Turgay seren: G.Saray'ın bitmeyen derdi Jardel

Güncelleme Tarihi:

Turgay seren: G.Sarayın bitmeyen derdi Jardel
OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 10, 2001 00:00

JARDEL'in asla ve asla iyi futbolcu olduÄŸuna inanmadım. Fakat bir tılsımı olduÄŸu da gerçek. Gol noktalarını çok iyi hissediyor ve top hangi tarafta oynanıyorsa ya ön direÄŸe ya ona yakın direÄŸe yahut da tam kontrasına koÅŸarak gidiyor ve golü yapıyor. G.Saray'a bu tarz çok goller kazandırdı. Kazandırdı ama, son zamanlarda yaptığı disiplinsiz hareketlerle ‘‘ben sakatım’’ diyerek Portekiz'e uçup gitmesiyle G.Saray'da erozyon da yarattı. Adamın hiçbir ÅŸey umurunda olmadı. ArkadaÅŸları sahada antrenman yapıp, ter dökerken o, tribünde Portekiz'den gelen bir dostuyla sohbet etti. Sohbet ederken de fotoÄŸrafları gazetelerde çıktı. Ä°YÄ°CE SAPITTIAntrenman yaparken ‘‘ah adalem aÄŸrıyor’’ dedi, soyunma odasının yolunu tuttu. Åžimdi de G.Saray'ın başına tam bela oldu. ‘‘G.Sa-ray'a dönmek istemiyorum’’ diye mesaj üstüne mesaj gönderiyor. Sarı kırmızılı kulüp, Porto ile anlaÅŸmadı. Faruk Süren, ‘‘Marsilya’’ dedi. Olabilir. G.Saray Kulübü BaÅŸkanı'dır, bu konuda yetkilidir. Herhalde onun da bir bildiÄŸi vardır. Ancak bu sefer Jardel yine diretiyor. Marsilya'ya gidip mukaveleye bir türlü imza atmadı. Gazetelerde hergün ÅŸaşırtıcı bir haber.BAÅžINA BUYRUKG.Saray, Jardel'i futbolcu olarak gözden çıkardı. Ama ondan belirli bir para kazanmak istiyor. Geçenlerde Ali Dürüst'le bir telefon görüşmesi yaptım. ‘‘Turgay Abi’’ dedi, ‘‘Ya Jardel gidecek, Marsilya ile mukavele imzalayacak, yahut da tıpış tıpış G.Saray kampına katılacak.’’Ali'nin bu söylediklerine tabii ki, inanmak istiyorum ama adam ortada yok. Kendi başına buyruk bir Jardel var. Ve G.Saray'ın da yapacağı hiçbir ÅŸey yok gibi. Ali Dürüst'e ÅŸunu sordum: ‘‘Jardel, Marsilya ile mukavele imzalamazsa, oradan alınan iki oyuncu ne olacak?’’ ‘‘AÄŸabey’’ dedi, ‘‘Jardel, Marsilya'ya gitmese de biz G.Saray olarak bu iki oyuncunun transfer iÅŸini hallettik. Jardel'le onların bir baÄŸlantısı yok.’’ Bu da güzel bir haber G.Saray için. Jardel ne olacak? Çünkü adamı ne bulabiliyorsun, ne konuÅŸabiliyorsun, ne de söylediÄŸi bir sözün ertesi günü gerçekleÅŸtiÄŸini görebiliyorsun. Yazık doÄŸrusu.B.Hakan'ı izlediniz mi?GEÇEN akÅŸam OÄŸuz Dizer'in ETV'de hazırlayıp sunduÄŸu spor programında B.Hakan'ı dikkatle izledim. Emre, Okan ve kendisi için G.Saray'a 8.5 milyon dolar deÄŸil, 6.5 milyon dolar ödendiÄŸini söyledi. Ve G.Saray Spor Kulübü yöneticilerinin hatalarını örtbas etmek için ‘‘8.5 milyon dolar alıyoruz’’ diye yalan söylediklerini tekrar etti. ‘‘2 milyon dolarlık aradaki farkı da G.Saray muhasebesi kendi defterlerinde halledecek’’ diye ilave etti.Dikkat edin, B.Hakan artı Okan artı Emre 6.5 milyon dolara gitmiÅŸ. Bunu en yetkili ağız söylüyor. Faruk Süren'in ne kadar beceriksiz olduÄŸu bir kez daha ortaya çıkmıyor mu? YALAN SÖYLEMEZB.Hakan, G.Saray BaÅŸkanı ve yöneticilerinin kulüp tarihinde görülmemiÅŸ ölçüde medyaya çıktıklarını ve bazı spor yazarlarına da özel haber yaptırdıklarını açıkladı.B.Hakan'ın ÅŸikayetleri bir türlü bitmedi. ‘‘Fatih Terim döneminde son derece ölçülü ve bilinçli transfer harcamaları yapıldı. Ama biz yine maddi sıkıntı çektik’’ dedi. Åžimdi sıkı durun. Ve dikkatle okuyun: ‘‘Hiçbir zaman hiçbir G.Saraylı futbolcu parasını gününde alamadı. Ve biz sarı kırmızılı futbolcular olarak her türlü özveriyi gösterdik. BaÅŸarılı olduk, UEFA Kupası'nı ve Süper Kupa'yı kazandık.KÄ°TAP YAZACAKG.Saraylı yöneticiler beni bulamadıklarını söylediler. Oysa ben, onlarla sık sık telefonla konuÅŸtum. Ä°sterlerse karşı karşıya gelir yüzleÅŸirim. Daha G.Saray'ın futbolcusu iken Jardel'le anlaÅŸtıklarını, dışarıdan