TFF & beIN Sports'un 2.2 milyar TL'lik anlaşması ve 5 büyük ligle aradaki kocaman fark! Mbappe ve Haaland tek başına geçti...
Güncelleme Tarihi:
Liglerin başlamasına bir hafta kala Avrupa'nın beş büyük ligi ve Süper Lig'in yayın gelirlerini inceledik. Büyük ligler içinde 704.5 milyon euro ile en düşük yayın gelirine sahip Fransa Ligue 1 dahi, Süper Lig'e 6 kat fark attı.
Futbolda mesai, Dünya Kupası nedeniyle bu sezon erken başlıyor. Katar'daki büyük organizasyon, sıcaklığının yüksek olması nedeniyle yaz aylarında değil, Kasım ve Aralık'da gerçekleşecek.
Avrupa'nın 5 büyük liginde 2022 / 23 sezonunun başlama tarihi de net. Süper Lig'de sezon başlangıcı 5 Ağustos olarak belirlendi. Spor Toto Süper Lig karşılaşmaları 28 Mayıs 2023 tarihinde sona erecek. 21 Kasım - 18 Aralık 2022 tarihlerinde FIFA Dünya Kupası nedeniyle Spor Toto Süper Lig ve Spor Toto 1.Lig'e 14 Kasım Pazartesi gününden itibaren ara verilecek.
Avrupa liglerinde de planlamalar benzer şekilde gerçekleşti. Yine Premier Lig, Bundesliga ve Fransa Lig 1 de Ağustos'un ilk haftasında start alacak.
Süper Lig'de ilk iki haftanın programı açıklandı!Ve yayın ihalesi...
Öncelikle yaz döneminde yaşananları hatırlayalım. Digiturk, tüm paketleri kapsayan (96 Süper Lig ve tüm Spor Toto 1. Lig maçlarının canlı yayınları ile, Süper Lig özetleri, dijital platformlardan kısa özetler, radyo yayınları, bahis platformlarından ve GSM şebekelerinden yayınları kapsayan paketler) Paket 4’e toplam 2 milyar 105 milyon TL’lik teklif yaparken, bu rakam Yayın İhale Komisyonu tarafından düşük bulunarak geri çevrilmişti.
Daha sonra taraflar 2.2 milyar TL (120 milyon euro) üzerinde anlaşma sağladı. Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ve uzun yıllardır Süper Lig ve TFF 1. Lig yayın haklarını elinde bulunduran Digiturk beIN Media Group arasında 2022-2023 ve 2023-2024 sezonlarını kapsayan 2 yıllık yayın hakları uzatma sözleşmesi yapıldı.
AVRUPA LİGLERİYLE İLE SÜPER LİG ARASINDA KOCAMAN FARK
Peki Avrupa'nın beş büyük liginde durum ne?
Yayın gelirlerinde Premier Lig, kendisine en yakın lig La Liga'ya iki kat fark atmış durumda. 4.1 milyar euro ile pazarın lideri konumunda olan Premier Lig'i 2 milyar euro ile La Liga, 1.4 milyar euro ile Bundesliga, 1.1 milyar euro ile de İtalya Ligi Serie A takip ediyor.
Fransa Ligue 1 ise 704.5 milyon euro ile gelirde beşinci pozisyonda. TV gelirinden elde edilen rakam baz alındığında Süper Lig ile 5 büyük lig arasındaki fark ise epey fazla.
Yayın gelirinde 704.5 milyon euro ile beşinci sırada olan Fransa Ligue 1'de elde edilen gelirler Süper Lig'in 6 katı. Premier Lig'in geliri ile Süper Lig kıyaslandığında ise farkın 36 katı olduğunu görüyoruz.
MBAPPE 160, SÜPER LİG 120 MİLYON
120 milyon euroluk Süper Lig, dünya futbolunun yıldızlarının market değerlerinin de altına düştü.
Öyle ki sırasıyla 160 milyon euro ve 150 milyon euro güncel piyasa değerlerine sahip Kylian Mbappe ve Erling Haaland, tek başlarına ligimizi geride bıraktı.
YAYINCI KURULUŞLAR GEÇMİŞ DÖNEMLERDE NE ÖDEDİ?
