Ünlü haltercilere öğrenci ilgisi
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Aralık 11, 2010 13:46
Büyükler Ferdi ve Mastırlar Türkiye Halter Şampiyonası'nı izlemek üzere Antalya'nın Alanya ilçesine gelen Halter Federasyonu Başkanı Hasan Akkuş, Halil Mutlu ve Naim Süleymanoğlu, özel bir okulun daveti üzerine öğrencilerle söyleşiye katıldı.
Bahçeşehir Alanya Koleji'ndeki söyleşi öncesi, halter sporunda başarılara imza atan “Cep Herkülü” lakaplı Naim Süleymanoğlu ile “Küçük Dev Adam” lakaplı Halil Mutlu ve Halter Federasyonu Başkanı Hasan Akkuş'un sinevizyon gösterimi eşliğinde öz geçmişleri anlatıldı.
Daha sonra öğrencilerin sorularını yanıtlayan federasyon başkanı Akkuş, Mutlu ve Süleymanoğlu, öğrencilere derslerine önem vermeleri tavsiyesinde bulundu ve her alanda başarılı olmak için önce derslerde başarı gösterilmesi gerektiğini söyledi.
Halil Mutlu, spora başladığında ilk olarak kendisine Naim Süleymanoğlu'nu örnek aldığını söyledi. Naim Süleymanoğlu ile Bulgaristan'da doğdukları için ortak yanlarının bulunduğunu anlatan Halil Mutlu, bir öğrencinin, derece elde ettikten sonra İstiklal Marşı okunurken neler hissettiğini sorması üzerine, şunları anlattı:
“Türkiye sınırındaki Bulgaristan'da bir Türk olarak doğmamıza rağmen, eğitim ve yetiştiriliş tarzımızdan dolayı Türkiye bize ABD kadar uzaktı. Türkiye'ye gelmek ve burada spor yapmak en büyük hedefimizdi. Bu özlemle ülkemize gelerek, uluslararası müsabakalarda Türkiye'yi temsil etmek ve o bayrak eşliğinde İstiklal Marşı'nı kürsüde söylemek gurur vericiydi. Ama İstiklal Marşı'nın kıymetini insan kaybedince anlıyor. Bazı yarışmalarda ülkemin bayrağını ikinci veya üçüncü sırada görünce daha çok üzülüyordum.”
Naim Süleymanoğlu ise 10 yaşında haltere başladığını ve halterden önce her çocuk gibi kendisinin yüzme, futbol, güreş sporlarıyla ilgilendiğini söyledi. Süleymanoğlu, bir öğrencinin, “Elde ettiğiniz başarılarda unutamadığınız bir olay var mı” sorusu üzerine şöyle konuştu:
“Seul'deki olimpiyat oyunlarında ikinci seferde 188 kilo kaldırarak olimpiyat şampiyonu olmuştum. Dünya olimpiyat rekoru da kırmıştım. Her sporcunun bir hayali vardır. Ben de ikinci seferde 188 kiloyu kaldırdıktan sonra 190 kiloyu kaldırmayı hedefliyordum. O dönemin federasyon başkanımız, sakatlanacağım endişesiyle üçüncü kaldırışa çıkmamamı istemedi. Ama onu ve antrenörlerimi ikna ettim daha sonra da 190 kiloyu kaldırdım.”
Halter Federasonu Başkanı Akkuş ise öğrencilere halter sporu nedeniyle boyun kısa kaldığı yönündeki söylemlerin doğru olmadığını anlattı. Başarılı sporcuların eğitim hayatında da başaralı bir öğrenci olduğunu söyleyen Akkuş, öğrencilere olimpiyat oyunlarındaki hedefleri anlattı.
