Uzayda esrarengiz fren kuvveti var

Güncelleme Tarihi:

Uzayda esrarengiz fren kuvveti var
Oluşturulma Tarihi: Ocak 13, 2003 12:12

Gezegenlerin, yıldız ve galaksilerin oluşumlarını sağlayan gizli kuvvet, Alman astrofizikçilerin araştırmaları sayesinde ilk kez kanıtlanabilecek.

Bu esrarengiz kuvvet ne görülebiliyor ne de ölçülebiliyor. Ama o olmadan dünyadaki yaşam düşünülemez bile. Dahası, onsuz gezegenler, yıldızlar ve galaksiler de gelişemezdi. Kısaca MRI olarak adlandırılan gizli kuvvet, ‘Magneto-Rotational Instability’ (Manyetik Rotasyon Freni) olarak açıklanmakta.

Astrofizikçilerin düşüncesine göre dönmekte olan maddelerin topaklanarak güneşe ya da kara deliklere dönüştükleri her yerde kuvvetin etkili olması gerekiyor. Bu manyeto- hidrodinamik etki, dönmekte olan bulutları frenleyerek, topaklanmalarına yetecek kuvvete sahip.

Ne var ki MRI, bugüne değin sadece süper bilgisayarlarda tasarlanabilirken, varlığını kanıtlayacak verilere henüz ulaşılamadı. İşte astrofizikçi Günther Rüdiger, normalde ne dünyada ne de güneş sisteminde izlenebilen kuvveti yapay olarak üreterek kanıtlamaya çalışacak.

Yıldızların, hızla dönen madde bulutlarından oluştuğu aslında uzun süredir biliniyordu. Ancak bunların ne şekilde topaklandıkları hala belirsiz, diyor Potsdam Astrofizik Enstitüsü araştırmacısı. Gaz bulutlarının, kinetik momentinin korunagelmesi sayesinde diske dönüştükleri kesin. Ve madde bu şekilde sonsuza dek merkezde dönebilir. Çünkü uzayda bu rotasyonu engelleyecek bir şey yok gibi görünüyor. Bildik sürtünme kuvvetleri yani bulut yoğunluğu dönüşü yavaşlatmaya yetmemekte. Ama buna rağmen yıldızlar oluşabiliyorsa, kozmik dönüşü frenleyecek bir kuvvetin bulunması gerekiyor diyor araştırmacı.

Araştırmacılar, dönmekte olan diski durdurabilecek kuvveti, karmaşık simülasyonlarla buldular. Söz konusu kuvvet zayıf, ama maddenin içe çökmesini sağlayabilecek, muazzam akımlar üretecek geniş bir manyetik alan olmalı . Oysa bugüne değin manyetik alanların, fırtınaları dindirerek akımları stabilize ettikleri kabul ediliyordu. Fakat tasarımlardan elde edilen sonuçlar, manyeto- hidrodinamik etkinin ancak zayıf alanlarla yaratılabildiğini gösterdi. Bu alanların nerede bulundukları henüz bilinmiyor tabii. Sonuçta uzayın her yerinde rotasyon söz konusu. Araytırmacılar diyor ki: ‘Eğer mesela M16 bulutsusunun hızla dönmekte olan gaz bulutlarını teleskopta bir kez izlerseniz, bu tür fenomenleri çözmenin ne kadar büyüleyici olduğunu anlarsınız’.


Titan üzerinde fırtınalar esiyor


Bilim adamları, ilk kez Satürn uydusu Titan üzerindeki hareketli bulutları izlediler: Kısa süreli formasyonlar sudan değil metandan oluşuyor. Satürn’ün en büyük uydusu Titan’daki sıcaklık -200 santigrat dereceye kadar düşerken, metandan dolu taneleri yağıyor. Ancak 1,3 milyar kilometre uzaklıktaki gök cismi bu koşullara rağmen dünyamızla benzer bazı özellikler taşımakta.

Titan, tıpkı dünya gibi azottan oluşan bir atmosfere sahip tek uydu. Evet Titan atmosferinde gerçi oksijen yok, ama astronomlar bunun yerine sürekli yer değiştiren bulutlarla karşılaştılar. İki araştırma ekibi, Titan’ın güney kutbunda aydınlık ve değişken formasyonları saptadı. Detaylı görüntüler dünya atmosferindeki hava akımlarını dengeleyen uyumlu optik tekniği sayesinde alınabildi. Berkeley Üniversitesi’nden Henry Roe, bulutlardaki yoğunluğun kısa süre içinde nasıl değiştiğini izleyebildiklerini ve bulutların sürekli değiştiğini söyledi. Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü’nden (Caltech) Antonin Bouchez’e göre Titan üzerindeki bulutlar dünyadaki güneş fırtınalarına benzemekte ve Nature dergisinde yayımlanan yazı da bu bulutların önemli ölçüde metandan oluştuğunu söylüyor.

Ve Titan üzerindeki bulut sistemi, dünyadaki su dolaşımıyla ilgili en iyi benzerliği yansıtmakta. Tabii bununla birlikte önemli farklılıklar da söz konusu. Bugün izlenen fırtınaların 15 dünya yılı sonra kuzey kutba ilerleyeceği ve tekrar geri dönecekleri hesaplandı. Titan zaman ölçütüne göreyse bu süre altı ay kadar sürecek. Ancak uydu üzerindeki oluşumların kesin olarak açıklanabilmesi için gözlem uyduları Titan atmosferine gönderilecek. Amerikalıların ‘Cassini’ ve Avrupa sondası ‘Huygens’’in 2005 yılında Titan atmosferine ulaşmaları bekleniyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!