖSTERİYOR
Geçmişin FiFA kokartlı ünlü hakemleri, Süper Lig hakemlerine ‘koçluk’ yapıyor. Türkiye’de bir ilk olan bu uygulamada her koça üç hakem düşüyor. Bu koçlar, sezon boyu aynı üç hakemle çalışıyor. Süper Lig hakemleri yönettikleri maçlardan sonra koçları ile bir araya gelip, hem sahadaki performanslarını değerlendiriyor hem de tavsiyeler alıyor. Biz Akademi’yi gezdiğimiz sırada Muhittin Boşat; Volkan Bayarslan ve Tugay Kaan Numanoğlu ile son yönettikleri maçlardaki iyi ya da hatalı yaptıkları işleri görüntüler eşliğinde anlatıyordu.
2- PSİKOTEKNİK LABORATUVAR: KİŞİLİKLERİ ANALİZ EDİLİYOR VE YETENEKLERİ ÖLÇÜLÜYOR
Hakemlik her şeyden önce güçlü bir psikoloji gerektirir. Futbolun diğer tüm paydaşlarından gelebilecek her türlü eleştiriyi göğüsleyecek iradeye sahip olmak bu işin birinci kuralıdır. Hakem Akademisi’nde görevli profesörler, psikologlar ve diğer uzmanlar, tüm klasman hakemlerini tek tek çeşitli testlere tabi tutarak, yetkinliklerini ve kişiliklerini analiz ediyor, yeteneklerini ölçüyor. Bu sayede hakemlerin stres yönetimi, iletişim beden dili, karar verme ve problem çözme, çatışma yönetimi, sorumluluk, duygusal denge, algılama, dikkat ve muhakeme gibi konularda, varsa eksiklikleri tespit ediliyor ve tamamlanma yoluna gidiliyor.
3- HAKEMİ TANIYOR MUSUN? KİM OLDUKLARINI, NELER YAŞADIKLARINI VE KURALLARI KENDİLERİ ANLATACAK
Eğri oturalım doğru konuşalım; çoğumuz hakemlerin, diğer herkes gibi sıradan bir insan olduğu gerçeğini gözardı ediyoruz. Sanki onların hiç duyguları, aileleri, beklentileri yokmuş gibi, her maç mükemmel şekilde görevlerini yapmalarını istiyoruz. Daha da kötüsü, onları insani yönden tanımıyoruz. Bugüne dek görev yapan federasyonlar bu konuda herhangi bir adım atmadı. Mehmet Büyükekşi Federasyonu işte bu eksiği gidermek adına Hakem Akademisi bünyesinde ‘Hakemi Tanıyor musun?’ projesini hayata geçirdi.
SÖYLEŞİLER YAPILACAK
Projenin amacı şöyle tanımlanıyor; hakemlerin üzerindeki olumsuz algının kırılması adına, onların bir birey olarak sahada var olduklarını tanımlayarak, oyuncularla ve toplumla ilişkilerini geliştirmek. Hedef kitle; kulüp akademilerindeki altyapı oyuncuları ve üniversite öğrencileri. Geleceğin futbolcu adayları ve üniversiteliler, Hakem Akademisi tarafından düzenlenecek söyleşilerde Süper Lig hakemleri ile bir araya gelecek. Soru-cevap şeklinde ilerleyecek bu söyleşilerde bir hakemin 24 saati, maç içerisinde yaşadıkları, futbol oyun kurallarında doğru bilinen yanlışlar gibi konular bizzat hakemler tarafından anlatılacak. Böylelikle çocukların ve gençlerin hakemlere ve hakemlik mesleğine bakışlarının daha pozitif hale gelmesi amaçlanıyor.
Paylaş