Güncelleme Tarihi:
Hürriyet yazarları Fırat Aydınus, Güntekin Onay, Uğur Meleke ve Mehmet Arslan, Futbol Konseyi'nde Trabzonspor - Fenerbahçe maçında yaşanan olayları değerlendirdi.
1- F.Bahçeli futbolcuların saldırganlara tekme tokat karşılık vermesini eleştirenler oldu. Sizce doğru mu yaptılar? Oyunculara ceza verilmeli mi?
FIRAT AYDINUS: YA ARACI TOPARLAYACAĞIZ YA DA...
Şu yapılanlarda ve yaşananlarda doğru bir şey aramak en son yapılması gerekendir. Başından sonuna kadar bir bütün halinde göz önüne alınarak neye karar verilecekse verilmeli. Her dakikasında yanlışların birbiri ile yarıştığı bu yaşananlar sonucu artık radikal kararlara muhtaç bir viraja girdik maalesef. Ya aracı toparlayıp, yola usulünce devam edilecek ya da bu virajda şarampole savrulacağız. Çok klişe olacak ama Allah aşkına bu milat olsun artık. Yeter!.. Yeter!..
UĞUR MELEKE: SUÇLU KAHRAMANLAŞTIRILDI
Yani hepimiz futbol konuşmak istiyoruz. Ama maalesef bu ülkede spor konuşmak, sporu sevmek imkansızlaştırıldı. Bir kısım insanlar skor seviyor, spor sevmiyor. Yine o bir kısım insanlar adalet istemiyor; kendilerine imtiyaz, başkalarına adalet istiyor. Süper Lig’de hakem dövüldü, Burak’a çakı, Fernandes’e tekme atıldı, Uğur Demirok’un gözü yaralandı, Volkan Bayarslan yumruklandı. Silahlı tehditler oldu. Hemen hemen hiç kimse caydırıcı ceza almadı. Suç suçlunun yanına kaldı. Hatta maalesef suçlu kahramanlaştırıldı. O yüzden de suç sürüyor, kesilmiyor, hatta artıyor. İnsanların can güvenliğini sağlamadan spor yapmaktan bahsetmek mümkün değil bence.
MEHMET ARSLAN: FUTBOLCUYA CEZA HOLiGANiZME ÖDÜL OLUR
Fenerbahçeli futbolcular o durumda ne yapsalardı? Çiçek mi verselerdi saldırganlara? Sahada kazanan takım sahada sevinir. Ve kimse de bu sevinci eleştirme hakkına sahip olamaz. Efendim taraftarlar tahrik oluyormuş. Olmasınlar, oraya maç izlemeye geliyorlar, tahrik olmaya değil. Hatırlayın Galatasaray, Kadıköy’de şampiyon olmuş, “Kupayı o sahada almadan çıkmam” demişti. Haklıydı. Fenerbahçeli oyuncular da haklıdır. Onlara verilecek en küçük ceza holiganizme verilecek en büyük ödüldür.
GÜNTEKiN ONAY: KAVGA ETMELERi YANLIŞTI
Fenerbahçeli oyuncular Trabzon’da gerçekten çok zor koşullarda önemli bir galibiyet elde etti. Ancak ortam o kadar gerginken bence en doğrusu maçtan sonra hemen soyunma odasına gidip kutlamayı orada yapmalarıydı. Futbolcuların sevinç gösterisi yapmaları sahaya girenleri meşrulaştırmaz ancak yine de oyuncular her ne kadar kendilerini korumak isteseler de kavgaya karışmamalılardı. Çünkü kendini korumanın ötesinde bazılarının saldırdıklarına da tanıklık ettik.
2- Trabzon-Fenerbahçe maçı sırasında ve sonrasında yaşanan olayları nasıl değerlendiriyorsunuz? Bundan sonra ne olmalı?
MEHMET ARSLAN: HOLiGANiZMi DURDURMALI
Türk futboluna bir ‘Demir Lady’ lazım. 29 Mayıs 1985 günü Brüksel’deki Şampiyon Kulüpler Kupası finalinde, Juventus ile Liverpool arasında oynanan maçtan sadece 1 saat önce yaşanan olaylar, büyük bir faciaya dönüşmüş 39 kişi ölmüş, UEFA 3 yıl ceza vermişti Liverpool’a. Dönemin İngiltere Başbakanı Margaret Thatcher, “Bizim bu hayvanlara 3 yıl ceza az” diyerek tüm İngiliz takımlarına 5 yıl ceza vermişti. Holiganizme karşı dimdik duracak bir iradeye ihtiyacımız. Sadece fiziksel saldırılara karşı değil, holiganizmi körükleyen her türlü eylem ve söyleme karşı. Başka çaresi yok.
