Uyku tulumunda bir gece

Güncelleme Tarihi:

Uyku tulumunda bir gece
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 17, 2002 02:16

Bizi zehirleyen Ahmet Utlu'dur.

Kafamıza kamp ve outdoor fikrini sokan odur.

Bir de Ali Tanju.

Onlar suçludur.

Tek ayak üzerinde dursunlar...

*

Aylar önce, ‘‘doğa adamı’’ Ahmet Utlu'nun peşine takıldık, kamp kuracağız diye kilometrelerce yol yapıp, Bolu Dağları'na vardık. Zehirin ilk gıdımını o zaman aldık. Ama biz kentli ‘‘salaklar’’dık. Tırnak içinde yazıyorum lütfen kimse kızmasın! Kamptan ve outdoordan ne anlardık? Biz uyku tulumunda açık havada yatmayı nereden bilirdik? İçine böcek girerse, ne yapar, ne ederdik? Çadır mı? Kesin, ipine takılır, yuvarlanıp düşerdik. Bu outdoor denilen şey boru değildi arkadaşlar, doğayla harbi bir temas gerekirdi, dağ bayır dere tepe düz yürümek icap ederdi, Bebek sahilinde kırıtmaya benzemezdi. Hem bir kampa giderken ne giyilirdi, orada ne yenir ne içilirdi? Aç ve susuz kalır mıydık, donar mıydık, dişlerimizi nasıl fırçalardık, yoksa sabahları duş alamayacak mıydık? En önemlisi karanlıkta tuvaletin yolunu nasıl bulacaktık? Ya açık havada ihtiyaç gidermek gerekirse... Anneeeee!

Kafamızda binbir türlü kentli endişe, vurduk kendimizi o güzelim yeşile. Meğer dağlar kızı Reyhan'mışız da, haberimiz yokmuş! Hemen alıştık. Haftasonunu İstanbul'da geçirme düşüncesini acilen Reina ve Laila'cılara sattık. Biz artık kendi çapımızda birer kampçıydık. Oramızdan buramızdan el fenerleri, çakılar sarkıyordu. Bir de o güzelim ormanların içinde motorcross yapan (hani dağda bayırda dolaşmak suretiyle yapılan motor spronunun adı) Hakko ailesini görmedik mi? Gördük. Açık açık onları kıskandık. Bir tarafa yazdık. Bu outdoor işi iyi numaraydı. Hem doğayla kucaklaşıp sakinleşiyordun, hem de spor yapıp acayip eğleniyordun...

*

İyi de her hafta Bolu Dağları'na gitmek zor. Diye kara kara düşünürken. Yok mudur, şöyle şehre yakın bir yerlerde bizim gibi kentli kampçı özentilerini ağırlayacak (sözüm Ahmet ve Ali'den dışarı!) ve outdoor sporlarını öğretecek bir yer?

Derkene....

Aranıp dururkene...

O da ne?

Aaaa.

Wattabe!

Eski zaman kaşifleri, kanoları zamanla yıpranıp delindiğinde ne yaparlarmış biliyor musunuz?

O boşluğu ‘‘wattabe’’ ile doldururup, yollarına devam ederlermiş.

Kilden, çalı çırpıdan, samandan, tozdan, topraktan oluşan bu uyduruk macun, mecazi anlamda da ‘‘boşluğu dolduran’’ demek oluyor.

İşte Wattabe Spor Kulübü'nün de amacı böyle bir şey:

Boşluğu doldurmak.

Bütün hafta boyunca koşuşturan şehirlilere kamp ve outdoor sporları yaparak rahatlama imkanı sunmak. Şu anda İstanbul'un en havalı en moda faaliyetlerinden biri de bu, bilesiniz...

*

165 dönüm bir arazi.

Büyükçekmece gölüne sıfır.

Şahane yani. Hele dolunaysa zannedersin ki, Kalkan'dasın. Peki ne yapıyorsun burada? Valla biz kamp yaptık. Bir de tabii Hakko'ları kıskandık ya, motorcross öğrenmeye kalkıştık. Ama siz offroad yapabilirsiniz, bisiklete binebilirsiniz, katamaran, yelken, sörf ve benzeri su sporlarına sardırabilirsiniz. Ya da kuzu çevirebilirsiniz! Bakınız üstteki resim. İtiraf etmeliyim ki, (et yemesem de, kokusu yeter!) benim en sevdiğim spor buydu. Bir de uyku tulumunda uyumak.

