Türkiye'de binicilik sporu gelişiyor
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Ekim 18, 2011 10:29
Türkiye Binicilik Federasyonu Başkan Vekili ve As Başkanı Gürtay Kıpçak, Türklerin ata sporu olmasına rağmen bugüne kadar hak ettiği noktaya gelemeyen binicilik sporunun son yıllarda önemli gelişme kaydettiğini bildirdi.
Kıpçak, Adana Atlıspor Kulübü'nde düzenlenen ve 3 gün süren Cumhurbaşkanlığı Kupası Engel Atlama Binicilik Yarışmaları nedeniyle geldiği Adana'da, yaptığı açıklamada, 180 dönümlük alana kurulu, Türkiye'nin en gözde tesislerinden birine sahip Adana Atlıspor Kulübü'nde ilk kez böylesine prestijli bir yarışmayı düzenlemenin sevincini yaşadıklarını belirtti.
Adana'da bu yarışmayı düzenleme konusunda ilk etapta tereddütlerinin olduğunu ancak, mükemmel bir tesis, mükemmel bir organizasyonla karşılaştıklarını ifade eden Kıpçak, “Bu bir başlangıç, ilk adım ama Adana'nın bundan sonra daha büyük, hatta uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapabileceğine inanıyorum, Anadolu kulüplerini geziyorum, Adana'nın çok önemli bir binicilik merkezi olacağını inanıyorum” dedi.
Kıpçak, Türklerin ata sporu olmasına rağmen bugüne kadar hak ettiği noktaya gelemeyen binicilik sporunun son yıllarda önemli gelişme kaydettiğini vurgulayarak, “Dünyanın en gözde sporlarından biri olan biniciliği Türkiye'de layık olduğu uluslararası başarı seviyesine ve seyirci potansiyeline ulaştıracağız” diye konuştu.
Bu yıl ilk defa Avrupa'da gençlerle kürsüye çıktıklarını anlatan Kıpçak, 2016 olimpiyatları için çok umutlu olduklarını kaydetti.
At sporunun çok meşakkatli bir iş olduğunu, bu nedenle çocuklarını teşvik eden aileleri kutladıklarını anlatan Kıpçak, şunları kaydetti:
“Bu spor dünyanın en zor ama en keyifli sporu. İki canlının birbirini anlaması, konuşmadan birbiriyle anlaşması, bir birine güvenmesi, bir senkronize içerisinde koşması bu sporu çok farklı kılıyor. Diğer sporlara bakıldığında oralarda bireylerin çalışması ile bir yere gelebilme imkanı olduğu görülüyor. Ama bu sporda tek başına iyi olmak yetmiyor. Bence biniciliği farklı kılan da biniciliği bu kadar keyifli kılan da bu. Türkiye'de bu konuda ciddi gelişmeler var. Bu yıl tarihimizde ilk defa gümüş madalya kazandık.”
Bin 200 lisanslı binici var
Lisanslı binici sayısının bin 200'ü bulduğunu ancak, bunun yeterli olmadığını ifade eden Kıpçak, bu sayıyı artırmak için çeşitli projeler geliştirerek, uygulamaya koyduklarını anlattı.
Kıpçak, federasyona bağlı yaklaşık 20 civarında atlı spor kulübü bulunduğunu ancak, federe olmamış kulüplerin de bulunduğunu, bununla ilgili ciddi kaygılar taşıdıklarını belirterek, şöyle devam etti:
“Biz bu konuda kavram kargaşasını ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı da kulüplere lisans veriyor. Ancak, buralarda iyi niyetle yola çıkılıp yanlış işler de yapılabiliyor. Özellikle özürlüler hipoterapisi konusunda endişelerimiz var. Federasyon olarak binicilik sporunun gelişmesi için yoğun çabamız var. Tüm Atlıspor kulüplerinin de federe olmasını istiyoruz. Federe kulüp sayısını artırmamız lazım. Bir kulübün federe olması kontrol altına gireceği değil, kulübün standartlarının yükseltileceği anlamına geliyor. Biz federasyon olarak polis görevi yapmak istemiyoruz, kulüplerimize yardımcı olmak onların önlerini açmak istiyoruz. Çünkü Türkiye'de biniciliğin önemli bir aşamaya geldiği kanısındayım. Federe olmuş kulüp sayısını artırarak ve bu kulüpleri belirli standartlara getirip belli imkanları sağlayarak ata sporumuz biniciliği layık olduğu yere getirmek istiyoruz.”
Kıpçak, federe olmayan kulüplerin envanterinin bile çıkarılamadığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Ama bu konunun peşini bırakmadık, ciddi çalışmalar yapıyoruz. İstiyoruz ki herkes belirli kurallar içerisinde bu işi yapsın, tüm derdimiz bu. Denetim olacaktır ama kimseyi baskı altına sokmak istemiyoruz. Uluslararası kuralların geçerli olmasını istiyoruz. Nedir bu kurallar? Öncelikle binicinin ve atın sağlığı bizim için önemli. Kulüpler federe olmuyorlarsa biz onlara ne olduğunu anlatamamışız demektir. Biz bunu anlatmak için bölgesel toplantılar düzenliyoruz. Tek amacımız, ata sporumuza sahip çıkmak, geliştirmek.”
