Güncelleme Tarihi:
G.Saray Spor Kulübü'nün sekreterinden bir telefon aldım. G.Saray Divan Heyeti Başkanı Duygun Yarsuvat, beni G.Saray'ın geleceği ile ilgili belirli kişilerden oluşan bir toplantıya davet etti. Benim için büyük bir sürpriz oldu. Nedeni; Duygun Yarsuvat ve onun ekibi Divan Heyeti'nin büyük bir kısmı benim özellikle Faruk Süren'i haklı olarak eleştirdiğimden çok rahatsızdırlar. Nedeni, onlar tümüyle kendi ölçülerine göre Faruk Süren ve Mehmet Cansun'un yanındadırlar. Ben de gittim.
‘‘Mademki davetliyim’’ dedim, ‘‘Orada bulunmak mecburiyetindeyim’’ diye düşündüm. G.Saray Lisesi'nin Tevfik Fikret Salonu'nda 50-60 kişilik bir grup vardık. Ön sıraların hemen hemen hepsi Divan Heyeti üyelerine ayrılmıştı. Onlar da yerlerini aldılar. Duygun bey, açılış konuşmasında, ‘‘Eskiye dönük tartışma istemiyorum’’ dedi. ‘‘G.Saray'da ileride neler yapılmalı. Onlar için önerilerinizi bekliyoruz’’ diye ilave etti.
İMREGÜN VE OLCAY
Şimdi ben Yarsuvat beye sormak istiyorum. G.Saray Spor Kulübü eğer böyle bir toplantıya ihtiyaç duyduysa, yıllardan beri yapılan yanlışlardan bahsedilmemesi mümkün olur muydu? Nitekim olmadı. Oğuz İmregün ağabeyim, Özkan Olcay ve birkaç kişi daha G.Saray Yönetimi'ni ve Faruk Süren'i adeta omuzlarından tutup silkelediler. G.Saray'ın sportif başarılarını herkes gibi onlar da alkışladılar. Ama kısa bir süre önce denetleyici sayın Pur'un açıkladığı 101 milyon dolarlık borç, herkesi şaşırttı. 20 milyon dolar AIG'den geldi, yok oldu. Faruk Süren hayali bir bilançoyla mali kongreye geldi. 23 milyon dolar SPK (Serbest Piyasa Kurulu), 28 milyon dolar IMC (International M.Grup) olmak üzere toplam 51 milyon dolar hayali rakamlar gerçekleşmeyince -ki gerçekleşmesi zaten otuz dağın ötesindeydi- ayrıca, 41 milyon dolar borç ve Hakan Şükür'den alınamayan 9 milyon dolar. Etti mi size 101 milyon dolar.
Sayın Pur, ‘‘101 milyon dolar borcumuz var’’ diye açıkladı ama Faruk bey, onu da yalanladı. ‘‘30 milyon dolar borcumuz var’’ dedi. Zaten G.Saray'da en büyük sorun neydi biliyor musunuz? Gerçekleri G.Saraylılara bütün çıplaklığıyla anlatmamak, anlatmaya yanaşmamak.
REAL MADRİD ÖRNEĞİ
Şimdi sıkı durun. Mehmet Cansun, Real Madrid'den bahsetti. Şehir içindeki değerli bir mal varlığını satıp, borcunu ödediğini ve şehir dışında çok güzel bir stat yaptırdığından bahsetti. Yani demek istedi ki, ‘‘Biz de Riva'yı, adayı satarız. 101 milyon doları öderiz. Arta kalan parayla da yaşama devam ederiz.’’
Ey G.Saraylılar, siz şimdiye kadar herhangi bir G.Saray Spor Kulübü Yönetimi'nden mal satma örneği verene rastladınız mı? Hiç sanmıyorum. Ama bizim Mehmet, yönetime Faruk Süren'i dengelemek için girdiğini söylemişti bana. Şimdi ne yazık ki, üzülerek görüyorum, Faruk Süren'i geçti. Ve çok iyi bir ekip oluşturdular. Birbirlerine çok iyi yakışıyorlar.
Toplantı sonrası Duygun Yarsuvat beyi televizyondan izledim. ‘‘Biz bu yönetimi ve Faruk Süren'i destekleme kararı aldık’’ dedi. Ben, toplantının yarısında çıkmıştım. Sonuna kadar kalanlara sordum. Gülerek cevap verdiler. ‘‘Turgay ağabey, bu toplantı zaten Süren&Yarsuvat'ın bu yönetimi aklama toplantısıydı.’’ ‘‘Yani’’ dedim. ‘‘Sen ne ismi koyarsan koy’’ dediler. Ben de ‘‘Süren&Yarsuvat şovu’’ adını verdim.
