Güncelleme Tarihi:
İşe önce, binicilikle ilgili birkaç kafa karıştırıcı temel konudan başlamak gerek. İlki, ata binmek tabiri. Bu, binicilikle uğraşanların istisnasız duydukları anda tüylerini diken diken eden bir tabir. Zira ata binmek diye bir şey yoktur, at binmek vardır. Ata biniyorum demek hem ata saygısızlık hem de haddini bilmemek sayılır. Çünkü ona binemezsiniz, o binmenize izin verir sadece.
İkincisiyse, binicilik sporu lafını her duyduğunda, “Tamam da spor bunun neresinde” diye dudak bükenler.
Çünkü böyle düşünler, at koşturuyor siz de üstünde patates çuvalı gibi öylece duruyorsunuz sanırlar. Halbuki at binmek, müthiş bir teknik ve atla büyük
bir empati kurmayı gerektirir.
Bir tonluk bir atın üstünde, varsayalım 50 kilosunuz, aradaki 950 kiloyu güçle değil, sadece teknikle kapatabilirsiniz. Ata hakim olacağım diye harcadığınız güç, bacaklardan kalçalara, göbekten sırtınıza, kolunuzdan boynunuza kadar çalıştırmadık kas bırakmaz.
Bir saat boyunca durmaksızın dans ettiğinizi düşünün. Bir saatin sonunda muhtemelen çok eğlenmiş ama nefes nefese, bitap düşmüş olursunuz. İşte at binmek tam da böyle bir şey, atla birlikte ahenk tutturarak, dolu dizgin dans etmek gibi.
AYNI DİLİ KONUŞMADIĞINIZ BİR CANLIYLA YAPILAN MÜTHİŞ SPOR
Dünya üstünde, bir hayvanla birlikte yapılan tek spor olması ve atların da tıpkı insanlar gibi her birinin karakterlerinin farklı olması binicilik sporunun müthiş bir tadıdır. Bu tadı alanlardan Begüm Şen, bu sporu yıllarca niye yaptığını şöyle anlatıyor: “Aynı dili konuşmadığınız iki canlı arasında şahane bir spor.
Atlar ve insanlar birbirlerinden çok şey öğreniyor. Ben özellikle kadınlara bu sporu çok yakıştırıyorum. Yıllar önce geçirdiğim bir trafik kazası yüzünden şu an at binemiyorum ama herkese şiddetle tavsiye ediyorum.” Amatör binici Başak Sayan da, at üstünde özgür hissettiğini ve özellikle çocukların bu sporu mutlaka yapmalarını öneriyor.
At binmek aslında sadece bir spor değil, aynı zamanda bir terapi ve keşif. Tanıştığınız her atın karakteri size atlarla ilgili bambaşka bir dünyanın kapısını açar. Kimi üstünden indiğinizde başını omzunuza sürterek sizi sevdiğini anlatır, kimi daha siz üstünüzdeyken ona hakim olamayacağınızı anlayıp sizle dalgasını geçer. Atların duyguları o kadar sahicidir ki, insanlarla kurduğunuz ve gerçek sandığınız pek çok duyguya nal toplatır.
PAHALI BİR SPOR MU
Binicilik denince, ilk akla gelen şey pahalı bir spor olduğu. Ama binicilik kulüplerinin atlarını kullanırsanız, bu zevkin karşılığı abartıldığı kadar da yüksek değil. Binicilik için gerekli tog (başlık), çeps gibi malzemelerin tamamı da eğitim süresince kulüpler tarafından temin ediliyor.
HANGİ KULÜPTE KAÇ LİRA ÖDENİYOR
İSTANBUL ATLI SPOR KULÜBÜ
İstanbul Maslak’taki Atlı Spor Kulübü’nün 200’ün üzerinde atı var. İkisi kapalı, toplam beş manej var. Pony Kulüp’te 3-7 yaş arasında 30 dakika, 7 yaş üstüne bir saat ders veriliyor. Yarım saat ders ücreti 70, bir saatiyse 110 lira. (212) 276 20 56
İSTANBUL BİNİCİLİK KULÜBÜ
Taşdelen Çekmeköy orman sınırındaki kulüpte 4 yaşından itibaren binicilik dersleri veriliyor. 4-6 yaş arası yarım saat tek biniş 50, 7-13 yaş 60, yetişkinler için bir saat 80 lira. (216) 484 47 80
KEMER COUNTRY BİNİCİLİK KULÜBÜ
16 yıl önce Kemerburgaz’da kurulan kulüpte 20 kulüp atı var. Dört kapalı ve iki açık olmak üzere toplam altı manejleri (at binme alanı) var. Çocuklara binicilik dersi haricinde at bilgisi dersleri de veriliyor. Misafir olarak kulübe gelip at binmek isteyenlerin 30 dakikalık özel ders karşılığı 145 lira ödemeleri gerekiyor. Üyeler için bu fiyat 100 lira. Kulüp bünyesinde dört eğitmen var. (212) 239 70 10