Kısacası Wattabe pek çok doğa sporunu gerçekleştirebileceğiniz bir tür cennet. Aynı zamanda meditasyon yeri. Üstelik şehrin iki adım ötesinde. İsteyen istediği şekilde kendini eğlendirebiliyor. Ritm kursuna yazıl mesela. Ne bileyim ekoloji bilgini arttır, orienteering yap. Çimlerde uzan hayal kur. Açık gym'de spor yap. Ya da şahane bir pizza ye.

Yok yok Wattabe'de.

*

Wattabe, Alkent 2000
'in gelişim alanı içinde. Zag Spor Tesisleri'ne ait. Oranın Allah'ı da Gürol Göker. Wattabe'nin konseptinden inşaatına, eleman seçiminden sistemin hayata geçirilmesine kadar herşeyiyle A'dan Z'ye o uğraşmış. Aslında oranın nimetlerinden faydalanmak için üye olmanız gerekiyor, fakat siz internette www.wattabe.com'a bir göz atın, üye olmadan önce nelerden yararlanabileceğinizden haberdar olun.

Böyle yani.

İyiydi yani.

Bir daha ne zaman uyku tulumunda uyuyacağız?

Orada bir Wattabe var yakında...

Wattabe bünyesinde kimleri mi barındırıyor? Sinan Sümer, su sporu yelken master'ı. 3 kez Türkiye Şampiyonu oldu. Halen Türk yelken milli takımı sporcusu. Esra Kafkas, su sporları kürek master'i. Galatasaray kürek takımı sporcusu ve Türkiye şampiyonu. Dide Hersekli, bisiklet master'i. Alper Tema, ritm master'i. Eğitimini Amerika'da tamamladı. Perküsyon çalışmalarına ağırlık verdi. Kendisi meşhuuur Muzaffer Tema'nın oğlu. Dünya şekeri bir adam. Ritm dersi almak da çok eğlenceli. Kulağınız var değil mi? A.Kemal Tosun, piyona master'i. İÜDK Kompozisyon ve Padova Cesare Pollini İtaly mezunu. Seslendirilmiş çeşitli besteleri ve başarı ödülleri var. Bize açık havada bir müzik ziyafeti çekti. Kuzu çevirmeden sonra en büyük eğlencemizdi. Ne var ki, gecenin ilerleyen saatlerinde onun müziğini bastırıp şarkılar söylemeye başladık...

BAŞARILI OLACAĞI KONUSUNDA İDDİALI

Ve tabii Gürol Göker...

20 yıla yakın iş hayatında uzman olduğu pazarlama ile ilgili hayal kurmaktan ve bu hayallerini gerçekleştirememekten yorulmayan tuhaf bir adam. Sahip olduğu pazarlama şirketini çokuluslu bir dünya devine sattıktan sonra kafayı Wattabe'yle bozmuş. Wattabe'nin herşeyi o aslında.

Günün birinde çok başarılı olacağı konusunda da iddialı...


AÇIK HAVADA FITNESS

Şimdi böyle bir cennette kapalı yerde fitness yapılmaz. Arkadaşlar açık bir gym organize etmişler. Koşu bandı (doğal ortamda koşulabileceği için) ve bisiklet (25 bisiklet ve 6 km'lik bir parkur olduğu için) yok! Diğer tüm aletler mevcut. Amaç da Wattabe bünyesinde bulunan 12 spor dalından yararlananların gerekli kondisyon çalışmalarını yapabilmelerine olanak sağlamak... Ama ben tabii spor olarak kuzu çevirmeyi (bakınız büyük fotoğraf) tercih ettim!


AHMET UTLU VE KIZI BANDO

Bizi zehirleyen Ahmet Utlu'dur. Kafamıza kamp ve outdoor fikrini sokan odur. Fotoğrafta Ahmet Utlu ve Bando görülüyor. Bando kendini genç bir kız zannediyor. Ve babasına ölüyor. Ahmet'in bir ıslığıyla Bando anında onun yanında. Wattabe, doğa adamı Ahmet Utlu ve kızı Bando tarafından denetlendi ve beğenildi...

Wattabe'de off road, motocross gibi pek çok outdoor sporunu yapmak mümkün. Bunların eğitimini de alabilirsiniz. Ama uyku tulumunda uyumak ya da ağaçların altına uzanmak daha zahmetsiz sporlar!

Wattabe aynı zamanda meditasyon yeri. Üstelik şehrin iki adım ötesinde. İsteyen istediği şekilde kendini eğlendirebiliyor. Bakınız bisiklete binenler...
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!