Güncelleme Tarihi:
Bayanlar yüksek atlamada geçen yıl Akdeniz Oyunları ve 3. İslami Dayanışma Oyunları'nda altın madalya kazanan Ayhan ile çalışmalarına devam eden Yüksel, atletizmde doping olayları ile ilgili süreci değerlendirdi.
"30'a yakın sporcumuz, 40 civarında antrenörümüz bir anda yok oldu. Bunların spora dönüp dönmeyecekleri belli değil, yarısı zaten sporu bıraktı. Türk atletizmi 20 yılını kaybetti" diyen Yüksel, sporcuların cezalarının artırılması ve antrenörlerin cezalandırılması gibi uygulamalarla Türk atletizminin güç kaybettiğini savundu.
Yüksel, "Sporcular, antrenörler ve yönetim bir araya gelerek konuşmalıydı. Taraflar dinlenerek nerede yanlış yapıldığı, bunun nasıl düzeltileceğine karar verilebilirdi. Bu sporcular, antrenörler kolay yetişmiyor. Kaybetmek kolay, kazanmak zor" diye konuştu.
"Madalya almadığımız zamanlarda bir hiçiz"
Türkiye'de sporcunun, antrenörlerin sadece başarılı zamanlarında var olabildiklerini anlatan Yüksel, şöyle devam etti:
"Madalya almadığımız zamanlarda bir hiçiz. Maddi, manevi destek görmüyoruz. Federasyon kendi imkanları dahilinde sadece kamp verebiliyor. Ne doktorumuz, ne masörümüz, ne fizyoterapistimiz var. Bütün yıl 4 duvar arasında kamptayız. Karda, kışta kötü durumdaki sahalarda, salonlarda çalışıyoruz. Bunlardan kimsenin haberi yok. Arayıp sormuyorlar ama madalya gelince bir anda görünür oluyoruz. Bu ülkede antrenörlere maddi manevi destek yok. Görmezden geliniyoruz. Ödülde yüzde 5, cezada yüzde 200 alıyoruz. Bu mesleği kim yapar Allah aşkına?"
Sporda sistemin yanlış işlediğini vurgulayan Yüksel, "Bazı antrenörler yanlış yapmış olabilirler ama düşünün ki kazandığınız zaman sıfırdan 1 numaraya geliyorsunuz, buna kim hayır diyebilir. Sistem, yol yanlış. Benim şu an kulüp dışında hiçbir yerden kazancım yok. Beni Burcu'ya bağlayan hiçbir yasa yok. Sadece verdiğimiz sözler var. Madalya gelecek de yüzde 5 alacağız. Kaç antrenör bu riske girer?" diye konuştu.
"Avrupa'da Cüneyt Yüksel gibi antrenör yok"
Türkiye'nin mesafelerde, atlamalarda, sprintte çok iyi antrenörlere sahip olduğunu kaydeden Yüksel, "Avrupa'da Cüneyt Yüksel gibi antrenör yok. Bu değerler kolay yetişmiyor. Biz ise kazanmak yerine spor hayatını bitirmeye çalışıyoruz" iddiasında bulundu.
4 yıl spordan men cezasının sporcunun da antrenörün de spor hayatını bitireceğini belirten Yüksel, "3 kez Avrupa şampiyonu olmuş Nevin Yanıt gibi bir sporcunuz var. Nevin, tam antrenmanlara başlamıştı, cezası 6 ay daha artırılınca moral bozukluğundan yine bıraktı. Bütün bu olaylarda suç unsuru içerenler yok mu, var ama hepsinde değil. Şu an antrenörlere yapılanlar, geride kalanların da motivasyonunu kırıyor. Kendinizden ne kadar emin olursanız olun, herkes potansiyel suçlu olarak görülüyor artık" ifadelerini kullandı.
Antrenörlüğün meslek olarak görülmediğini ve antrenörlerin itilip kakıldığını dile getiren Cahit Yüksel, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu değersizlik bizi çok üzüyor. Başıboş ve sahipsiziz. Paranoyak olduk. İlaç prospektüsü okumaktan, eczacı olacağız yakında. Şu an elimizden geleni yapıyoruz ama bu ortamda daha ne kadar dayanabiliriz bilmiyorum. Başarılarımızla geride kalan arkadaşlarımızın sesi olmaya çalışıyoruz."