Güncelleme Tarihi:
İngiltere'nin başkenti Londra'daki Stamford Bridge Stadı'nda düzenlenen Futboldaki Liderler Konferansı'na katılan Aysal, UEFA Şampiyonlar Ligi'ndeki rakiplerinden Juventus Kulübü Başkanı Andrea Agnelli ile "Sağlıklı Rekabet: Avrupa Kulüp Başkanları Tartışması" başlıklı oturumda yer aldı ve Liverpool'un eski idari direktörü Christian Purslow'un sorularını cevapladı.
Teknik direktör Fatih Terim'le yolların ayrılması konusuna değinen Aysal, "İki yılın ardından teknik direktörümüzü değiştirdik. Oldukça başarılı biriydi. Onun yaptıklarıyla her zaman gurur duyduk. Türkiye için olağan bir durum. Bu tür değişimler daha önce de Galatasaray tarihinde yaşandı. Bu bir ilk değil. Başarılı bir teknik adam ve Türk Milli Takımı'nda da önemli işler yaptı. Türkiye Futbol Federasyonu onu milli takımın başına getirmek istedi. Ve biz de sonrasında buna izin verdik" diye konuştu.
Takımın başına getirilen Roberto Mancini'yle ilgili olarak ise "Biz daha önce de yüksek kalibreli teknik adamlarla çalıştık. Türkiye'deki birçok kulüp, isim yapmış teknik direktörler getirdi. Ben Sayın Mancini'nin Galatasaray için olumlu işler yapacağına inanıyorum" diyen Aysal, "Müthiş tecrübeli bir teknik direktör. Avrupa ligleri ve Şampiyonlar Ligi tecrübesi var. İtalya ve İngiltere'de önemli takımlar çalıştırdı. Galatasaray'a da yeni bir bakış açısı getireceğine inanıyorum" ifadesini kullandı.
Ligde ve UEFA Şampiyonlar Ligi'nde alınan sonuçların eleştirildiğini söyleyen başkan Aysal, kendisinin böyle düşünmediğini vurgulayarak, "Türkiye'de durumlar çok değişik. İki üç maç beklenmedik sonuçlar alınınca, yetenekleriniz ve yaptıklarınız sorgulanmaya başlıyor. Sahada olmasanız da geri planda olsanız da siz en baştaki isimsiniz ve herkes sizden cevap bekliyor. Aldığımız sonuçlardan memnunum. Uzun bir yarış bu, önümüzde çok maç var. Bence kötü başlamadık" değerlendirmesinde bulundu.
"UEFA Şampiyonlar Ligi gelir dağılımından tatmin değiliz"
Ünal Aysal, UEFA Şampiyonlar Ligi'ne katılan ekipler arasında adil olmayan bir gelir dağılımı olduğunu ve bu durumdan duydukları rahatsızlığı dile getirdi. Son 10 yılda UEFA Şampiyonlar Ligi gelirlerinde yüzde 12'lik bir artış olduğunu kaydeden Aysal, şunları söyledi:
"Ama bu gelirin toplamının ve yansımasının her takıma aynı şekilde olmadığı da bir gerçek. Galatasaray olarak bu durumdan ötürü tatmin değiliz. Örnek vermek gerekirse geçen sezon Juventus, çeyrek final oynadığı Şampiyonlar Ligi'nin gelirlerinden 44,8 milyon avro pay alırken, Galatasaray sadece 5,3 milyon avro gelir elde edebildi. Demek ki bu noktada bir yanlış var."
"En fazla taraftar bizim"
Konuşmasında, Türkiye'deki kulüplerin taraftar sayılarına değinen Aysal, en fazla taraftara Galatasaray'ın sahip olduğunu savundu. "Galatasaray'ın taraftar sayısı, diğer büyük rakiplerimizden daha fazla. Bizim 25 milyon taraftarımız varken, Fenerbahçe'nin taraftar sayısı 23-24 milyon civarında" diyen Aysal, bu rakamın Beşiktaş'ta 6 milyon, diğer takımlarda ise bir milyon ya da yarım milyona düştüğünü savunarak, İspanya'da da en yüksek taraftar grubuna sahip, Real Madrid ve Barcelona'yı örnek verdi.
