Uğur Meleke: Ali Koç'un 'Ben varken Fenerbahçe’yi şampiyon yapmayacaklar' çıkışı futbolcuların emeğine saygısızlık
Güncelleme Tarihi:
Trendyol Süper Lig'in 36. haftası geride kalırken Hürriyet yazarları Fırat Aydınus, Güntekin Onay, Mehmet Arslan ve Uğur Meleke, Futbol Konseyi'nde haftanın karşılaşmalarını masaya yatırdı.
Hürriyet yazarları Fırat Aydınus, Güntekin Onay, Uğur Meleke ve Mehmet Arslan, Futbol Konseyi'nde haftanın gelişmelerini yorumladı.
1- Daha önce “Ben olduğum sürece Fenerbahçe’yi şampiyon yapmayacaklar” diyen Ali Koç’un yeniden aday olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
FIRAT AYDINUS: BU DÖNEMİ UNUTTURMAK İSTİYOR
Fenerbahçe taraftarlarında oluştuğu gözlenen ‘başarısızlık sonucu başkanlığa veda etti’ düşüncesi Ali Koç’un içinde ukde kalacaktı. Bu çalkantılı dönemi, sportif başarılarla silmek arzusuyla ‘bir dönem daha’ diyerek tekrar aday oldu. Bu sefer gerek üyelerden gerekse taraftarlardan ilk seçildiği günküne eşdeğer desteği alabilir mi, göreceğiz. Ama şu bir gerçek ki; sarf edilen bu söz ister başkan olsun ister olmasın Ali Koç’un peşinden daima gelecek. Fenerbahçe adına yaftalanacak bu cümlenin ne için söylendiği ve alt metni daima merak konusu olacak.
GÜNTEKİN ONAY: CAMİANIN TAVRI ÖNEMLİ
Ali Koç’un “Ben olduğum sürece bizi şampiyon yapmayacaklar” açıklaması yersiz ve yanlış idi. Fenerbahçe’ye sponsorluklar ile büyük finansal kaynak aktaran Ali Koç, bu açıdan ciddi fedakarlıklar yaptı. Kulübün mali bilançosu ne durumda bilmiyoruz. Fenerbahçe’nin maddi olarak Ali Koç’a ihtiyacı olabilir ancak camianın tavrı ve beklentisi ne yönde bunu da süreç gösterecek.
UĞUR MELEKE: FUTBOLUN ESAS AKTÖRLERİ OYUNCULARDIR
Daha önce de ifade etmiştim: Bu sezonu Fenerbahçe’nin belki de kupasız kapayacak olmasının baş sorumlusu Ali Koç’tur. Ligin bitimine 3-4 ay kala TV’ye çıkıp “Ben varken Fenerbahçe’yi şampiyon yapmayacaklar” çıkışı, en hafif ifadeyle sporcularının emeğine saygısızlıktır. Zaten Arabistan uçağına U19 takımını alması, Urfa’daki Süper Kupa’ya takımını çıkarmaması da yine o finali oynamayı hak etmiş sporcuların emeğine saygısızlık. Koç’un futbolun sahanın dışında değil içinde oynandığının, esas aktörlerin yöneticiler değil futbolcular olduğunun bilinciyle hareket etmesinde fayda var.
MEHMET ARSLAN: FENERBAHÇE'NİN İHTİYACI VAR
Çıraklık ve kalfalık dönemi geride kaldı Ali Koç’un. Şimdi ustalık dönemini göreceğiz. Ligden çekilmek, maça çıkmamak gibi takımın dengesini bozan hatalarının sanırım farkındadır. Oyuncularını saha içinde tutmak zorunda. Oysa hep aksini yaptı. Birinci nokta bu. İkinci nokta ise Koç’un çekilmesi büyük bir çatışmanın (Aziz Yıldırım-Sadettin Saran) başlaması demekti. Oysa çatışmaya değil aklı selime ihtiyacı var kulübün. Bence Koç’un Fenerbahçe’ye değil, Fenerbahçe’nin Koç’a ihtiyacı var. Umarım bu kez başarır Ali Koç.
2- G.Saray, Karagümrük önünde çok zorlandı ama Berkan’ın golüyle galibiyet serisini 17 maça çıkardı. Nasıl buldunuz G.Saray’ın oyununu?
UĞUR MELEKE: 'KAZANAN' KARAKTER BUDUR
Galatasaray bir final yapma ustası. Stres yükseldiğinde sakin kalma becerisini her durumda gösteriyorlar. Real Madrid’in Şampiyonlar Ligi’nde, Manchester City’nin Premier Lig’de kurduğu psikolojik üstünlüğe benzer bir üstünlüğü elde ettiler Süper Lig’de. Çok iyi oynamadıkları maçlarda dahi dizler titremiyor, sahneye Vinicius (Kasımpaşa maçı), Barış Alper (Alanya maçı), Berkan (Karagümrük maçı) gibi sürpriz kahramanlar çıkıyor. Winner (kazanan) karakter zaten böyle bir şey.
