Üründül'e Farklı Bir Bakış

Güncelleme Tarihi:

Üründüle Farklı Bir Bakış
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 14, 2010 14:16

Balık düşünmez. Çünkü balık herşeyi bilir. – Arizona Dream

Haberin Devamı

Yazının başlığı Üründül’e farklı bir bakış. En azından öyle olmasını umuyorum. Kendimizden başka herkesi ve herşeyi acımasızca eleştirmekte üstümüze yok. Her konuda bilgiçlik taslamasak belki birşeyler öğrenme şansımız olacak ama çok biliyoruz, çok biliyoruz, çok biliyoruz.

Çok okuyoruz. Hızlı okuyoruz. Yazının bir cümlesini okuyup yazı hakkında yorum yapabiliyoruz mesela. Aynı yazıda birden fazla fikir olabileceğine ihtimal vermiyoruz. Ya da okumadan etiketlediğimiz insanlara göre fikir üretiyoruz. Şu söylerse doğrudur, bu söylerse ard niyetlidir. Bu yorumcu söylerse ciddiye alınır, diğeri aynı şeyi söylese dalga geçilir. Hayatımızda karışık hiçbir şey kalmadı bu yüzden, herşeyi biliyoruz çünkü. Düşünmeye ihtiyacımız kalmadı Arizona Dream’deki balık gibi.

Haberin Devamı

TRT’nin Dünya Kupası yayınları kimseyi tatmin etmedi. Maç anlatan spikerlerin ve yorumcu Ömer Üründül’ün bazen inanılmaz hataları, bazen komikliğe varan diyalogları vuvuzela eşliğinde büyük işkencelere dönüştü. Oyuncu telaffuzlarından, takımlar hakkındaki hatalı bilgilere o kadar çok pot, gaf, saçmalık oldu ki bir ay boyunca, başlı başına bir yazı konusu olur.

BBC’de Dünya Kupası maçlarını yorumlayan eski golcü Alan Shearer İngiltere’nin grubundaki Cezayir – Slovenya maçı öncesi aynen şöyle dedi: ‘Bu iki takım hakkındaki bilgimiz çok kısıtlı’.

Efendim? Koskoca BBC yorumcusu, futbolun içinde sandığımız Shearer Dünya Kupası’nda İngiltere ile aynı grupta olan takımlar hakkında ne maç izlemiş, ne bir rapor okumuş, ne de merak edip bu takımlar hakkında bilgi edinmiş, öyle mi? Yok canım!

İngiltere basınındaki yorumlardan birisinde şöyle diyor: ‘TV’deki maç analizleri o kadar ümitsiz bir noktaya ulaştı ki, eski futbolcuların herkesin bildiği yıllanmış klişeleri tekrar etmesini ve dik kafalı yorumlarını dinlemeyi artık yadırgamıyoruz bile.’ Shearer İspanya’nın kaybettiği İsviçre maçı sonrası gülerek ‘İspanya’nın şampiyonluğu da buraya kadar’ demişti.

Diğer ülkelerdeki TV yorumcularının karşı karşıya kaldığı eleştiriler ne yönde bilmiyorum, ama araştırılsa eminim çok benzerliklerle karşılacağız. Bir Köyt ile karşılaşır mıyız bilmiyorum. Veya Hollanda – Uruguay maçının 3-1 den sonra bittiğini anonslayan Üründül’ün maç 3-2’ye geldiğinde gülmesi karşısında ‘Güldünüz Sn Üründül?’ ve ‘Yok canım niye güliim, futbolda herşey var’ diyaloğu gibisi var mıdır? Veya veya ‘Futbol enteresan’ ve ‘Futbol çok şey’ arasında gidip gelen bir maç içi değişiklikleri açıklama yöntemi mevcut mudur? Bunlar da bizim eğlencemizdi, yayın akışında olur öyle, ‘yayıncılık çok enteresan’ çünkü.

Haberin Devamı

Ama benim demek istediğim bunlar değil. Futbolda takımlar birbirine gittikçe yaklaşıyor, stil olarak olmasa bile artık gördük ki skor olarak her takımın kullanabileceği silahları, rakibini kontrol etmek için planları var. Dünya Kupası’nın tek yenilgisiz takımı Yeni Zelanda, bunu unutmamak gerek. Takımlar daha çok inanıyor, daha çok rakiplerini tanıyor, daha çok çalışıyor. Reklam sloganında Erman Hoca diyor: ‘Oynamadan kazanamazsın.’ Kazanamıyorsun.

Futbolun tüm öğeleri de eşit derecede gelişiyor bu arada. Binlerce blogda binlerce futbolsever her dilden, futbol dünyasının her köşesinden fikirlerini milyonlarca insana yayıyor. Kitlelerin futbol bilgisi artık basma kalıp klişelerle sınırlı değil. Takımların oyun stillerinden, oyuncu yapılarına, daha önce aldığı sonuçlardan maç içindeki canlı istatistiklerine kadar birçok bilgi ve görüntü herkesin parmaklarının ucunda. Yorumcuların da spikerlerin de işleri gitgide zorlaşıyor, daha iyisini yapabilmek uğruna çok ama çok çalışmaları gerekiyor.

Haberin Devamı

O yüzdendir ki Ömer Üründül başta tüm yorumcuları ve maç anlatma becerilerinin değil ama güncel bilgilerinin eksikliği günışığına iyiden çıkmış TRT spikerlerini eleştirirken biraz geride durup olaya bu açıdan bakmak da gerekli.

Ömer Üründül’ün Salı günkü yazısının altında şu ibare var: Senelerdir aleyhimde yapılan eleştirilere okuyucularıma olan saygımdan dolayı bu güne kadar hiç cevap vermedim. Ama bu defa hakarete varan yazılarla o kadar çirkinleştiler ki, artık kantarın topuzu kaçtı. Onlara hak ettikleri cevabı 2-3 gün içerisinde vereceğim.

Cevabı vermeden önce TRT’den yorum yaptığı maçların bantlarını bir kez daha izlemesini şiddetle tavsiye ediyorum. Hakaretleri bir yana bırakıyorum, hiçbiri savunulmaz ancak Ömer Üründül’ün de ‘bloklar arası’ bilgilerini tazelemesinde büyük fayda olduğu tartışılmaz.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!