Turgay Şeren: Çok ümitlendim
Güncelleme Tarihi:
Çarşamba akşamı inat ettim. Gece yarısından sonra Almanya-Finlandiya maçını banttan da olsa televizyondan tamamını izledim. Doğrusunu söylemek lazım, Avrupa'da futbol büyük bir kaosa girmiş. O bizim gözümüzde büyüttüğümüz Almanya, rakibini fizik ve oyun gücüyle bükerek pes ettiren Almanya gitmiş, yerine ağır aksak top oynayan, verdiği 10 pasın beşi rakibe giden, tek tek baktığın zaman ne fizik güçleri, ne de fizikleri Alman Milli Takımı'na yakışan bir futbolcu grubu gelmiş.
Gelelim Finlandiya'ya. Onlar da öyle. Neredeyse havadaki topa burun vuracaklar. Jeremies'in attığı ilk golde rakip Finlandiya defansı adeta iskambil kağıdı gibi sağa sola devrildi, sonra da ister şans deyin, isterseniz beceriksizlik deyin, ne derseniz deyin, Finlandiyalı defans oyuncusundan top sekti, tekrar Jeremies'in önüne düştü ve Almanya'nın ilk golü geldi.
Televizyonda zaman zaman Franz Beckenbauer'i gösterdi. Ne düşündüğünü bilemem ama yüz ifadesinden Beckenbauer'in, Alman Milli Takımı'nın futbolundan mutlu olmadığı apaçık ortadaydı. Yüzünü ekşitmiş, yanındakilerle üzgün, ümitsiz tartışıyordu.
SAHADA İSPAT EDECEKLER
Bizim Milli Takımımız bu Alman Milli Takımı'ndan aşağı değil. Bursa'da kazandığımız maçtan sonra tabii ki çok mutlu olduk. Alman Milli Takımı'nı alt ettik diye, yıllar sonra yendik diye. İddia ediyorum, futbolcularımız inançlı olsun, fizik güçleri tam olsun, Finlandiya karşısında izlediğim Alman Milli Takımı ile her maçında başabaş oynar, yener, yenilir, yahut berabere kalır. Yani futbolun üç şansına da o maçta yakın oluruz.
Finlandiya Milli Takımı futboldan uzak, benim kafamdaki futbolculardan yoksun bir takım. Bazen kendi kendime şunu soruyorum, Avrupa'da futbol mu bitti, futbolcu mu yetişmiyor? Ne oldu da büyük gıptayla izlediğimiz Avrupa futbolu yavan, ağır aksak, seyrederken uyku getiren, hiçbir keyif almadığınız bir seviyeye indi.
İşin gerçeği şu, Türk Milli Takımı aldığı 9 puanla dört maçı deplasmanda da olsa en azından Almanya ile grup maçlarının sonunda puan puana gelmeli. Aksi olursa bunun hesabını Türk Milli Takımı futbolcuları ve teknik kadromuz vermeli. Bugünden ilan ediyorum; biz asla ve asla ne Almanya'dan ne de Finlandiya'dan aşağı bir takım değiliz. Bunu sahada ispat edecekler de Rüştü'den başlayarak Sergen'e, B.Hakan'a, Okan'a, Alpay'a, Ogün'e, Abdullah'a kadar ve daha tüm milli takım oyuncuları ve tabii teknik direktörümüz Mustafa Denizli'dir.