MEHMET ARSLAN: HİÇBİR ZAMAN PANİKLEMİYORLAR
Geride kalan haftaları dikkate aldığımızda Karagümrük karşısında zorlanan bir Galatasaray vardı. Ama Galatasaray’ın temel farkı da bu galiba. Zorlansalar bile asla paniklemiyorlar, sakin kalıyorlar. Ve istedikleri skoru almayı başarıyorlar. Şampiyonluk yarışında da onları Fenerbahçe’den ayıran özellik buydu. Saha içine odaklandılar, konsantrasyonlarını hiç bozmadılar. Sonuç olarak bir final takımı olarak ortaya çıktılar ve bunu bir kulüp kültürü haline getirdiler.
FIRAT AYDINUS: İLK DEVRE KANATLARDA ETKİSİZDİ
Altı puanlık fark özellikle ilk devre belli ölçüde rahat bir oyuna neden oldu. Her ne kadar 3. bölgede baskılı gözükse de statik bir anlayıştaydı. En güçlü olduğu kanatları efektif kullanamadı. Bununla birlikte defans arkasındaki bıraktığı boş alanları Karagümrük iyi değerlendirdi. İkinci devre Mendes ve Can’a önlem alıp kanatları istediği gibi etkili kullandı. Bunlara artı olarak Barış Alper atılan 3 golde de mücadeleci ruhunu sahaya yansıtarak başrolde yer aldı. İlk yarıda ve özellikle son dakikalarda atılan goller maçın kaderinde belirleyici oldu.
GÜNTEKİN ONAY: TELAŞ YAPMADAN SONUCA GİTTİ
Karagümrük kadro kalitesiyle bulunduğu konumun çok üzerinde bir takım. Teknik kalitesi yüksek oyuncuları ve iyi bir santrforu var. Ligde kalmak için de yoğun bir savaş veriyorlar. Yüksek konsantrasyon ile Galatasaray’ı zorlamaları normal. Galatasaray ise İcardi’nin tutuk olduğu bir günde Barış Alper ve Mertens’in yıldızlaştıkları maçta kilidi açmayı başardı. Abdülkerim’i aylar sonra ilk kez hatalar yaparken gördük. Taraftar olsa da Olimpiyat Stadı’nın atmosferi de bence verimsiz oyunda etkendi. Her şeye rağmen Galatasaray, telaş veya panik yapmadan sonuca gitmeyi bildi.
3- Kayseri önünde Djiku’nun ön libero oynaması, Dzeko’nun oyuna girmemesi gibi verilerin ışığında F.Bahçe, derbi öncesinde iyi miydi?
GÜNTEKİN ONAY: FENERBAHÇE ÇOK ENERJİKTİ
Fenerbahçe'yi, bitime 2 hafta kala lider Galatasaray’dan 6 puan geride ve moralsiz olmasına rağmen enerjik ve coşkulu buldum. Fred gerçekten de harika bir futbolcu ve büyük bir karakter. Alexander Djiku da orta sahada bekleneni fazlasıyla verdi. Edin Dzeko’nun yerine santrforda görev yapan Michy Batshuayi de gol istikrarını sürdürdü. Şampiyonluk ümitleri bu kadar azken Kayseri maçında oynanan istekli futbol Fenerbahçe açısından olumlu.
FIRAT AYDINUS: KONSANTRE OLAMADILAR
Taraftarlar tribünde yerlerini almış olsalar da gözleri ellerindeki telefondaydı. Futbolcuların da her ne kadar bedeni saha da gözükse de kafaları Atatürk Olimpiyat Stadı’ndaydı. Bu tür bir süreçte müsabakaya motive olmak kolay değildir. Hele ki diğer maçtan gelen haberlerin stattaki oyuncuların ve taraftarların konsantrasyonlarına olumlu veya olumsuz sirayet etmesi kaçınılmazdı. Zaten Ülker Stadı’nda 2-0 dan sonra tüm odak diğer müsabakaya kaydı. Djiku yeni mevkisinde sergilediği oyunu ile joker bir oyuncu izlenimi bıraktı. İsmail Kartal derbide Dzeko mu, Batshuayi mi oynatacak, bekleyip göreceğiz.