ACİL TOPLANIN
Sevgili G.Saraylılar, G.Saray'ın maddi durumu çok vahim. Sizler toplanıp, ‘‘dur’’ demezseniz, Faruk Süren'i, Mehmet Cansun'u oturdukları koltuklardan kaldırmazsanız çok daha feci durumlara düşeceğiz. Alacaklılar hacizle adamızı, Riva'mızı satacaklar, hazır olun. Zira bu yol oraya gidiyor.
Haluk, Türk futboluna ihanet ettin!..
GEÇENLERDE Kulüpler Birliği toplandı. Şimdi size aldıkları kararları tek tek sıralayım da dudaklarınız uçuklasın.
1-Bu yıl kümeden düşme kalksın. Süper Lig 21 takımla oynansın.
İnsaf be birader. Bir yıl boşuna maçlar yapıldı, ‘‘küme düştüm, kümede kaldım’’ heyecanı yaşandı. Bizim ejderha kafalı Kulüpler Birliği, hiçbir 1.Lig takımını kümeden düşürmedi! Futbol Federasyonu nasıl olduysa bunu kabul etmedi. Oysa, Haluk&Ata ikilisi, Kulüpler Birliği'nin emir kulları değiller mi? Bu öneri kabul olacak diye benim ödüm patladı. Zira Haluk'tan ve Ata'dan bu da beklenir.
SEKİZ YABANCI İHANETİ
2-Yabancı futbolcu sayısında kısıtlama kalksın. Futbol Federasyonu tamamen kaldırmadı da, kulüplere 8 yabancıyla sözleşme imzalama hakkını verdi. İşin üzüntü veren yönü, Kulüpler Birliği'nin yabancı kararını açıklayan sözcüsü Özkan Sümer. Özkan Sümer, Türkiye'de alt yapının Türk futboluna sağlık getireceğini yıllarca savunan alt yapı hocasıdır. Bugün o da yolunu şaşırdı. Rakamı tam bilmiyorum ama Trabzonspor'un 10'un üzerinde mukaveleli yabancı oyuncusu var.
Özkan Sümer, Brezilya'dan dört oyuncu getirdi. Şöyle bir hafızamı zorladım. Özkan hoca, teknik direktörken Yugoslavya'dan 3 Yugoslav futbolcu transfer etmişti. Üçü de tam fiyasko çıktı. İnşallah bu kez tarih tekrar etmez.
IRGAT DEĞİLLER
3-Satıştan kalan futbolculara oynadıkları maç başına ücret ödensin.
Vay, vay, vay... Sen, bir futbolcuyu on misli fiyatına satışa çıkar, tabii ona kimse talip olmasın, kulüpte kalsın. Sonra onu, kasıtlı olarak hiçbir maçta oynatma, futbolcunun da hayatı sönsün. Siz nasıl Kulüpler Birliği'siniz. Siz nasıl futbolcu düşmanı, hain başkanlarsınız. Futbol Federasyonu böyle bir karar aldı mı, bilmiyorum. İhtimaldir ki alabilir. Ben Turgay Şeren olarak, Profesyonel Futbolcular Derneği olarak kınarım. Gerçekleri futbol kamuoyunun önüne sunarız ama eylem nerede? O uyuyan, ‘‘bana dokunmayan yılan bin yaşasın’’ diyen 1. Ligdeki futbolcular uyansın artık. İkinci ve Üçüncü Ligde, Kulüpler Birliği ve Türkiye Futbol Federasyonu, futbolcu kıyımı yapıyor. Gelin bu arkadaşlarınıza sahip çıkın.
HAKKINIZI SÖKE SÖKE ALIN
4-Genç takımdan yetişen 24 yaş altı futbolcuların, transferine yasak getirilsin. Önce de yazdım. Kulüpler Birliği ve Türkiye Futbol Federasyonu, Türkiye'de futbolcu düşmanı. Oysa eğer ayakta kalabiliyorlarsa, eğer o kulüplere başkan seçilebiliyorlarsa onun temelinde futbolcu yatar. Ama şuna inanıyorum. Ben hayattayken futbolcu kesimi de uyanacak. Onlar da haklarını söke söke alacaklar.