1996-1997 Cine 5: Toplam 140 milyon dolar (3 yıl)
1999-2000 Teleon: Yıllık 60 milyon dolar
2000-2001 Digiturk: Toplam 465 milyon dolar (3.5 sezon)
2004-2005 Digiturk: Yıllık 135 milyon dolar (4 sezon)
2008-2009 Digiturk: Yıllık 140 milyon dolar (2 sezon)
2010-2011 Digiturk: Yıllık 321 milyon dolar (4 sezon)
2017-2018 Digiturk: Yıllık 500 milyon dolar (5 sezon)
ŞİFRELİ YAYININ TARİHİ
Ülkemizde 1971’de Alsancak Stadı’nda oynanan Karşıyaka-İstanbulspor maçının naklen yayını ile maç yayınları başladı. TRT stat-tesis giderleri gibi kalemlerle çok cüzi ödemeler yaparken, Avrupa’yı model alan kulüplerimiz TRT’den daha fazla para talep etmeye başladı. 1988’de G.Saray, Neuchatel ile oynanan Avrupa Kupası maçında TRT’nin verdiği parayı beğenmeyerek maçını naklen yayınlatmadı ve yayın gelirlerine Türkiye’de ilk tepkiyi gösteren kulüp olarak tarihe geçti.
TRT düşük bedellerde ısrar edince, 1990 yılı Mayıs Ayı’nda Magic Box Star1’in kuruluşuyla ipler koptu ve 4 büyük kulüp ile bazı Anadolu takımları, Magic Box ile 1990-91 sezonunda ayrı ayrı milyon dolarlık sözleşmeler imzaladılar. 1994’te şifreli kanal Cine5’in de açılmasıyla kulüpler kendi yayın haklarını daha yüksek gelirlerle pazarlamaya devam etti. Fakat, küçük kulüpler sadece büyük takımlarla kendi sahalarında yaptıkları maçlardan para alabiliyordu. Yani 1950’lerde Amerika’da yaşanan gelir farkından doğan problemler ülkemizde de yaşanmaya başladı.
Dönemin TFF yönetimi, kulüplerin de talebiyle Cine 5 ile 1996’da üç yıllık bir anlaşma yaptı ve ‘Havuz Sistemi’ resmen Türkiye’de gündeme girdi. 1996’da maçların yayın hakkını alan Cine 5, 40-45 ve 50 milyon dolar ödeyerek 3 yıl boyunca maçları yayınladı ve Türkiye’de futbolseverin dekoder koleksiyonu da başladı. Cine5’in ardından 1999’da havuz ihalesini Uzan Grubu aldı, taahhütlerini yerine getirmeyince yayın haklarını 2001’in başında Digitürk’e geçti. Ve o gün bugündür Digitürk her türlü tartışmaya rağmen evlere maçları ulaştırıyor. Ama gel gör ki bugün gelinen noktada, ne alan memnun, ne satan... (Tahir Kum - Hürriyet)
Kulüpler yeni TFF'den neler istedi?"AMAÇ MARKA DEĞERİNİ YÜKSELTMEK"
Yayın sorununun tartışıldığı ortamda Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı seçilen Mehmet Büyükekşi, konuşulan rakamın üzerinde bir anlaşma yaptıklarını ifade ederkern görev süresinde Türk futbolunda olumlu izler bırakmak ve marka değerini yukarı çekmek istediklerini ifade etmişti.
Bu süreç 7 aydan beri devam eden bir süre. Kulüpler Birliği Vakfı da bu sürecin içindeydi. Biz 1 hafta önce yönetime geldiğimizde aslında anlaşılmış bir rakam vardı. Spor Toto isim hakkı hariç 2 milyar 50 milyon liraydı bu rakam. Bu 2 yıllık sözleşme önümüzdeki sözleşme TÜFE bölü 2 şeklinden 1 yıl sonra devam edecek bir anlaşmaydı. Anlaşmanın 150 milyon lira daha yukarı çıkmasını sağladık. Gönül ister ki 3-4 milyarları hedefleyelim, marka değerimizi artırırsak sadece futbolun değil ülke tanıtımımıza katkı sağlayacağımızı düşünüyoruz. İnşallah başka projelerimiz var. Futbolun eksikliğini hissettiği en önemli konu güven. Ben yönetimimize güveniyorum dedim. Türk futbol ekosisteminde hepimiz birbirimize güvenmeyi ön plana almamız lazım. Birbirimizle kavga ederek bir yere varamayız. Bu anlaşma ana gelir kaynaklarımızın büyük kısmını oluşturan Anadolu takımlarımız başta olmak üzere tüm kulüplerimiz için büyük bir kaynak oluşturacak. Bu imzanın atılmasından dolayı Türk futboluna verdikleri istikrarlı destekleri için teşekkür ediyorum. Yeni dönemde uyumlu şekilde güzel bir iş birliğine imza atacağımıza inanıyorum. Anlaşmanın tüm futbol ailesine hayırlı olmasını diliyorum. Kulüplerimizin mali disiplin bütçe yönetimi ve altyapıya çok daha fazla önem vermeleri gerekiyor. Tek hedefimiz Türk futbolunu layık olduğu yere getirebilmek ve marka değerini artırmak.
MEHMET BÜYÜKEKŞİ