MEHMET ARSLAN: BÜYÜKLER ZOR OLANI YAPAR
Artık tek bir hedefi var Fenerbahçe’nin; Galatasaray’ı evinde yenmek. Sezonun tek tesellisi bu olacak. Kayseri maçındaki diziliş, taktik vs Galatasaray derbisi için geçerli değil. Orada her şeyden önce duygular, sinirler savaşacak. Fenerbahçe’nin, “Sen şampiyon olsan da, ben senden daha iyiyim” diyeceği bir 90 dakika bu. Bu hırsı ve isteği, sakinliğiyle birleştirmesi gerekiyor sarı lacivertlilerin. İşleri kolay değil. Ama zor olanı zaten büyükler yapar.
UĞUR MELEKE: DENEYİMLİ İSİMLER OYNAMALI
Gerek ön liberoda Djiku, gerek santrforda Batshuayi iyi birer gün geçirdiler, ama derbilerin havası biraz farklıdır. Büyük maçları büyük futbolcular kazanır. Eğer Fenerbahçe Seyrantepe’ye kazanma mecburiyetiyle gidiyorsa orada büyük kariyerlere, büyük maç deneyimine ihtiyaç duyacak. 1 yıl önce Şampiyonlar Ligi finali oynamış Dzeko gibi, Tadic gibi, Batshuayi gibi deneyimlilerin belki de bir arada sahneye çıkmalarını umacak orada. Çünkü Galatasaray şu anda mental olarak da, puan olarak da, oyun olarak da Fenerbahçe’nin önünde.
4- Ligde son 2 haftaya 7 takım zirve ve Avrupa, 8 ekip kümede kalma hedefiyle giriyor. Sizce kimler hedeflerine ulaşacak, kimler kaybedecek?
MEHMET ARSLAN: 6 PUANLIK MAÇLAR VAR
Avrupa kupalarına katılma ve kümede kalma yarışlarının kaderini, bu potalardaki takımların birbirleriyle oynayacağı maçlar belirleyecek. Beşiktaş eğer Türkiye Kupası’nı kazanamazsa tüm gücüyle son hafta deplasmanda yapacağı Kasımpaşa müsabakasına yüklenmek zorunda. Aynı şekilde küme düşme hattındaki takımların oynayacağı Gaziantep-Karagümrük, Ankaragücü-Pendik, Kayseri-Konya, Karagümrük-Samsun ve Pendik-Gaziantep maçlarının her biri 6 puan değerinde. Bu maçlarda istediğini alan takımlar hedeflerine ulaşır.
UĞUR MELEKE: SÜPER LİG 18 TAKIM OLMALI
Türkiye Kupası finalini Beşiktaş’la Trabzon’un oynaması, neyse ki lig beşinciliğini anlamlı hale getirdi. Şu anda Süper Lig’de 5 takım hedefsiz. Eğer lig beşinciliği de anlamsız olsaydı şu anda hedefsiz takım sayısı 8 olacaktı. Daha bitime 2 hafta var ve Adana Demir, Rize, Antalya, Sivas’ın yukarıyla da aşağıyla da bağlantıları kalmadı. Beyaz bayrak çektiler. Bir ligde bitime daha 2 hafta varken bu kadar hedefsiz olması tercih edilecek bir durum değil. Ve bu hedefsizler muhtemelen ligin kaderine direkt tesir edecekler. Süper Lig’in acilen 18 takıma düşürülmesi gerek.
GÜNTEKİN ONAY: BEŞİKTAŞ DAHA AVANTAJLI
Lig üçüncülüğü yarışı yapan takımlardan Başakşehir’i daha avantajlı görüyorum zira Çağdaş Atan’ın öğrencileri hem çıkıştalar hem de Türkiye Kupası’na odaklanmış Trabzonspor ile iç sahada oynayacaklar. Hatayspor ve Pendikspor’un son maçlarını kazanmış olmaları alt tarafı iyice çözülemeyecek bir düğüm haline getirdi. Gaziantep, kalan maçlarına bakınca kendi ipini kendi kesecek. Bu hafta oynanacak Ankaragücü-Pendik karşılaşması da tam bir final niteliğinde.
FIRAT AYDINUS: ASIL YANGIN ALT TARAFTA
Üçüncü sıradaki Trabzonspor ve dördüncü Başakşehir haricinde Avrupa’ya gidecek son takım Beşiktaş veya Kasımpaşa olacak. Ancak asıl yangın alt tarafta. Geçen hafta alınan sonuçlar itibariyle adeta ateşe benzin döküldü. Bu hafta (37.hafta) en az derbi maçı kadar mercek altına alınıp izlenecek olan, özellikle Gaziantep-Karagümrük, Ankaragücü-Pendik ve kısmen Kayseri-Konya karşılaşmalarının sonuçları, büyük ölçüde düşen takımlar hususunda belirleyici olacaktır.