"Ya Pereira’ya inanın, güvenin ya da hemen gönderin!"

1- Beşiktaş ile Trabzonspor arasındaki kritik maçta kazanan, bordo mavililer oldu. İstanbul’un diğer büyüklerinin de puan kaybıyla Trabzonspor milli maç arasına zirvede yalnız giriyor. Beşiktaş karşısında Trabzonspor’a galibiyeti getiren faktörler neydi?

MEHMET ARSLAN: OYUNCUYA BAĞLI DEĞİLLER

Futbol bir takım oyunu. Trabzonspor’un diğer rakiplerine göre en büyük farkı, kaliteli oyuncularla birlikte bir oyun karakterine ve disiplinine sahip olması. Bu farkı ortaya koyan ise teknik adam. Sadece teknik adam mı? Hayır. Aynı zamanda o teknik adamı yetki anlamında tamamen donatmış bir yönetim anlayışı. Hamsik gibi bir yıldız bile takımın bir parçası olduğunun farkında. Bu anlamda oyuncularla değil, oyun ve oyun disiplinleriyle kazanıyorlar. Sahaya çıktıkları andan itibaren bir planları var. Ve o plan içinde hareket ediyorlar.

Gözden Kaçmasınİşte Şenol Güneş ve Fenerbahçe gerçeği! Ali Koç'un teknik direktör kararı...Haberi Görüntüle

UĞUR MELEKE: ZEKA VE ÇABUKLUĞUN ÖDÜLÜ 

İki farklı mantalitenin kapışması şeklinde geçti derbi. Beşiktaş yerleşik hücum denedi. Bölüm bölüm başarılı da oldu. Trabzonspor ise ana plan olarak geçiş oyununu benimsedi. Bu noktada Hamsik’in zekasının ve Abdülkadir’in çabukluğunun ödülünü de iki golde yaşadılar. Trabzon’un Beşiktaş’tan farkı, Avcı’nın tek bir oyununun değil, bir oyun repertuvarı olmasıydı.

GÜNTEKiN ONAY: LiDER BÖYLE OYNAMAZ 

Trabzon maç boyu iyi savunma yaptı. Beklerini hemen hiç hücuma çıkarmadı ve merkezi kalabalık tuttu. Sabırlı oynayarak, önde oynayan Beşiktaş savunmasının arkasına sarkıp pozisyon bulacağını biliyordu ve her 2 devrenin son saniyelerinde yakaladığı fırsatları değerlendirmeyi bildi. Bu anlayış liderin oynayacağı bir futbol mudur? Bence hayır ama puan durumu Avcı’yı buna itti ve beraberliğe razıyken istediği sonucu aldı.

2- Beşiktaş, Trabzonspor karşısında daha fazla topa sahip oldu, daha fazla şut ve korner attı ama yenildi. Siyah beyazlılardaki kötü gidişatın sebebi sizce ne? Sergen Hoca konsantrasyon eksikliğine dikkat çekti, sizce haklı mı? Eğer öyle ise bunun sorumlusu kim?

GÜNTEKİN ONAY: TÜM YÜK LARiN’E KALDI

Beşiktaş, baskısı ve kalitesine rağmen santrfor eksikliğini net bir şekilde hissetti. Güven tek santrfor görevini yapamadı, tüm yük Larin’e kaldı. Beşiktaş, 4-1-4-1’i geçen seneki gibi oynayamıyor. Top rakibe geçince geri kazanma süresi çok arttı. Dinamik ve güçlü bir Atiba’yı arıyorlar. Bir diğer problem, Ersin’in kalesine gelen her 3 toptan 2’sinin gol olması. Ayrıca şunu da eklemek gerekiyor: Beşiktaş’ın AVAR hakemleriyle de başı dertte.