UĞUR MELEKE: KOZMETiK OPERASYONLA DÜZELMEZ
Bu olaylar sebep değil, sonuç. Futbolda şiddetin merkezi olarak anılmaya başlamamızın 1 numaralı sebebi “resmi, takım elbiseli holiganlar”dır. Çoğunlukla babadan zengin ve fanatik olmaktan başka hiçbir özelliği bulunmayan liyakatsiz, holigan kulüp yöneticileri, ülke futbolunu batağa sürüklemişlerdir. Hakemlerini koruyamayan, hatta itibarsızlaştıran, onlara baskı ortamı kuran TFF de sorunun çok önemli bir parçasıdır. Türk futbolunun sorunu hiçbir zaman hakem, futbolcu ya da antrenör değildir. Türk futbolunun sorunu 15 dakikalık şöhret peşindeki yönetici görünümlü inşaatçı, ayakkabıcı, galericidir. Ben zaten on yıldır yüz defa sporda şiddet yasası ve futbol disiplin talimatı sıfırdan yazılmalı ve cezalar caydırıcı hale gelmeli diye söyledim. Bugün de verilecek hiçbir ceza caydırıcı olmayacak bilmiyorum. Kozmetik operasyonla düzelmez bu sorunlar. Futbola kalp nakli, beyin nakli lazım.
GÜNTEKiN ONAY: EN AĞIR CEZALAR VERiLMELi
Ne yazık ki yaşanan olaylar bu kadar gerginliğin bir sonucu gibi oldu. Bu sezon hakem dövüldü, sahadan takım çekildi, Süper Kupa finali oynanamadı, karşılıklı suçlamalar, bildiriler, maalesef ortalık yangın yeri. Trabzon’da yaşananlardan sonra olaylar hassasiyetle incelenmeli ve karışanlara en ağır cezalar verilmeli.
FIRAT AYDINUS: GEÇMiŞTEKi OLAYLARDA NE OLDU?
Yaşananların futbolumuz adına izahı varsa biri çıkıp söylesin. Daha önce bu ve benzeri mevzularda ne olmalıydı, ne oldu? Hiçbir yaptırım olmamış ki, bugünleri yaşıyoruz. 21 gün sonra bu konunun da üzerine hassasiyetle gidilmeyecekse ve daha önceki olaylar gibi unutulup gidilecekse kimse kendini yormasın. Menfaat gözetmeden Türk futbolu için ortak paydada buluşup, çözüm bulunmalı.
3- İsmail Kartal, “Bu maç tatil edilmeliydi” diyerek hakem Halil Umut Meler’i eleştirdi. Meler’in maçtaki stratejisini doğru muydu?
FIRAT AYDINUS: HAKEMiN ELiNDE TALiMAT YOK
Halil Umut Meler’in bu olaylar karşısında elinde “Şunu şunu uygulayacaksın” diye bir talimat var mı? Daha önce sırayla birinci, ikinci anons ve sonunda karar alınması gibi uygulanacak bir durum söz konusuydu. Şimdi yok. Bununla birlikte, kısa süre önce yaşadığı travma ve mental olarak tam hazır değilken, üst üste bu derbilere atandı. Bu psikolojideki bir hakem Trabzonspor-Fenerbahçe maçında yaşananların akabinde maçı tatil edebilmek bir yana, herhangi bir yaptırım uygulaması konusunda adım dahi atmadı.
MEHMET ARSLAN: TATiL EDEMEDi ÇÜNKÜ KORKTU
Kesinlikle tatil edilmeliydi. Bunda hiçbir tereddüdüm yok. Halil Umut Meler ile konuşmadım. Ama maçı iptal etmedi çünkü korktu. Tribünlerin, kulüplerin tepkisinden çekindi. Ben hakem olsam ben de iptal etmeye korkardım. Hakem maçın sağlıklı bir ortamda oynanmasına izin veren iradedir. Ama Meler maçı iptal etse, ayağa kalkacak camialar vardı. Kendisi hedef haline gelecekti. O da 2-3 ay önce yumruklu saldırıya uğrayan bir hakem olarak durumu idare etti. Aksi halde yapayalnız kalacak linç edilecekti.
