Güncelleme Tarihi:
Sarı-kırmızılı takımın bu akşam Florya Metin Oktay Tesisleri'nde yaptığı antrenman sırasında basın mensuplarına açıklamada bulunan teknik direktör Fatih Terim, A Milli Futbol Takımı'nda kendisinin yardımcılığını Akhisar Belediyespor Teknik Direktörü Hamza Hamzaoğlu'nun yapacağını bildirdi.
Terim, Milli takımda üstlendiği görevle ilgili daha önce yaptığı yazılı açıklamayı bir de kameralar önünde ifade etmek istediğini belirterek, "Galatasaraylılara ben bir söz verdim. Bu sözde hiçbir türlü sapma olması mümkün değildir. Galatasaray benim ailemdir. İnsan ailesini terk etmez. Onlar bizi istemeyinceye kadar Galatasaray'dan ayrılmayacağımı söyledim. Burada rahat olsunlar, onlara verilmiş sözüm sözdür, onlar benim ailemdir. İnsan ailesini de terk etmez. Eleştirileri okuyorum, 'doğru' diyenler 'yanlış' diyenler var. Bunlar olacaktır. Ama kimse bizim ciddiyetle, disiplinle çalışacağımızdan, adaletli ve üretken olacağımızdan şüphe etmesin. Karakterimizden, kişiliğimizden ödün vermeden milli davaya hizmet edeceğiz. Aslolan Galatasaraydır ama varolan da Türkiye'dir. Dolayısıyla eğer milli dava birine nasip olmuşsa hayır diyemez. Herkes için geçerli bu, benim için de geçerli. Arkadaşlarımla beraber, milli takımımızın iyi olması adına elimden gelen her şeyi yapacağım" diye konuştu.
Fatih Terim, milli takımdaki görev süresiyle ilgili yorumlarla ilgili olarak da şunları söyledi:
"Açık artırmaları da bırakalım artık. 3 yıl, 5 yıl... Böyle bir şey yok. Mayıs'a kadar bila bedel çalışacağımı söyledim. Ne açıkladıysam benim ağzımdan odur. Açık artırmaları bırakalım. Bu ayıp oluyor biraz."
Tecrübeli teknik adam, özellikle son günlerde konuşmalarında dikkatli olmaya çalıştığını vurgulayarak, kendisi gibi herkesin de buna özen göstermesi gerektiğini söyledi. Terim şu ifadeleri kullandı:
"Benim bu kadar hassas olduğum bu konuda herkesin de böyle olması gerekiyor. Benim resmimi koyup, masa başında altına yazı yazmak çok ahlaki, doğru değil çünkü. Onlardan da aynı özeni bekliyorum. Yani ben ne diyorsam, açıklıkla da budur. Beğenirsiniz, beğenmezsiniz, doğrudur yalnıştır, ama böyle bir şey olmuştur, dolayısıyla buna saygı duymak ve hep beraber bu enerjiyi, sinerjiyi sağlayıp ülke futbolunu milli takımlarda yapılması gereken reformları veya yukarılara tırmanmayı hep beraber sağlamamız lazım. Bundan başka bir masum niyetimiz de olamaz. O yüzden herkes rahat olsun. Biz çalışmaktan, risk almaktan yılmadık, korkmadık. Olaya böyle bakmakta yarar var. Fikirlerde incitme, acıtma yoksa burada sorun da yok demektir. Herkes fikrini söylemekte serbesttir. Ama benim gösterdiğim özeni dil olarak ve üslup olarak gösterirlerse memnun olurum."
Fatih Terim, yeni görevinin Galatasaray'ı sezon içindeki hedeflerinden şaşırtabileceği yönünde korkuların bulunduğunun ifade edilmesi üzerine, "Aslolan Galatasaray dedik. Önemli değil, teferruatlar yolumuzu kapatmaz" diye konuştu.
"MUHAKKAK Kİ TRANSFER DÜŞÜNÜYORUZ"
Elmander'in gönderilmesinin ardından Galatasaray'da takıma yeni bir takviye olup olmayacağı sorulan Terim, transfer çalışmalarının sürdüğünü belirtti. Transferde başka gelişmeler de olabileceğini ifade eden Terim, özetle şunları söyledi:
"Kulübümüzün Elmander'e bir vefa borcu var. Elmander'i hep beraber yolcu edeceğiz. Muhakkak ki transferi düşünüyoruz. Başkanımızla da yöneticilerimizle de bu konuyu sıkça konuşuyoruz. Profesyonel arkadaşlarımızın da girişimleri var. Olmaya yakın veya gerçekleşen bir şey olursa paylaşacağımızdan şüpheniz olmasın. Başka gelişmeler de olabilir çünkü. Sadece Elmander değil. Galatasaray, eksiğini fazlasını tarttı, daha önceden bir karar verdi. Çok da kolay olmuyor bazen transferler. Zaten 10-11 yabancı varken ona göre davranmıştık. Culio gitti, şimdi Elmander gidiyor, Ujfaluji gitti, sırada olabilir. Oldukça da biz eksiklerimizi tamamlayacağız."
Terim, sezon sonunda Galatasaray'da sözleşmesinin biteceği hatırlatılarak yöneltilen "Başkanla sözleşme yenileme konusunda bir şey görüştünüz mü?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:
"Ben bu konuyla ilgili geçmişte ne dediysem, bir saniye, bir gram şaşma yoktur. Çok fazla önemsemiyorum onu. Ben ne dediysem olur. Burası benim yuvamdır. Ben o seyirciye söz verdim ve o sözümü her zaman tuttum. Orada bir sapma, oynama olması mümkün değil."