UĞUR MELEKE: ŞAMPİYONLAR LİGİ ETKİLEDİ

Beşiktaş’ta kötü gidişatın birkaç temel sebebi var. Birincisi, oynayan oyuncularla bekleyenler arasındaki uzun mesafe. Ellerinde iki sol bek varken (yerli olması sebebiyle) bir isim daha transfer ettiler ama çok temel hatalar yapıyor Umut Meraş. Umut’la birlikte Gökhan, Kenan, Salih, Oğuzhan gibi oyuncuların hiçbirinin gelişmemesi, hatta geriye gitmeleri. İkinci sebep de Şampiyonlar Ligi yenilgilerinin kazanma alışkanlığını bitirmesi. Yenilginin normalleşmesi.

MEHMET ARSLAN: CEVAPLAR SERGEN YALÇIN’DA

Kim ne derse desin, ben Beşiktaş’ı beğendim Trabzon karşısında. Evet geçen yılki futbolu oynamıyorlar ama yine de Trabzon maçı sonrası bu kadar eleştiriyi hak etmiyorlar. Beceri seviyesi yüksek bir golcü bulamadılar bu sezon. Aboubakar bu takımda olsa belki farklı şeyler söylüyor olacaktık. Bu BiR! İkincisi sadece oyuncular değil, Sergen Yalçın’ın da konsantrasyon eksikliğini sorgulamamız gerekiyor. Eksik kadro ile mükemmel işler yapan Beşiktaş, iyi transferlerle niye böyle? Bunun yanıtı Yalçın’da.

3- Aylarca 3-4-3 oynatan Pereira, Kayseri maçına 3-5-2’yle başladı ve devre arası bu sezon ilk kez 4-4-2’ye döndü. Bunu nasıl yorumlamalıyız? Bu bir hata itirafı mı yoksa pes etme mi?

MEHMET ARSLAN: ÇARESİZLİĞİN SONUCU

Ne itirafı... ÇARESiZLiK. Kayseri’ye karşı 2-0 kaybetmek hem onun hem de yönetimin sonu olabilirdi. Başka çaresi olsa, oyunun başında bunu denerdi. Ama PANiK havası tam anlamıyla takımı esir almış durumda. Bir teknik adamın takımı yönetmesine izin vermeyip, siz teknik adamı yönetmeye başlarsanız, ortaya bu karışıklıkların çıkması doğaldır. Kim bilir, kimler takımın formasyonu konusunda hocaya ne baskılar yapıyor? F.Bahçe karar vermeli. Hocaya güveniyor mu? Evetse, işine karışmadan devam. Değilse, bugün gönderin.

GÜNTEKiN ONAY: 3-4-3 FENERBAHÇE’YE UYMUYOR

Pereira’nın oynatmak istediği futbolu Avrupa’da birçok takım uyguluyor. Ancak sorun şu: Bu oyun Fenerbahçe’nin Süper Lig’deki misyonuna uymuyor. Ayrıca 3-4-3 formasyonunda Sosa, Mesut ve İrfan gibi oyunculara yer bulmak da kolay değil. Fenerbahçe, oyunu tamamen kontrolü altına alacak, dominant oynayacak bir oyun seçmeli.
Ayrıca Konya’da 40’ta, Kayseri maçında 45’te 3 değişiklik birden yapılıyorsa başlangıç tercihleri yanlış demektir.

UĞUR MELEKE: HATASINI NİHAYET FARK ETTi 

Futbolda maçları formasyonlar değil, futbolcular kazanıyor elbette. Pereira’ya formasyonu üzerinden yapılan eleştirilerin de sebebi 4-4-2’nin 3-4-3’e üstünlüğü filan değil. Her durumda 11 oyuncu var sahada! Eleştirinin sebebi, formasyon değiştirirse sahada daha fazla yetenekli oyuncuyu bir arada bulundurabileceği idi. Ve Fenerbahçe’nin elinde de çok sayıda yetenekli oyuncunun varlığı. Pereira’nın da inatla sahada maksimum 3 yetenekliye yer vermesiydi. Hatasını nihayet fark etti.

