Tuğba'nın büyük çıkışı

Güncelleme Tarihi:

Tuğbanın büyük çıkışı
Oluşturulma Tarihi: Ocak 27, 2010 00:00

Bu yılki Avrupa Artistik Patinaj Şampiyonası'na ev sahipliği yapan Estonya'nın Talinn kenti yine kıran kırana geçen bir şampiyonaya tanık oldu.

Haberin Devamı

Tuğba'dan büyük çıkış / Galeri

 

Birkaç yıldır artistik patinaj turnuvalarını eskisi kadar heyecanla takip edemiyordum. Bunun ise iki sebebi vardı. Birincisi bayanlar kategorisinde yarışan Rus Irina Slutskaya ile tabir-i caizse şiir gibi kayan Viktoria Volchkova'nın olmayışı diğeri ise Evgeny Plushenko'nun 4 yıl önce vatandaşı Slutskaya gibi şampiyonalara veda edişiydi. TRT'de bize yıllardır şampiyonaları muhteşem sunumuyla ve neredeyse hiç yorumsuz anlatan Zafer Akyol bile bu duruma yorumsuz kalmamıştı.

 

 Tuğba göğsümüzü kabarttı

 

Değerlendirmeye bayanlar kategorisinden başlarsak zor koşullarla antrenmanlarına devam etmeye çalışan sporcumuz Tuğba Karademir için belki bu onu tanımaya başladığımız 2002 yılından beri yaptığı en iyi seri olmuştu. Kısa programında hiç düşmemesi, dengesini yitirmemesi ve Türk Müziği eşliğinde gerçekleştirdiği artistik yönü güçlü programıyla 10 sırayı aldı. Serbest program sonunda ise Tuğba 12. sıraya yerleşti. Bu derece Tuğba'nın ve ülkemizin artistik patinaj sayesinde elde ettiğimiz en iyi derecelerden biri oldu.

Haberin Devamı

 

Şampiyonalara katılarak göğsümüzü kabartan bir diğer kadın sporcumuz ise Birce Atabey oldu. Birce'nin ilk kez katıldığı şampiyonada heyecanlı olması ona kısa programdaki ilk atlayışında düşüş getirdi. 30. sırada yarışmayı tamamlayarak serbest programa kalamayan sporcumuz heyecanını da yenebilir ve kendine güvenli kayabilirse gelecek yıllarda ümit vaad edecek gibi görünüyor.

 

Gürcü sporcuyu Saakashvili takip ediyor

 

Dereceye girenlere gelirsek eğer Gürcistan'dan Elena Gedevanishvili bronz madalya alarak artistik patinaj dalında ülkesine bugüne kadarki ilk madalyasını götürmüş oldu. Gürcistan, Gedevanishvili'ye o kadar umut bağlamış ki antrenmanlarına devlet başkanları Saakashvili'nin geldiğini biliyoruz.

Haberin Devamı

 

İkinciliği ise geçen senenin Avrupa Şampiyonu, Finlandiyalı genç sporcu Laura Lepistö aldı.

 

Bu senenin birincisi ise ilk kez 2003 yılında, İsveç Malmö'de izlediğimiz İtalyan Carolina Kostner oldu. İsveç'te ilk kez katıldığı şampiyonada 4. olarak dikkat çeken Kostner için ise ne yazık ki birinciliğine rağmen olumsuz düşüncelerim var. Kostner 2003 yılından 2010 yılına kadar tekniğini her ne kadar ilerletmiş olsa da artistiğini hiçbir zaman tam kıvamına getirecek gibi durmuyor zira Kostner hiçbir zaman "junior" dediğimiz stilinden vazgeçmeyi düşünmüyor gibi. Aslında Caroline Kostner esnekliği ve tekniğine artistiğini de ekleyebilirse önümüzde sadece bir Avrupa Şampiyonu olarak değilde bir ekol olarakta durabilecek bir isim gibi.

Haberin Devamı

 

Efsane 4 yıl sonra geri döndü

 

Evet, işte yazmayı sabırsızlıkla beklediğim satırlara geliyorum. Irına Slutskaya ile birlikte Evgeny Plushenko'nun olmayışının beni yarışmalardan ne kadar da soğuttuğunu düşünürken karşımda Plushenko'nun adını görüyorum. Sakatlığı sebebiyle, 4 yıl önce yarışmaları bıraktığını açıklayan Plushenko büyük bir hırs ve her zamanki tutkusuyla pistlere geri dönmüştü. Plushenko'nun ezeli rakibi ve şimdilerde antrenörlük yapan Alexei Yagudin'in en güvendiği öğrencisi Brian Joubert bir yanda ve iki defa Dünya Şampiyonu olmuş, Olimpiyat ikincisi Stephane Lambiel bir tarafta Bermuda Şeytan Üçgeni misali zor bir üçlüydü.

 

Tuğbanın büyük çıkışı

Haberin Devamı

 

Kürsüye Plushenko'nun çıkması ise sürpriz olmadı. Jüri üyelerinin dahi hayranlıkla izlediği Rus sporcu bir kere denge kaybetmenin dışında son derece güvenli ve artistik yönü de her zamanki gibi iyi bir biçimde kaymıştı. Brian Joubert ise çok büyük bir hayal kırıklığı yaşarak üçüncü oldu ve kürsüye çıktığında bronz madalya kazanmış birinin sevincinden çok hüznü vardı. Stephane Lambiel ise sanırım en profesyonelce yaklaşan sporcu olmuştu.

 

Spinmaster'dan Ne Me Quitte Pas

 

Lambiel'den bahsetmişken gala programına dikkat çekmeden geçmemek gerekiyor. Nam-ı diğer spinmaster yani dönüş ustası, Lambiel'in Gala gecesinde Ne Me Quitte Pas ile yaptığı şov da kendisine dair klasiklerden biri olacak gibi gözüküyor. Müziğin ritmine uygunluk, kompozisyon ve mimikler bir sporcudan çok baleti ya da bir tiyatrocuyu izlermiş hissiyatını sağladı bizlere.

Haberin Devamı

 

Ruslar kürsüden inmedi

 

Sovyetlerin bıraktığı sporcu ve sanatçı sistemi gerçekten Rusyayı uzunca bir süre daha idare edecek gibi duruyor. Zira soğuk savaş dönemindeki gibi buz dansında kürsüde 1'inci ve 3'üncü sırada iki Rus çift duruyordu. Oksana Dominina / Maxim Shabalin çifti çok uzun yıllardır izlediğimiz çiftlerden bir tanesi. Bu sene Rusya Kupasını da kaldıran çiftin tırnaklarıyla adeta kazıyarak bu madalyayı hakketikleri de söylenebilir gerçekten. Son üç yıldır çıktıkları kürsüden bu yıl da inmediler ve birinciliği kimseye kaptırmadılar.

 

/images/100/0x0/55eb0f1ff018fbb8f8a85efb
Gala şovunun tadı damağımızda kaldı

 

Çiftler kategorisinde Rusya adına yarışan Japonya kökenli Yuko KAVAGUTI ile Alexander SMIRNOV kazandı. Kavaguti'nin ufak ve çevik fiziki yapısından faydalanılarak gerçekleştirdikleri tehlikeli ve oldukça zor sayılan liftler sayesinde çift artistik olarak rakiplerine ciddi fark atmış oldu. Bunun yanında ikinciliği alan ve yine yıllardır izlediğimiz sporculardan olan Aliona Savchenko / Robin Szolkowy çifti de hem serbest hem de kısa programda keyifli bir seri sundular. Gala gecesinde yaptıkları şovun ise adeta tadı damağımızda kaldı.

 

 

 

 

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!