2010 yılının halter sporu açısından başarılı bir yıl olarak geçtiğini belirten Akkuş, şunları söyledi:
“Önümüzde olimpiyatlar var, hazırlıklarına başladık. Bayanlarda 4, erkeklerde ise 6 sporcu ile katılmak istiyoruz. Halter Federasyonun'da görevli olan ve uluslararası komitelerde de bulunan 8-9 üyemiz var. Federasyon olarak da uluslararası alanlarda etkinliğimiz yüksek seviyede. Ülkemizdeki bazı sporlar, diğer bütün sporların üzerini örtüyor. Bu sadece halter için değil güreş, atletizm için de geçerli. Gerçekten futbol hariç hiç bir şey bu ülkede hak ettiği yeri bulmuyor.”
Daha sonra öğrencilerin sorularını yanıtlayan federasyon başkanı Akkuş, Mutlu ve Süleymanoğlu, öğrencilere derslerine önem vermeleri tavsiyesinde bulundu ve her alanda başarılı olmak için önce derslerde başarı gösterilmesi gerektiğini söyledi.
Halil Mutlu, spora başladığında ilk olarak kendisine Naim Süleymanoğlu'nu örnek aldığını söyledi. Naim Süleymanoğlu ile Bulgaristan'da doğdukları için ortak yanlarının bulunduğunu anlatan Halil Mutlu, bir öğrencinin, derece elde ettikten sonra İstiklal Marşı okunurken neler hissettiğini sorması üzerine, şunları anlattı:
“Türkiye sınırındaki Bulgaristan'da bir Türk olarak doğmamıza rağmen, eğitim ve yetiştiriliş tarzımızdan dolayı Türkiye bize ABD kadar uzaktı. Türkiye'ye gelmek ve burada spor yapmak en büyük hedefimizdi. Bu özlemle ülkemize gelerek, uluslararası müsabakalarda Türkiye'yi temsil etmek ve o bayrak eşliğinde İstiklal Marşı'nı kürsüde söylemek gurur vericiydi. Ama İstiklal Marşı'nın kıymetini insan kaybedince anlıyor. Bazı yarışmalarda ülkemin bayrağını ikinci veya üçüncü sırada görünce daha çok üzülüyordum.”
Naim Süleymanoğlu ise 10 yaşında haltere başladığını ve halterden önce her çocuk gibi kendisinin yüzme, futbol, güreş sporlarıyla ilgilendiğini söyledi. Süleymanoğlu, bir öğrencinin, “Elde ettiğiniz başarılarda unutamadığınız bir olay var mı” sorusu üzerine şöyle konuştu:
“Seul'deki olimpiyat oyunlarında ikinci seferde 188 kilo kaldırarak olimpiyat şampiyonu olmuştum. Dünya olimpiyat rekoru da kırmıştım. Her sporcunun bir hayali vardır. Ben de ikinci seferde 188 kiloyu kaldırdıktan sonra 190 kiloyu kaldırmayı hedefliyordum. O dönemin federasyon başkanımız, sakatlanacağım endişesiyle üçüncü kaldırışa çıkmamamı istemedi. Ama onu ve antrenörlerimi ikna ettim daha sonra da 190 kiloyu kaldırdım.”
Halter Federasonu Başkanı Akkuş ise öğrencilere halter sporu nedeniyle boyun kısa kaldığı yönündeki söylemlerin doğru olmadığını anlattı. Başarılı sporcuların eğitim hayatında da başaralı bir öğrenci olduğunu söyleyen Akkuş, öğrencilere olimpiyat oyunlarındaki hedefleri anlattı.
2010 yılının halter sporu açısından başarılı bir yıl olarak geçtiğini belirten Akkuş, şunları söyledi:
“Önümüzde olimpiyatlar var, hazırlıklarına başladık. Bayanlarda 4, erkeklerde ise 6 sporcu ile katılmak istiyoruz. Halter Federasyonun'da görevli olan ve uluslararası komitelerde de bulunan 8-9 üyemiz var. Federasyon olarak da uluslararası alanlarda etkinliğimiz yüksek seviyede. Ülkemizdeki bazı sporlar, diğer bütün sporların üzerini örtüyor. Bu sadece halter için değil güreş, atletizm için de geçerli. Gerçekten futbol hariç hiç bir şey bu ülkede hak ettiği yeri bulmuyor.”