4- Peş peşe yaşanan kayıplar sonrası Fenerbahçe taraftarlarının öfkesi Ali Koç ve Pereira’nın üzerinde yoğunlaştı. Sizce bu yönetim ve teknik heyet sezonu tamamlayabilir mi? Koç ne yapmalı?

MEHMET ARSLAN: HER ŞEY BAŞKANIN ELiNDE

Bunun sorumlusu da ne yazık ki Sayın Ali Koç. Ne zaman takımın içine elini soktu, Fenerbahçe karıştı. Koç’un bu haftaya kadar sergilediği liderlik felaket. Fenerbahçe’nin kaderini Pereira ve oyuncular değil, Koç’un sergileyeceği liderlik belirler. Her şey onun elinde. Ali Koç konuştuğunda gündem olmalı. Ama o kadar çok konuştu ki, etkisini yitirdi. Kulübün ve kendisinin iletişimi FELAKET. Bir öz eleştiri yapsın, yanlış yaptığını görecektir. Son günlerde suskun kalarak doğru yapıyor. Önce kendisi sakin kalmalı, takımı ve teknik adamını sakinleştirmeli. Son haftalarda bunu yapıyor. Uma- rım bu durum devam eder.

GÜNTEKiN ONAY: TARAFTAR ARTIK KUPA İSTİYOR 

Ali Koç ve yönetimine bu taraftar çok kredi verdi. Üst üste 5’inci ve 7’inci olan takıma kimse ses çıkarmadı. Ortada hiçbir sportif başarı yokken Sayın Koç’un zor zamanda kulübü sahiplenmesi ve kendi kişisel olanaklarıyla nakit akışı sağlaması asla gözardı edilmemeli. Ancak artık taraftar artık iyi futbol ve kupalar istiyor. Bu protesto bir birikimin sonucu.

UĞUR MELEKE: KADERLERiNi PEREiRA BELiRLER

F.Bahçe Yönetimi’nin ne yaptığını gerçekten merak ediyorum! Başka bir büyük kulüp yönetimi, kasım ayına kadar bu gidişatla ilgili teknik adamdan muhakkak rapor isterdi. Pereira’ya neden bir hafta öncesine kadar 3-4-2-1’e kutsal kitapmış gibi yaklaştığını, neden 60’ta 2-0 mağlupken bile formasyonunu esnetmeyi düşünmediğini sorardı. Ama takımın kaderini Pereira’ya emanet etmiş gibi görünüyorlar. Yönetimin kaderini de Pereira’nın kutsadığı doğrularından vazgeçip vazgeçmemesi belirleyecek.

5- Galatasaray, Karagümrük’le 1-1 berabere kalırken Terim, Feghouli ve Morutan’ı yorgunluk sebebiyle kullanamadığını açıkladı. Galatasaray’ın temel sorunu yorgunluk muydu peki?

UĞUR MELEKE: FARKLI DÜŞÜNMELİYDiLER

Sebeplerden biri yorgunluk olabilir elbette. Ancak Galatasaray’ın taktiksel olarak da Karagümrük’e karşı bir farklılık yaratamadığını düşünüyorum. Karagümrük’ün kendine özgü bir oyunu var ve onlarla karşılaşırken her zamankinden biraz farklı düşünmelisiniz. Biglia Karagümrük’ü rahatça çıkarınca etkin oldu mesela. Ayrıca G.Saray bu maça özgü olarak Cicaldau’yu 6 numara kullanmayı düşünebilirdi.