benim için çok teklifler geldiÄŸini anlattılar. Yani bana güle güle dediler.’’B.Hakan bu söyleÅŸide içini döktü. Ve ÅŸimdi bir kitap yazacak. Bu tranfseriyle ilgili tüm yaÅŸadıklarını ayrıntılarıyla anlatacak.Rapaiç haddini bil!F.BAHÇE Futbol Takımı mevsimi açtı. Tabii amaçları ligde, kupada ve Åžampiyonlar Ligi'nde iyi neticeler almak. Ve taraftarını memnun etmek. Rapaiç gelmedi. Mustafa Denizli, ‘‘Ben ona iki gün izin verdim’’ dedi. Rapaiç yine yok. Geçen gün baktım Atatürk Havalimanı'nda gözünde son model gözlükler, elinde de ufak bir çanta ile Ä°stanbul'a paÅŸa paÅŸa geldi. Geldi ama, bu tip davranışlar futbol takımının havasını bozar. Bunu da en iyi Mustafa Denizli'nin bilmesi lazım. Fenerbahçe'nin 40 derece sıcak altında sabah akÅŸam idman yaptığına ÅŸahit oluyoruz. Bu idmana büyük bir özveriyle katılan futbolcuların Rapaiç'in bulunmamasıyla kafası bozulmaz mı? Bir futbol takımında bu tip olaylar çok önemlidir. Teknik adamın ve baÅŸkanın asla futbolcuları için deÄŸiÅŸik görüşleri olamaz. Her futbolcu eÅŸit olmalıdır. Çifte standart o takımın içine girmiÅŸ bir kurt gibi oyar oyar oyar, sonunda da ne kadar uÄŸraşırsanız uÄŸraşın dengeyi bulamazsınız.BABASININ ÇİFTLİĞİ DEĞİLRapaiç'e birileri haddini bildirmeli. Türkiye'de de her futbolcunun belirli kurallara, belirli disipline uyması ÅŸarttır. Yabancı futbolcu hayranı kulüplerimiz bu sayıyı 8'e çıkarttı. Çıkartan da Futbol Federasyonumuz. Åžimdi herhalde yabancı oyuncuların bu tarz davranışlarından asla rahatsız deÄŸillerdir. KardeÅŸim Mustafa, Rapaiç'i ya tüm elindeki F.Bahçeli futbolcular gibi disipline sok, ona en ufak bir ayrı ÅŸans tanıma, yahut da en kısa zamanda onun ipini koyver gitsin.Rapaiç'e birileri Türkiye'nin babasının çiftliÄŸi olmadığını onun anlayacağı bir ÅŸekilde izah etmesi lazım.Sayın Güreli'ye...PAZAR günü NTV'de BeÅŸiktaÅŸ'la ilgili programı başından sonuna kadar dikkatle izledim. Sayın Hüsnü Güreli ve sayın Yıldırım Demirören, BeÅŸiktaÅŸ'la ilgili açıklamalarda bulundular. Tabii ki, benim için meçhul olan pekçok konuda fikir sahibi oldum. Kendilerine teÅŸekkür etmek isterim. Sayın Güreli'nin bir sözüne katılmam mümkün deÄŸil. Bakın Güreli ne söyledi: ‘‘Gazete sayfalarında medya sadece kulüplerin borçlarından bahsediyor. Ä°leriki günlerdeki gelirlerinden hiç kimse söz etmiyor.’’ Yani Güreli ÅŸunu söylemek istedi: ‘‘BeÅŸiktaÅŸ'ın borcu var ama önümüzdeki yılki gelirlerimizle bunun büyük bölümünü kapatabiliriz.’’Bu bir canlı yayındı. Ben de telefonla katıldım. Kabul ettiler, saÄŸolsunlar. Orada da tartıştık. Ve sonunda bana hak verdi. ALACAKLA BORÇ ÖDENMEZBen, sayın Güreli'ye dedim ki: ‘‘BeÅŸiktaÅŸ Kulübü'nün 22 milyon dolar borcu var diyorsunuz. Önümüzdeki yılki gelirlerimizden kimse bahsetmiyor. Ä°yi güzel de, önümüzdeki yıl BeÅŸiktaÅŸ Spor Kulübü bir buzdolabına mı konacak? Bir yıl sonra tekrar buzdolabından mı çıkarılacak. Yani hiçbir masrafı olmayacak mı?’’Güreli, halka açılmaktan, BeÅŸik- taÅŸ'ın maddi sorunlarının üstesinden gelineceÄŸinden bahsetti ama ÅŸunu da ikrar etti: ‘‘Ekonomideki slogan ÅŸudur. Alacakla borç ödenmez. Haklısınız.’’Ben, televizyon ekranında konuÅŸamadığımız üç-beÅŸ kelimeyi daha sütunuma yazmak isterim. Sayın Güreli her kulübün bir geliri var bir de gideri. Zaten borç neden oluyor? Gelir gider hesabını tam olarak yapamadığımızdan deÄŸil mi? Diyelim ki, BeÅŸiktaÅŸ Kulübü'nün borcunun bir bölümünü gelirlerinizle ödediniz. Ama o yıl sarfettikleriniz ne olacak? O da sizin borcunuza yazılmayacak mı? Süper ekstra bir kaynak olmazsa borçlu kulüp, asla ve asla önündeki yıl gelirleriyle bunu kapatamaz.Lütfen cevap yazmak isterseniz, bana iletin. Derhal bu sütuna koyarım.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!