Adana Atlıspor Kulübü Başkanı Bülent Büyükiz ise Türkiye'nin en geniş ve modern tesislerinden birine sahip olmanın gururunu yaşadıklarını belirterek, “Bu tesislerden en iyi şekilde faydalanmaya çalışıyoruz. Ana hedefimiz binicilik sporuna yeni genç yetenekler kazandırmak. Bu nedenle, önümüzdeki günlerde Pony Okulu açacağız” dedi.
Adana'da bu yarışmayı düzenleme konusunda ilk etapta tereddütlerinin olduğunu ancak, mükemmel bir tesis, mükemmel bir organizasyonla karşılaştıklarını ifade eden Kıpçak, “Bu bir başlangıç, ilk adım ama Adana'nın bundan sonra daha büyük, hatta uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapabileceğine inanıyorum, Anadolu kulüplerini geziyorum, Adana'nın çok önemli bir binicilik merkezi olacağını inanıyorum” dedi.
Kıpçak, Türklerin ata sporu olmasına rağmen bugüne kadar hak ettiği noktaya gelemeyen binicilik sporunun son yıllarda önemli gelişme kaydettiğini vurgulayarak, “Dünyanın en gözde sporlarından biri olan biniciliği Türkiye'de layık olduğu uluslararası başarı seviyesine ve seyirci potansiyeline ulaştıracağız” diye konuştu.
Bu yıl ilk defa Avrupa'da gençlerle kürsüye çıktıklarını anlatan Kıpçak, 2016 olimpiyatları için çok umutlu olduklarını kaydetti.
At sporunun çok meşakkatli bir iş olduğunu, bu nedenle çocuklarını teşvik eden aileleri kutladıklarını anlatan Kıpçak, şunları kaydetti:
“Bu spor dünyanın en zor ama en keyifli sporu. İki canlının birbirini anlaması, konuşmadan birbiriyle anlaşması, bir birine güvenmesi, bir senkronize içerisinde koşması bu sporu çok farklı kılıyor. Diğer sporlara bakıldığında oralarda bireylerin çalışması ile bir yere gelebilme imkanı olduğu görülüyor. Ama bu sporda tek başına iyi olmak yetmiyor. Bence biniciliği farklı kılan da biniciliği bu kadar keyifli kılan da bu. Türkiye'de bu konuda ciddi gelişmeler var. Bu yıl tarihimizde ilk defa gümüş madalya kazandık.”
Bin 200 lisanslı binici var
Lisanslı binici sayısının bin 200'ü bulduğunu ancak, bunun yeterli olmadığını ifade eden Kıpçak, bu sayıyı artırmak için çeşitli projeler geliştirerek, uygulamaya koyduklarını anlattı.
Kıpçak, federasyona bağlı yaklaşık 20 civarında atlı spor kulübü bulunduğunu ancak, federe olmamış kulüplerin de bulunduğunu, bununla ilgili ciddi kaygılar taşıdıklarını belirterek, şöyle devam etti:
“Biz bu konuda kavram kargaşasını ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı da kulüplere lisans veriyor. Ancak, buralarda iyi niyetle yola çıkılıp yanlış işler de yapılabiliyor. Özellikle özürlüler hipoterapisi konusunda endişelerimiz var. Federasyon olarak binicilik sporunun gelişmesi için yoğun çabamız var. Tüm Atlıspor kulüplerinin de federe olmasını istiyoruz. Federe kulüp sayısını artırmamız lazım. Bir kulübün federe olması kontrol altına gireceği değil, kulübün standartlarının yükseltileceği anlamına geliyor. Biz federasyon olarak polis görevi yapmak istemiyoruz, kulüplerimize yardımcı olmak onların önlerini açmak istiyoruz. Çünkü Türkiye'de biniciliğin önemli bir aşamaya geldiği kanısındayım. Federe olmuş kulüp sayısını artırarak ve bu kulüpleri belirli standartlara getirip belli imkanları sağlayarak ata sporumuz biniciliği layık olduğu yere getirmek istiyoruz.”
Kıpçak, federe olmayan kulüplerin envanterinin bile çıkarılamadığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Ama bu konunun peşini bırakmadık, ciddi çalışmalar yapıyoruz. İstiyoruz ki herkes belirli kurallar içerisinde bu işi yapsın, tüm derdimiz bu. Denetim olacaktır ama kimseyi baskı altına sokmak istemiyoruz. Uluslararası kuralların geçerli olmasını istiyoruz. Nedir bu kurallar? Öncelikle binicinin ve atın sağlığı bizim için önemli. Kulüpler federe olmuyorlarsa biz onlara ne olduğunu anlatamamışız demektir. Biz bunu anlatmak için bölgesel toplantılar düzenliyoruz. Tek amacımız, ata sporumuza sahip çıkmak, geliştirmek.”
Adana Atlıspor Kulübü Başkanı Bülent Büyükiz ise Türkiye'nin en geniş ve modern tesislerinden birine sahip olmanın gururunu yaşadıklarını belirterek, “Bu tesislerden en iyi şekilde faydalanmaya çalışıyoruz. Ana hedefimiz binicilik sporuna yeni genç yetenekler kazandırmak. Bu nedenle, önümüzdeki günlerde Pony Okulu açacağız” dedi.