Güncelleme Tarihi:
Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, kulübede oturan oyuncunun umut taşıyacağını belirterek, "Ama tribüne gönderilmek 'ben hocanın kafasında hiç yokum, hiç düşünülmüyorum' demek. Bu psikolojide yukarıda kalan her oyuncudan normal performansını alamayız" dedi. Teknik direktör Fatih Terim, sarı kırmızılı ekibin yanı sıra Arsenal, Porto ve Napoli takımlarının mücadele edeceği Emirates Kupası öncesinde, Emirates Stadı'nda basın toplantısı düzenledi.
Terim, Futbol Federasyonu'nun yabancı futbolcularla ilgili kararına yönelik bir soru üzerine, "Eğer sadece olaya 6 yabancı olarak bakarsak çok yanılırız. Dünya yedek kulübesini biraz daha fazlalaştırmak için uğraşırken 6 yabancı çok tehlikeli bir şey. Kulübede oturmak bir umut taşımak demektir. Hiçbir oyuncunun morali bozulmaz. Zaten bozulursa da herkes tepkisini gösterir. Ama tribüne gönderilmek 'ben hocanın kafasında hiç yokum, hiç düşünülmüyorum' demek. Bu psikolojide yukarıda kalan her oyuncudan normal performansını alamayız" diye konuştu. Büyük kulüplerin zor kaybeden kulüpler olduğunu belirten Terim, kazandıktan sonra cezalı ya da sakat futbolcu yoksa takımda pek değişiklik yapılmayacağını kaydetti.
Yabancı sınırlamasının olduğu bir ortamda futbolcunun psikolojisinin ve ümidinin önem taşıdığını ifade eden Terim, şunları söyledi:
"Salıdan çarşambadan başladığınız zaman idmanlara koyuyorsunuz zaten 11'i. 11'de olmadığını gören her yabancı oyuncu kendisini bırakacaktır. Böyle böyle bu serüven devam edecektir. İstikrar önemli olduğuna göre, takımda çok fazla değişiklik yapmamak önemli olduğuna göre, her türlü bu arkadaşlarımız psikolojik olarak da fizyolojik olarak da bir sıkıntıya düşeceklerdir. Dolayısıyla biz de düşeceğiz. Nasıl olsa Şampiyonlar Ligi'nde yabancılar serbest diye bir yaklaşım var. İyi de oraya kadar gelebilirlerse sorun yok. Moral olarak, fizik olarak oraya gelebilirlerse sorun yok. Ben oraya iyi bir moralle sağlam bir fizikle gelecebileceklerini pek düşünmüyorum."
"Yabancı sınırlamasıyla ilgili kararı geçen yıl ilan ettik" yönündeki ifadeleri değerlendiren Terim, "Genel olarak hep saat ikide ve gece internete koydukları için. Türk futbolu adına bu kadar önemli kararları siz teknik adamlara danışmadan, üniversitelerle veya bilimadamlarıyla hakemlerle oyuncularla tartışmadan aldığınız zaman çok sağlıklı olmuyor açıkcası. Eğer sadece Türk futbolcunun yetişmemesi içinse çok kısır, sığ bir görüş. Doğru bir görüş değil" ifadesini kullandı.
Milli takım teknik direktörlüğü yaptığı dönemde de yabancı sınırlamasının kaldırılmasını savunduğunu anımsatan Terim, "O yüzden bu tip hayati kararlar böyle keyfi alınmamalı. Mutlaka federasyonda bu konuyu iyi incelemiş, uzman kişiler vardır. Bu kararı aldıklarına göre" görüşünü belirtti.
"6 yabancı bizim için dezavantaj"
Teknik direktör Fatih Terim, Türkiye ligini 6 yabancıyla oynayacak olmalarının kendileri için dezavantaj olduğunu söyledi. Terim, transferle ilgili bir soruya, "Türk oyuncusu için 'yönetimden istediğimiz şeyleri yapamadılar' gibi bir yaklaşım doğru olmaz. Ulaştılar zaten, Alper ile olan konuyu biliyorsunuz. Onun dışında Emre Can var. Erdal Keser vasıtasıyla oraya ulaştık. Yerine yakın bir yerde, gözlerinin önünde olmasını istediler. Bu da çok doğal. Çok fazla bir şey diyemeyiz. Sadece bu isimler değil, birçok imkanımız var. Emre Can'ı biraz da Türk basını olmazsa olmaz durumuna getirdi. Emre genç, yetenekli bir oyuncu ama uğraşıyorsunuz olmazsa yapacak bir şey yok. 6 Eylül'e kadar zamanımız var" yanıtını verdi.
