Uche’yi hazırlayın

İlk mesaisinde sağlık kurulundan sakatlar hakkında bilgi alan F.Bahçe Teknik Direktörü Nijeryalı için talimat verdi.

Dereağzı dün ana baba günüydü. Çünkü, F.Bahçe'nin yeni patronu Rıdvan Dilmen, resmen görevine başlayacaktı. Bir yandan fanatik bir taraftar grubu, diğer yandan ‘‘Şeytan’’ın hayranları, öbür taraftan medya ordusu, Dereağzı'na akın etmişti...

Rıdvan, idman sahasına saat tam 9.30'da eşinin arabası ile geldi. Arabayı da yakın dostu Murat kullanıyordu. Rıdvan arabadan iner inmez bir jestle karşılaştı. F.Bahçeli bir amigo, kendisine bir çiçek uzatırken, başarılar diledi ve iki yanağından öptü.

Rıdvan Dilmen'in ilk işi bundan böyle Dereağzı'ndan bir sezon oturacağı odasının dekarasyon çalışmalarıydı. Kamp müdürü Yavuz Ağargöl'ü çağırdı ve onunla bir süre görüştü, gerekli bilgileri aldı ve uyarılar yaptı.

Ve Dilmen daha sonra hemen Sağlık kurulu topladı. Doktorlara göre, Uche'nin iyileşmesi için 7 ay gibi uzun bir süre gerekiyordu. İşte bu, Dilmen'in canını sıktı. Ancak, fazla düşünmedi ve ağzından şu kelimeler döküldü...

‘‘Uche'yi Ekim başında sahada istiyorum. ’’

Bu talimatı verdikten sonra, sağlık kurulundan futbolcuların geçen sezondaki raporlarını istedi. Her birini gözden geçirdi, dikkatle inceledi ve şöyle dedi...

‘‘Yahu, bu takım geçen sezon yan gelip yatmış. Hiç çalışmamış.’’

Dilmen, bu sözlerle F.Bahçe'deki sakatlıkların neden kaynaklandığına bir yorum getiriyordu. Raporları daha da inceleyen Dilmen, şaşkınlığını şu sözlerle dile getiriyordu...

‘‘Yataktan kalkıp, maça çıkmışlar’’

Soru yağmuru

Yeni patron buradaki işini de bitirdikten sonra, medyanın karşısına geçti ve soruları yanıtladı. Yaklaşık saat 13.00'e kadar basınla birlikte kaldı, her soruya da yanıt vermeye çalıştı.

Ne diyordu Dilmen...

‘‘ Benim istediğim F.Bahçe'de rekabet olacak. Forma savaşı olacak. Bunun için de her mevkiye iki adam istiyorum. Yani, biri olmazsa, diğeri gelecek. Kulübem çok zengin olacak. Ve bu rekabet F.Bahçe'yi hedefine götürecek.’’

-Dilmen, ''F.Bahçe'nin hedefi nedir?'' şeklindeki bir soruya da şu yanıtı veriyordu...

‘‘Tek hedef var, o da şampiyonluk ve şampiyonluklar. Ogün ve Abdullah'ı ben istedim. Her iki futbolcuyu da joker olarak kullanacağım.

Yemeğini yiyemedi

Rıdvan Dilmen, basınla koyu bir sohbete dalarken, tesislerin restaurant bölümünde kendisine hazırlanan öğle yemeğini unutmuş gibiydi. Bu arada kamp müdürü Ağırgöl sık sık Dilmen'e haber göndererek hazırlanan yemeğin soğuduğunu bildiriyordu.

Saat 13.00'de ayağa kalktı ve hızlı adamlarla restaurant'a geçti. Yemek buz gibi olmuştu. Bir-iki lokma almıştı ki, telefonu çaldı. Başkan Aziz Yıldırım arıyordu. Yemeği olduğu gibi bıraktı ve arabasına doğru gitmeye başladı.

Bu sırada Erol'la karşılaştı. Ancak, bu karşılaşma biraz soğuk oldu. Erol, Rıdvan'a doğru yürüdü ve elini uzattı...

‘‘Merhaba hocam.’’

Rıdvan da elini uzattı ve ’’Merhaba '' dedi. Bu kısa konuşmadan sonra Rıdvan hızlı adımlarla arabasına gitti.

Görüşmeye gelen Erol ise yüz bulamadan Dereağzı'nı terketmek zorunda kaldı.

İşte F.Bahçe'nin yeni patronunun ilk günü böyle geçti.

Bugünün menüsünde Romanya Milli takımının Macaristan ile oynayacağı karşılaşma var. Dilmen bu maçta Rumenlerin ünlü sağ kanat oyuncusu Petre'yi izleyecek. Beğenirse Menacer Becali ile masaya oturacak.

Bakalım diğer günler neler getirecek...