UĞUR MELEKE: MELER’iN ATANMASI SKANDAL!
Halil Umut Meler’in zaten böyle bir maça atanması skandal bir hata. Birkaç ay önce saha içinde bir kulüp başkanı tarafından saldırıya uğramış, muhtemelen mental olarak henüz toparlanmakta olan genç bir hakemin omzuna böyle ağır bir yükü yükleyen yapay zeka olabilir herhalde ancak. Çünkü organik bir zeka almaz bu kararı.
GÜNTEKiN ONAY: ‘OLAYLAR BÜYÜR’ ENDiŞESi YAŞADI
Halil Umut Meler, Ankaragücü-Rizespor maçında uğradığı saldırının ardından Beşiktaş-Galatasaray derbisinde de ciddi anlamda yıprandı. Böylesine travma yaşayan bir hakemin, Türkiye’nin en gergin maçına atanması bence büyük bir hataydı. Böyle bir hakem o ortamda nasıl cesur kararlar verebilir ki. Yine de futbolcular maçın içinde iyi niyetliydi ve hakemi krize sokmadılar. Ama öyle travmatik bir sezon yaşayan Halil Umut Meler’in işi açıkçası çok zordu. Hakem maçı tatil etseydi, belki olaylar daha da büyüyebilir diye endişe etmiş olabilir.
4 - F.Bahçe ve Trabzonspor yöneticilerinin olaylarla ilgili tavrını nasıl buldunuz? Trabzonspor, Egemen Korkmaz’a yaptırım uygulamalı mı?
GÜNTEKiN ONAY: KORKMAZ’A YAKIŞMADI
İki taraf da itidalli, sağduyulu ve adil olmalı. Yaşananları dikkatle irdelemeli ve kendi personeli olsa da gereken cezayı uygulamalı. Egemen Korkmaz, 3 büyük kulübün formasını giymiş, antrenörlük yapan eski bir milli futbolcu. Rakip futbolcuya saldırmaya teşebbüs etmesi yakışmadı. Trabzonspor Kulübü, kendisine bir ceza verecektir. Tabii burada tam anlamıyla neler yaşandığını da bilmiyoruz. O yüzden kronolojik olarak farklı açılardan görüntülerle dikkatli bir inceleme ve soruşturmanın da şart olduğunun altını çizmek lazım. Türk futbolunun huzuru için sadece doğrunun ve hukukun peşinden gitmeliyiz.
MEHMET ARSLAN: HAYRETLER iÇERiSiNDEYiM
Futbolculuğunda hırsına çalışmasına hayrandım. Hayretler içerisindeyim. Üstelik Abdullah Avcı gibi son derece sportmen bir hocanın yardımcısının bu davranışı akıl alır gibi değil. Kesinlikle ceza almalı. Futbolda saha içi aktörlerinin bu tür davranışları, taraftarı sahaya çağırmaktır. Tam aksine olayı yatıştırması gereken bir isim olaya dahil oluyorsa tuz koktu demektir. Daha ne olsun.
FIRAT AYDINUS: ARTIK DAHA HASSAS OLUNMALI
Her iki kulüp yöneticilerin maç sonu itidalli kalmaları ve bu yönde açıklamalar yapmaları ne kadar sevindirici ise, sezon boyunca tüm kulüplerin yöneticileri bugüne kadar verdikleri demeçlerde neden bu kadar duyarlı değildiler dediğimiz nokta bir o kadar düşündürücü. Devletin ve TFF’nin atacağı adımlardan önce ilk atılması gereken adım, bundan sonraki süreçte yöneticilerin söylemlerinde dikkatli ve hassas olması gerek sanırım.
UĞUR MELEKE: ZENGiN-FANATiK YÖNETiCi TAKIMI
Diğer sorunuza verdiğim yanıtta da belirttim. Sadece Fenerbahçe veya Trabzonspor özelinde konuşmuyorum. Türk futbolunun temel sorunu zaten takım elbiseli holiganizm. Kerameti kendinden menkul, zengin-fanatik yönetici takımı. Süper Lig durdurulmadıkça, Türkiye Futbol Federasyonu delege yapısı değiştirilerek, gerçek bir seçim yapılmadıkça, yasa ve talimat yeniden yazılmadıkça verilen cezaların da göstermelik olacağına eminim zaten.