"Arda Galatasaray'ın bir çocuğudur, ben öyle bakıyorum"
Terim, Arda Turan ile ilgili bir soru üzerine, "Arda ile ilgili çok fazla spekülasyon olmaması lazım. Eğer bir şey olacaksa da olmaması lazım. Arda'yı zaten hep istedim. Arda mevzusunu şu anda kapatmakta yarar var. Ama Arda konusu kapanacak manasına gelmemeli" cevabını verdi. Deneyimli teknik adam, "Arda, Galatasaray'ın bir çocuğudur. Ben öyle bakıyorum. Her saniye, her an, her yıl bu denenecektir veya herkes tarafından dillendirilecektir. Doğal bir şey gibi kabul etmek lazım bunu. Şu anda kapatmakta yarar var. Gelişmelerden hep beraber haberdar oluruz" diye konuştu.
Emirates Kupası, Şampiyonlar Ligi'nde bir grup gibi"
Fatih Terim, Emirates Kupası'nın lig öncesinde kendilerini tartacakları en önemli platform olduğunu söyledi. Kupada üst seviyede takımlarla mücadele edeceklerini dile getiren Terim, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gerek Porto gerek Arsenal maçları, neredeyse Şampiyonlar Ligi'nde bir grup oynuyor gibiyiz. Yarın bir gün de muhtemel rakiplerimiz olabilirler. Hep üst seviye takımlar. Bir iki küçük maçtan sonra kendimizi gerçek manada görme adına ben mümkünse böyle tercih ediyorum. Hem iyi hem kötü şeylerimizi görme adına çok iyi bir imtihan burası. Emirates Stadı'nda seyirciyle ambiansla aşağı yukarı Şampiyonlar Ligi'ni yaşıyor gibisiniz. Böyle bir ortam da bir takıma daima pozitif yansır. Kaybetseniz de kazansanız da pozitif yansır. Bu önemli tecrübeyi burada edinmek oyuncularıma lig öncesi, Süper Kupa öncesi çok iyi gelecektir. Biz
sonuç odaklı değil, oyun odaklı bir düşünce içindeyiz. Bu yüzden bu tür turnuvalar bizim için çok önem arz ediyor. Mümkünse bu tip turnuvalara her yıl katılmamız lazım."
"Pozisyon hatası yapmaktansa ferdi hata yapmak bizim için çok daha iyi"
Terim, "Malaga ve Napoli maçlarında savunma hataları eleştirildi, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz. Takımda panik havası var mı, yoksa eleştiriler ağır mı?" yönündeki soru üzerine şunları kaydetti:
"Galatasaray tabii iki maçta da üçer gol yiyince defansif manada eleştirilmesi kadar doğal bir şey olamaz. Ancak tabii bunu parantez içerisinde hazırlık maçı diye düşünerek eleştirmekte yarar var. Benim halimden de sakin olduğum çok açık. Galatasaray aşağı yukarı son iki senedir yediğinden fazla attığı için böyle bir alışkanlık oldu herkeste. Attığından fazla yediği için biraz son Napoli maçında bu eleştiriler olmuş olabilir. Burada takım halinde takım defansı adına doğru işler yapmadık. O da bize veriler olarak döndüğünde çok doğal geliyor. Çünkü bazı arkadaşlarımızın daha ihtiyacı var bazı şeylere. Pozisyon hatası yapmaktansa ferdi hata yapmak bizim için çok daha iyi. Ferdi hatayı her zaman yapmayabilirsiniz. Çok ağır çalışmaların ardından Napoli maçını oynadık. Bu da önemli bir sebeptir. Yarın bu bahaneler kalkacaktır, ama hazırlık döneminde bunlar sebeptir."
