Güncelleme Tarihi:
F.Bahçe ile Trabzonspor arasında özellikle yeşil sahada yıllardır devam eden gerilim, spor sevdalısı 16 yaşında bir genç tarafından kırıldı. Trabzonspor’un U16 takımında forma giyen 2006 doğumlu Yasir Kuduban, aynı zamanda Fenerbahçe formasıyla atletizm yapan başarılı bir sporcu. Bordo mavili takımda santrforda oynayan Yasir Kuduban, sarı laciverti formayla Denizli’de katıldığı Türkiye Şampiyonası’nda yüksek atlamada 1.97’ye sıçrayarak Türkiye üçüncüsü olmayı başardı.
Renklerin farkı yok, başarı önemli
F.Bahçe formasıyla atletizm yapmasının sanıldığı gibi bir olumsuz tepki getirmediğini belirten Yasir Kuduban, “Arkadaşlarımdan, hocamdan, ailemden, mahallemden öyle rahatsız edici bir tepki görmedim. Az sayıda şaşıran kişilerin hepsi ‘Hocan, kızmadı mı ? Nasıl izin verdiler?’ dedi. Onlara da detayıyla anlatınca hepsi ‘Helal olsun sana’ yanıtını verdiler. Ben elbette Trabzonsporlu’yum. Benim için Trabzon elbette en önde gelir ancak Fenerbahçe de bana olanak tanıdı, destek oldu. Babam da ben de spora gerçek anlamda sporcu ruhuyla bakıyoruz. Bence iki kulüp arasında renklerin farkı yok, önemli olan sporda başarılı olabilmektir” ifadelerini kullandı.
En büyük hayalim olimpiyat
Futbolu da atletizmi de gitti yere kadar yapabilmeyi çok istediğini belirten Yasir Kuduban, “Atletizmde en büyük hedefim ve hayalim milli takım formasını giyip ülkemi olimpiyatlarda temsil edebilmek. Bu hayalim doğrultusunda bana kim olanak tanır, imkan sunarsa oraya yönelirim. Hedeflerim arasında Trabzonspor A takımında oynamak da var” ifadelerini kullandı. Hem futbol hem de atletizmden sembolik de olsa para kazandığını aktaran Yasir Kuduban, “Fenerbahçe’den ayda 600 lira, Trabzonspor’dan 800 lira, Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezi’nden de bin 500 lira alıyorum. Bu paralarla kendi ihtiyaçlarımı aileme yük olmadan karşılıyor, bazen de aileme destek oluyorum. Krampon ve çivili ayakkabılarımı da bu paralarla aldım” dedi.
Rekabete rağmen iki kulüpte de oynamak zevkli
“7 yaşında Trabzon altyapısında futbola başladım. Yaşıtlarım arasında boyum daha uzundu. Beden eğitimi öğretmenim Erkan Şahin beni yüksek atlamaya yönlendirdi. Hem futbolu hem de atletizmi bir arada sürdürmeye başladım. Trabzonlu ve Trabzonsporlu olsam da Fenerbahçe’nin bana sunduğu imkanı asla unutmam.
Giderler çok pahalıydı
Bölgelerarası ve Türkiye şampiyonlarında birincilikler aldım. Fenerbahçeli yöneticilerin dikkatini çektim. Bana Fenerbahçe adına yarışmamı teklif ettiler. Kabul ettim çünkü atletizm yarışmalarına gitmek, konaklamak ve diğer giderler yüklü bir miktar tutuyordu. Rekabete rağmen ben her iki kulüpte de spor yapmanın zevkini tadıyorum.”