A.A.
Oluşturulma Tarihi: Haziran 23, 2007 10:28
Türk futbolunda ilk hakemlerin, sıcak havalarda ceketlerini çıkarıp gömleklerinin kollarını sıvamak ve kravatlarını gevşetmek suretiyle, soğuk havalarda ise sokak kıyafetleriyle ve hatta paltolarıyla maç yönettikleri görülüyordu.
2006-2007
futbol sezonunda 4 bin 200'ün üzerinde lisanslı futbol hakeminin görev yaptığı belirtilen Türkiye'de, hakemliğin başlangıcı 1890 yılında futbolun yaygınlaşmaya başlamasına paralel bir seyir izledi.
İlk hakemlerin genellikle kendi takımının karşılaşması olmadığı zaman maç yöneten futbolculardan oluştuğu ülkede, hakemlik ancak 1900 yılından sonra özellikle futbolu bırakanların hakem olmasıyla gelişmeye başladı.
Cumhuriyet öncesi Türk futbolunda maçlar önceleri iki takımın da üzerinde anlaşmasıyla o gün maçı olmayan şöhretli bir oyuncu tarafından yönetilirken hakemlerin ve yan hakemlerin, oyun esnasında tarafların tartışması ve anlaşmasıyla değiştirildikleri de görülüyordu.
Hakemliğin İstanbul'da sınırlı kaldığı ve hakem belirlemede çeşitli yöntemlerin de uygulandığı bu dönemlerden sonra 1922 yılında kurulan Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı (T.İ.C.İ.) Türk hakemliği açısından da kronolojik bakımdan önemli bir kilometre taşı oldu.
Bu yılların ardından takım ve futbolcu sayısı artıp aradan belirli bir zaman da geçince hakemler elden geldiği ölçüde eski futbolcular arasından seçilmeye başladı. Daha sonraki yıllarda açılan “Futbol Hakem Kursu” Türk hakemlik tarihinde eğitim yolu ile hakemlik sıfatını kazanmanın ilk kaynağını oluşturdu.
TÜRK HAKEMLİĞİ VE TARİHTEKİ İLKLER
İlk Türk hakemleri arasında Fuat Hüsnü Kayacan, Ali Sami Yen, Raşit Aydınoğlu, Nasuhi Esat Baydar, Said Selahattin Cihanoğlu, Galip Kulaksızoğlu, Yusuf Ziya Öniş, Sedat Rıza İstek, Burhan Felek, Taib Servet, Fethi Tahsin Başaran, Hikmet Barlan, Otomobil Nuri, Fitil Nuri Atasayar, Hamdi Emin Çap, Mahmut Duransoy, Ahmet Şerafettin ve Refik Osman Top gibi isimler yer aldı.
Türk hakemliğinin gelişiminde öncü rol oynayan bazı isimler de tarihe geçti. Sürekli olarak hakemlik yapan ilk kişi ülkede futbolu ilk oynayanlardan biri olan ve aynı zamanda İstanbul Ligi'ni de kuran kişi olarak tanınan İngiliz James Lafontaine oldu.
İlk Türk futbolcusu Fuat Hüsnü Kayacan aynı zamanda ilk Türk futbol hakemi olarak tarihe geçerken, Kayacan ilk kez 1907 yılında Kadıköy-Moda maçını yönetti.
Daha sonra hakemlik yapan Türkler arasında günümüzde isimleri stadyumlara verilerek yaşatılan Ali Sami Yen, Yusuf Ziya Öniş ile Burhan Felek gibi futbol tarihine damgasını vurmuş isimler yer aldı.
Ülkede hakemlere lisans ilk olarak 1940 yılında verildi. Bu bağlamda ilk bölge lisansına Şazi Tezcan sahip oldu. İlk milli futbol hakemi unvanını ise Nuri Bosut aldı.
Sulhi Garan ilk defa FIFA kokardı alan hakem olurken
Dünya Kupası maçlarında görev yapan ilk Türk hakemi unvanını Doğan Babacan elde etti. İlk FIFA kokartlı bayan Türk hakemi ise Lale Orta oldu.
İLK HAKEMLERİN KIYAFETLERİ NASILDI?
Türk futbolunda ilk hakemler, sıcak havalarda ceketlerini çıkarıp gömleklerinin kollarını sıvamak ve kravatlarını gevşetmek suretiyle soğuk havalarda ise sokak kıyafetleriyle ve hatta paltolarıyla maç yönetiyordu.
Hakemlerin maçları en şık ve en temiz giysileriyle yönetmeleri gerek görevlerine, gerekse yönettikleri maçlara, takımlara ve seyircilere saygılarının ifadesi olarak görülürken zaman zaman yağışlı havalarda sahada şemsiye ile maç yöneten hakemler de oldu.
Bazı hakemlerin yağmurlu havada oynanan maçta ellerinde şemsiye, sırtlarında bir palto, askeri kaputla ve paçalarını çamurdan koruyacak şekilde sıvamak suretiyle maç yönettiklerine de rastlandı.
Taksim Stadı'nda yağmurlu havada oynanan bir maçta Harbiyeli Niyazi Bey (Taşdelen) asker üniformasıyla ve başında kasketiyle maçı yönetirken, yan hakem de sırtında pardösüsü ile ona yardımcı oldu. Sağanak halinde yağan yağmur ve göl haline gelmiş bir sahada oynanan maçı üzerinde askeri üniforması ve kaputu olduğu halde yöneten Harbiyeli Niyazi Bey şemsiyesini açmayı da ihmal etmedi.
(DOĞ-İSA-MTE)
10:10 23/06/07"