Atak oyunlarından vazgeçmeyeceklerini bildiren Terim, "Buradaki sıkıntı sadece şudur: Dany ve Chedjou iki yabancı olarak yan yana oynar mı? Sayısal olarak, oyuncu olarak değil. Bizim sıkıntılarımız esas bu. Hazırlık maçları bunlar için var. Eleştiriler doğal" dedi. Terim, Emirates Kupası öncesinde sakatlığı nedeniyle kadrodan çıkarılan Burak Yımaz ile ilgili olarak da "Üst adalesinde esasında Bled'den beri bir sıkıntı var hafif. Biraz daha hisseder durumda olduk. Dolayısıyla risk taşımasın istedik. Gökhan Zan'la beraber İstanbul'da tedavisinin daha yoğun yapılması için orada bıraktık" değerlendirmesinde bulundu.
Yabancı bir gazetecinin ramazan ayıyla ilgili sorusu üzerine Terim, "Muhakkak ki ramazan ayının bizim dinimizde çok önemli bir yeri var. Oyuncularımızla konuştuk, izin günlerinin dışında tutmuyorlar. Bir sorunumuz yok" yanıtını verdi.
Eboue: "Türkiye'de olduğum için çok mutluyum. Çok iyi bir antrenörüm var, beni oğlu gibi görüyor. Taraftarlar da öyle"
Galatasaraylı futbolcu Emmanuel Eboue, Türkiye'de olmaktan mutlu olduğunu ve teknik direktör Fatih Terim'in kendisini oğlu gibi gördüğünü söyledi. Emirates Stadı'nda düzenlenen basın toplantısına katılan Eboue, Arsenal taraftarları tarafından hala sevildiğini belirterek, "Arsenal'da oynarken elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştım. Umarım pazar günü de maça gelerek sadece beni değil, takımımı da desteklerler" dedi. Ebou, Türkiye'de zamanının nasıl geçtiği sorusuna, "Türkiye, şimdi benim yeni ülkem. Türkiye'de olduğum için çok mutluyum. Çok iyi bir antrenörüm var, beni oğlu gibi görüyor. Taraftarlar da öyle" yanıtını verdi.
Galatasaray'ı çok sevdiğini dile getiren Eboue, takımı için iki yıldır elinden gelen en iyi performansı sergilemeye çalıştığını ifade etti. Sarı kırmızılı futbolcu, yarın Emirates Kupası'nda oynayacakları Porto maçıyla ilgili de "Porto takımını çok iyi biliyorum, çünkü daha önce onlarla oynamıştım. Ayrıca teknik direktörümüz de bu takımı çok iyi biliyor. Çok iyi oynadıklarını biliyoruz. Yarın inşallah elimizden gelenin en iyisini ve teknik direktörümüzün dediklerini yaparak kazanacağız" diye konuştu.
Eboue, "Drogba ve Sneijder'in takıma katılmasının ne gibi etkileri oldu?" yönündeki soruya ise "Onların takıma katılmasından dolayı çok mutluyuz. Didier'i kişisel olarak da çok iyi tanıyorum ve takım için elinden gelenin en iyisini yapacağını biliyorum" yanıtını verdi. Deneyimli futbolcu, Süper Lig ile Premier League arasındaki farkların sorulması üzerine, "Bazı kişiler, Türk liginin zor bir lig olmadığını düşünüyor. Türk ligi, buradakine benzemese de kolay bir lig değil. Çok sıkı ve oynaması zor bir lig. Türkiye'ye gittikten sonra ilk altı maç benim için çok çok zordu ama sonra Türkiye'deki futbolu ve ligi anladım. Şimdi kendimi rahat hissediyorum" değerlendirmesinde bulundu. 30 yaşındaki futbolcu, Arsenal'ın Suarez'i transfer etmek istemesiyle ilgili bir soru üzerine, "Ben kendi kulübüme odaklandım. Bu yıl, bizim için çok zor bir sezon olacak. Dolayısıyla Türk ligine ve kulübüme odaklandım" dedi."