Roberto Mancini tercihi
Ünal Aysal, konferans sonrası basın mensuplarına yaptığı açıklamada, teknik direktör Fatih Terim'in görevine son verilmesinin ardından takımın başına getirilen İtalyan teknik adam Roberto Mancini'yi, başarılı olduğu için tercih ettiklerini belirtti.
Sarı kırmızılı takımın bir değişikliğe ihtiyaç duyması nedeniyle böyle bir karar verdiklerinin altını çizen Aysal, "Galatasaray'ın bugünlerde değişikliğe ihtiyacı vardı. Son iki sezonda ligde başarılı bir dönem geçirdik. UEFA Şampiyonlar Ligi'nde ise çeyrek final oynadık. Bence Roberto Mancini, Türk futboluna ve Galatasaray'a yeni bir renk katacaktır" değerlendirmesini yaptı.
Aysal, UEFA Şampiyonlar Ligi'de gruptan çıkma şanslarıyla ilgili yöneltilen bir soruya ise "Zor bir grup. Read Madrid, Juventus ve Kopenhag'la oynuyoruz. Üçü de çok iyi takımlar. Karşımızda zorlanacağımız bir iş var ancak şansımız olduğunu düşünüyorum" cevabını verdi.
"Futbolu kulüpler yönetmeli"
Ünal Aysal, futbolda kulüplerin daha fazla söz hakkı olması ve futbolun geleceğine federasyonların değil kulüplerin yön vermesi isteklerini vurguladı. Türkiye'de de dikkati bu konuya çekmeye çabaladıklarını anlatan başkan Aysal, "Çünkü futbol, Türkiye Futbol Federasonu tarafından yürütülüyor. Bizim istediğimiz, futbolun kaderinin ve geleceğinin kulüplerin ellerinde olması. Bence federasyonlar, futbolun geleceği için yatırımlar yapabilir. Mesela akademik ve eğitim alanlarına eğilebilir ama futbol takımlarının yönetimlerine değil" görüşünü aktardı.
"Avrupa Süper Ligi kurulmalı"
Ünal Aysal, futbolun gelişmesiyle ilgili olarak konferansta iki konunun ön plana çıktığını bunların: liglerin Kulüpler Birliği tarafından idare edilmesi ve Avrupa Süper Ligi'nin kurulması olduğunu vurguladı. Avrupa Süper Ligi fikrinin Juventus Kulübü Başkanı Andrea Agnelli ve kendisinden büyük destek gördüğünü anlatan Aysal, Türk takımlarının da bu lig içinde yerlerini alması isteğini ifade etti.
Bu konunun önümüzdeki günlerde çok konuşulacağına inandığını söyleyen Aysal, "Avrupa Süper Ligi'nin oluşturulması teklifi sadece Avrupa futbolunun geleceği için değildir. Bence bu plan oluşturulmalı. 10 yıl sonra değil, en kısa zamanda yapılmalı. Çünkü futbol hem çok büyük hem de büyümeye devam eden bir sektör. Genel olarak, Avrupa Süper Ligi, futbola yeni bir enerji getirecektir" diye konuştu. Avrupa Süper Ligi'ni, küme düşme olmayan ancak yer değiştirme olan, 20 takımlı bir organizasyon olarak tanımlayan Aysal, "UEFA tarafından ya da kulüpler tarafından kontrol edilebilir. Eğer UEFA bunun zorluğunu kendileri üstlenmek isterse UEFA yapabilir. İnisiyatif alan herkes, kontrol edebilir. Bence UEFA'nın bu inisiyatifi alması en iyisi olacaktır" görüşlerini paylaştı.
Bir gazetecinin, "O zaman Avrupa kulüplerine, 'UEFA'dan ve Şampiyonlar Ligi'nden ayrılın mı diyeceksiniz?' sorusuna ise "Evet, belki de bu başlangıç noktasında olabilir. Belki de bu durum 20 büyük takım için geçerli olabilir. Ancak daha sonra, son 5 takım yeni gelenlere yerlerini verebilir. Burada bir yenileme sistemi olmalı yoksa iyi yürümeyecektir" yanıtını verdi.