Terim'in hocası

GuerÄ°n Sportivo dergisi son sayısında Fatih Terim'in ‘‘30 yıldır futbolun içindeyim. Öyle büyük bir yenilik görmedim, baha göre futbolda son devrimi 1968'de Hollandalı Rinus Michels yapmıştı.’’ ÅŸeklindeki demecine yer verdi. Ben de yıllardır kendi kendime soruyordum, ‘‘Acaba Fatih Hoca, ‘Terim Felsefesi'ni' yaratırken kimden etkilendi?’’ diye.Åžimdi cevabı bulduÄŸumu düşünüyorum. Evet, Terim’in hocası efsanevi Rinus Michels... Total Futbol'u yaratan adam...Gerçi Ajax 1969, 70 ve 71'de Avrupa'nın zirvesine Stefan Kovacs'la çıkmıştı ama dönemin yıldızlarına göre devrimin mimarı Michels'di.David Winner, ‘‘Beautiful Orange’’ adını verdiÄŸi ve ‘‘Hollanda futbolunun nörotik dehası’’ alt baÅŸlığıyla piyasaya çıkan kitabında Michels'i bakın nasıl anlatıyor;‘‘O göreve geldiÄŸinde Ajax'lı futbolcular amatördü. Johan Cruyff bile sokaklarda 'Sport World' isimli dergiyi satarak geçinmeye çalışıyordu. Michels, ilk iÅŸ olarak yönetime baskı yaptı ve profesyonelliÄŸi getirdi. Oyuncuların sadece futbolu düşünmelerini saÄŸladı. Tesisleri yeniledi.’’ Dönemin yıldızlarından Barry Hulshoff, Michels'den bahsederken sanki Terim'i anlatıyor...‘‘Antrenmanları çok ağırdı, ama yeni metodlar geliÅŸtirirdi. Topla yapılan zevkli ama çok sert çalışmalarla her maça hazır çıkardık. Son derece otoriterdi. Patronun kim olduÄŸunu her fırsatta belli ederdi ama iÅŸ dışında çok canayakın ve güleryüzlüydü. Bazen ondan nefret ederdik ama sonradan düşününce haklı olduÄŸunu anlardık.’’Gerçekten de Rinus Michels Hollanda futbolunun bugünlere gelmesini saÄŸlayan isimdi. O, Total futbolu yaratana kadar Avrupa'da Hollanda'nın esamesi okunmuyordu. Her zaman hücuma yönelik, sert oyun isterdi. Kaleci dışında herkesin ataÄŸa katıldığı Ajax, 1967-68 sezonunda tam 122 gol atmıştı. Felsefe hücum olunca Ajax kupaları toplamakta zorlanmadı. TARÄ°HTEN DERS ALMALITerim'li Galatasaray'da gördüğümüz herÅŸey kasetlerden izlediÄŸimiz efsane Ajax'da vardı. Saha içi rotasyon, boÅŸ koÅŸularla alan yaratma, müthiÅŸ bir pres ve kademe anlayışı... Ajax hepsini mükemmel yapıyordu ve belki de son 30 yıldır, Ajax'a yakın oynayan tek takım Terim'in Galatasaray'ı olmuÅŸtu...Michels ilk göreve geldiÄŸinde Ajax'a 4-2-4 oynattı. Cruyff, Keizer, Groot ve Sjaak Swart'la Ajax rekorları altüst etti. Fatih Hoca da Hakan, Hagi, Ilie ve Arif'le ya da baÅŸka isimlerle birçok maçı 4 forvetle oynamış ve kazanmıştı.Michels gençlere güvenir, gerektiÄŸinde yıldızı takımdan kesip formayı altyapıdan bir gence verirdi. Fatih Terim gibi o da hata yapanı kolay kolay affetmezdi. Dukla Prag'la oynanan Avrupa Kupası maçında hatası kritik bir golle sonuçlanan Frits Soutekow bir daha Ajax forması giyememiÅŸti.Öğrencilerinin zayıflığı onu kızdırırdı. Kafa toplarını sevmeyen Swart, Michels'in ısrarı ve aylar süren özel çalışmaları sonucunda Ajax'ın havada rakip tanımayan oyuncularından biri haline gelmiÅŸti.Michels'in sahada hep iki lideri vardı. Ajax'da Cruyff ve libero oynayan Velibor Vasoviç, 88'in ÅŸampiyonu Hollanda'da Ruud Gullit ve Ronald Koeman.Hagi-Popescu, ya da Rui Costa-Pierini demek yeterli olur sanıyorum.Profesyonel karakter, futbol felsefesi, düşünce ve uygulamalar hep aynı.Fatih Hoca bugünlere kendi emeÄŸiyle, çalışarak geldi ama görünen o ki Michels'in Total Futbol görüşünden de mükemmel biçimde faydalanmış.Unutmadan... Rumen teknik adam Stefan Kovacs, Michels'in yerine göreve geldiÄŸinde, ‘‘ Ajax'a daha kontrollü bur oyun oynatmak istiyorum.’’ demiÅŸti. Ajax biraz daha kontrollü ama hep kendi bildiÄŸini oynayarak kupaları aldı. Lucescu'nun de geçen sene Monte Carlo'da aynı kelimeleri kullandığına ÅŸahidim. ‘‘G.Saray daha kontrollü oynamalı,’’ diyordu... Tarihten her zaman ders alınmalı. Galatasaray ancak Terim'li günlerde oynadığı gibi oynarsa ulaÅŸtığı standardı koruyabilir. Bugünkü oyun galibiyetler getirebilir ama Kopenhag'lar, Monaco'lar için yeterli deÄŸil. Â