GÜNTEKiN ONAY: GOL SORUNU ÇÖZÜLEMİYOR

Galatasaray, maçın ilk yarısında gol atmak için hiçbir şey yapmadı. Ne zamanki Karagümrük 1-0 öne geçti, Fatih Terim ve futbolcuların harekete geçtiğini gördük. Halbuki sadece A planıyla oynayan Karagümrük iyi bir gününde değildi ve maç içersinde yaşanılan sakatlıklarla sorun yaşadı. Halil genç ve gelecek vadeden yetenekli bir santrfor.
Ancak çok önemli bir sorunu var; gol atmıyor. Sarı kırmızılılarda santrfordaki futbolcu sürekli olarak değişiyor ancak gol sorunu bir türlü çözülmüyor

MEHMET ARSLAN: TEKNiK ADAM BAHANESi

Mourinho: “Yorgun mu? Günde 15 saat çalışıp ayda birkaç yüz Euro kazanıp evine dönen baba yorgun olur. Biz değil!” Bu sözleri hatırlıyorsunuz değil mi? Bu bir teknik adam BAHANESi. Liverpool yorgun değil mi, Real Madrid yorgun değil mi? O zaman 30 yıl geriye dönelim ve Avrupa kupası maçlarının olduğu hafta lig maçlarını erteleme gibi bir garabete yine imza atalım. 24 oyuncunuz var kadroda. Eğer 24 oyuncudan lig maçına çıkacak bir 11 çıkaramıyorsanız, yorgunluğu değil, teknik adamlığınızı sorgulayın. Terim’in hocalığını sorgulamak haddim değil. Ama eğer bunu bahane olarak öne sürecekseniz, kusura bakmayın bu sorunun yanıtı da bu olur.

6- Milli takım grupta kaderini tayin edecek son 2 maçına hazırlanıyor. Altay’ın sakatlığında Ersin kadroda. Kuntz, Ferdi’nin mart ayına kadar süre istediğini açıkladı. Kadroyu nasıl buldunuz?

GÜNTEKiN ONAY TEK SEÇiCi KENDiSi 

Kadroda İrfan Can Kahveci’nin olmamasını yadırgadım. Kuntz, “Pereira ile konuştum ve almadım” açıklamasını yaptı. Konya ve Antwerp maçlarını acaba Stefan Kuntz izlemedi mi? Teknik adamlarla fikir alış verişinde bulunması elbette olumlu bir durum ancak seçici olan kendisi.

MEHMET ARSLAN: SAYGI DUYMALIYIZ 

Yarın bir referandum yapsanız bu ülkede 80 milyon farklı 11 çıkar. Onun için teknik adamların seçimlerine saygı duymayı öğrendim ben. Onların oyun planları, oyuncu seçimleri mutlaka bir plana dayanıyordur. Hangi oyuncuların seçildiğinden daha çok, nasıl bir oyun planımız olacak, daha doğrusu bir oyun planımız ve karakterimiz olacak mı bu daha önemli benim için. Herkes için de böyle olmalı. Haa fikrimi sorarsanız, İrfan Can Kahveci bu kadroda olmalı. Orası ayrı. Gruptan çıkma şansımız konusunda ben de iyimserim. Bu tür finalleri yaşamış ve kazanmış olsn bir takımız. İnşallah bu kez de aynı şekilde finali kazanırız.

UĞUR MELEKE: BELÇİKA LİGİ’Nİ KASIP KAVURAN DENİZ NİYE KONUŞULMUYOR?

Milli takım kadrosunda herhangi bir değişim göremedim ben. Altay sakatlandığı için Ersin’in girişi doğal. Zaten Ersin her halukarda A milli takımı hak ediyordu. Grubun zayıf sayılabilecek iki takımı Cebelitarık ve Karadağ ile oynayacağız. İşin genel averaja kalma ihtimali var, her gol kıymetli ama santrforlarımız yine aynı! Sadece bu iki maça özgü olarak Kenan yerine Muhammet ya da Adem düşünülmemiş. Ya da Belçika Ligi’ni kasıp kavuran Deniz Undav’dan hiç bahsedilmiyor. Herhalde onu da burada 1-2 yıl yazdıktan sonra göreceğiz milli takımda.