Türkiye rallisinde gözler bu iki genç adamda

Burak ve Baran, Türkiye'nin en genç pilotu ve co-pilotu, uzun süren iliÅŸkileri ve yaÅŸam tarzlarıyla bambaÅŸka bir rallici portresi çiziyorlar, haberiniz olsun. Michael ve Ralph Schumacher'in anneleri öldüğünde, ‘‘Ne zor bir hayat yaÅŸadı kadıncağız’’ diye düşünmüştüm. OÄŸulları yarışırken, kimbilir her seferinde nasıl atıyordu yüreÄŸi. Ralli deyince kafamda oluÅŸan fotoÄŸrafta, annelerin, eÅŸlerin endiÅŸeli bakışları var. Ralli pilotu deyince ise sarışın sevgilisiyle ÅŸampanya patlatan bir adam. Ä°lk kez izlediÄŸim Ege Rallisi'nde hep onları aradım. Bulamadım. Anneler zaten yarışta yoktu. Sarışın sevgililerin yerindeyse, iÅŸ güç sahibi genç kadınlar vardı. Ama benim bulduklarım da hiç az deÄŸildi: Türkiye'nin en genç ralli pilotu olan Burak Çukurova ve co-pilotu Baran Alpay.1978 doÄŸumlu Burak ve çocukluk arkadaşı olan co-pilotu Baran Ä°talyan Lisesi mezunu. Lisede aynı sırayı, ÅŸimdi de yarışlarda aynı otomobili paylaşıyorlar. Söylediklerine göre de kardeÅŸ kardeÅŸ geçinip gidiyorlar. Zaten öyle olmasa, pilot ve co- pilot arasında bir uyumsuzluk, en ufak bir gerilim olsa ne kupa gelir, ne de yarış yarışa benzermiÅŸ. GENLERLE GEÇTÄ°Ralliyi, kupaları akıllarına düşüren Burak'ın babası. Rıza Çukurova 1980- 90 yılları arasında pilotluk yaparken, kardeÅŸi Alparslan Çukurova da co-pilotmuÅŸ. Hem baba, hem amca pistlerde olunca, Burak da uzak kalamamış yarışlara. ‘‘Babamın camını silerek baÅŸladım ralliye. Baran da benimle takıla takıla baÅŸladı’’ diyor Burak. YaÅŸları aslında ralli için dezavantaj gibi duruyor. Çünkü baÅŸarıyı biraz da tecrübe getiriyor. Ama ikisi de tecrübenin yaÅŸla deÄŸil, yarış sayısıyla olacağını kanıtlamışlar çoktan. ‘‘Babam 27 yaşında baÅŸlayabilmiÅŸ ralliye. Ben 14 yaşında baÅŸladım. Temelden baÅŸladığım için, gençliÄŸim avantaja dönüştü. Zaten ralli de tecrübe yaÅŸla deÄŸil, yarış sayısıyla olur. ’’ Burak 1992'den beri 50 yarışa girmiÅŸ. Yine de ralliyi mesleÄŸi olarak görmüyor, göremiyor. Aile iÅŸi olan asansör imalat ÅŸirketinde çalışıyor. Çünkü yarışmak için para kazanması gerekiyor. ‘‘Türkiye’de yarışmak hálá o kadar zor ki, benim için hobi olarak devam edebiliyor ancak. Yalnız diÄŸer insanların hobilerine benzemiyor. Tüm hayatımın merkezinde ralli var. Yememle, içmemle, çalışmalarımla biraz ağır bir hobi bu! ’’ 20 KM'YÄ° GEÇMEM Ä°ki genç ve yakışıklı adam yıllardır pistlerdeyse, ne olur? Onlarla fotoÄŸraf çektirmek isteyen kız çok olur! ÖyleymiÅŸ öylesine ama bizim iki yakışıklının da başı baÄŸlı! Burak 16 yıldır aşık olduÄŸu kız arkadaşıyla iki ay önce niÅŸanlanmış. Baran ‘‘Benim iliÅŸkim daha yeni’’ diye söze giriyor. Kız arkadaşıyla sadece dört yıldır birlikteymiÅŸ de. ‘‘Bizim iÅŸimiz acayip bir konsantrasyon ve zaman istiyor. Açıkçası kızlara zamanımız yok. Sonuçta baÅŸarılı olmak, yarışmak farklı bir haz. Viraja dönemeyeceÄŸin bir süratle yaklaşıyorsun, ekstra heyecan.’’ Uykularına dikkat ediyor, ÅŸehir içinde otomobil kullanırken 60'la seyrediyorlar. Rallici olmak yürüyüşlerini deÄŸiÅŸtirmemiÅŸ. Yine de ilgiyi seviyorlar. Tabii bilinçli olanını. ‘‘DoÄŸayı seven, ralliyi seven seyirciler yarışçının motivasyonunu arttırır. Gerçi onları yarış anında göremezsiniz ama bir fotoÄŸraf olarak gözünüzün önünden anlık geçer. Fakat bilinçsiz seyirciler bazen öyle yerlerde duruyorlar ki, tüm konsantrasyonunuz dağılıyor. Çocuklar yolda falan, sonra Allah korusun!’’ Kategorilerinde üçüncülük aldılar Yedi etaplık Türkiye Ralli Åžampiyonası'nın ilk ayağı olan Ege Rallisi, geçtiÄŸimiz 26-27 Nisan tarihlerinde KuÅŸadası'nda yapıldı. 46 otomobilin katıldığı yarışta Ford Hazırkart Rally Team'den Burak Çukurova (saÄŸda) ve Baran Alpay (solda) ikilisi Ford Puma Super 1600 araçlarıyla ‘‘A6 sınıfında’’ üçüncülük kazandı. Ege Rallisi'nde ise Ford Hazırkart Rally Team'den Serkan Yazıcı-Can Okan ikilisi birinci olurken, Volkan Işık- Erkan Güleren ikinci ve Nejat Avcı- Özden Yılmaz ekibi de üçüncü oldu.Â