A.A.
Oluşturulma Tarihi: Eylül 14, 2009 11:05
Teniste 4 “Grand-Slam”den biri olan sezonun, son büyük turnuvası 129. ABD Açık, TSİ bu gece yapılacak tek erkekler finaliyle sona erecek.
ABD'nin New York kentindeki USTA Tenis Merkezi Kortları'nda her yıl Ağustos ayının son pazartesi günü başlayıp, iki hafta süren, bu sene de 129'uncusu düzenlenen 24.2 milyon dolar (36.44 milyon lira) ödüllü büyük turnuvanın son günlerine, yağmur damgasını vurdu.
Turnuvanın son günlerinde etkili olan yağış, tek bayanlar yarı final ve final maçları ile tek erkekler çeyrek final, yarı final ve final karşılaşmalarının ertelenmesine neden oldu.
Şampiyonada, TSİ dün akşam oynanan tek bayanlar finalinde, 9 numaralı seribaşı Danimarkalı Caroline Wozniacki ile Belçikalı raket Kim Clijsters karşılaştı. 2007 yılında henüz 24 yaşındayken tenisi bırakıp, bu yıl kortlara yeniden dönen, 2005 yılının ABD Açık Şampiyonu Clijsters, turnuva tarihine geçen yarı final maçında, rakibi Serena Williams'ın çizgi hakemiyle tartışıp, maçtan çekilmesi üzerine, finale yükselmişti.
Bu defa da Clijsters, Danimarkalı rakibini 7-5 ve 6-3'lük setlerle 2-0 yenerek, 2009 ABD Açık şampiyonluğuna ulaştı.
Tek erkeklerde ise kariyerinde 3 Avustralya Açık, 6 Wimbledon, 1 Roland Garros, 5 de ABD Açık şampiyonluğu bulunan İsviçreli raket Roger Federer, ABD Açık'ta üst üste 6. kez şampiyon olmayı hedefliyor. 3 numaralı seribaşı İspanyol Rafael Nadal'ı 3-0 eleyen Arjantinli Juan Martin del Potro da finale yükselen bir başka isim oldu.
Turnuva, TSİ bu gece yapılacak 6 numaralı seribaşı Juan Martin Del Potro ile Federer arasında oynanacak tek erkekler finaliyle sona erecek.
TURNUVANIN TARİHÇESİ
Turnuvada, son yıllarda tek erkeklerde dünya klasmanının zirvesinde yer alan İsviçreli raket Roger Federer'in üstünlüğü göze çarparken, turnuvanın ilk yıllarında ise ABD'li Richard Sears adından söz ettiriyordu.
1881 yılından 1975 yılına kadar çim kortta, 1975 ve 1977 yılları arasında ise toprak kortta düzenlenen, ABD Tenis Federasyonu'nun ev sahipliğindeki ABD Açık, 1978'den bu yana ise sert zeminde yapılıyor. Turnuvanın kortlarında son yapılan değişiklik, saha renklerinde oldu. 2005 yılına kadar yeşil olan sentetik kortlar, o yıl topun daha iyi görülmesi amacıyla mavi kortlara dönüştürüldü.
ABD Açık'ın bir diğer özelliği ise tenisçilerin hakem kararlarına itiraz etmesini sağlayan “Şahin Gözü” adlı bilgisayar sisteminin 2006 yılında ilk kez burada kullanılması oldu. Şahin Gözü, 2006 yılında ilk kez merkez kort olan Arthur Ashe stadı ile Louis Armstrong sahalarında kullanılırken, bu yıl 3. büyük kort “Grandstand”e de monte edildi.
Tenisçiler, 3 boyutlu (3D) bilgisayar simulasyonundan oluşan “Şahin Gözü”nü, her sette en fazla 3 kez kullanabiliyor.
ABD Açık tarihinde tek erkekler kategorisinde en çok şampiyon olan raketler, 7'şer kez ile 1968'den önce Richard Sears, Bill Larned ve Bill Tilden olarak sıralanırken, 1968 yılından bugüne gelindiğinde ise 5'er şampiyonlukla Jimmy Connors, Pete Sampras ve Roger Federer yer alıyor.
1887 yılında turnuvaya dahil edilen tek bayanlar kategorisinde ise 1968'den önce Norveç asıllı ABD raket Molla Bjurstedt, 8 kez şampiyon olurken, 1968'den sonraki yıllarda da ABD'li Chris Evert 4 kez şampiyon oldu.
Belçikalı Kim Clijsters, ABD Açık tarihinde seribaşı olmayıp, finale yükselen ikinci isim olmayı başardı. 1997 yılındaki finalde Venus Williams, seribaşı olmadığı turnuvanın finalinde, dönemin 1 numaralı ismi İsviçreli Martina Hingis'e 6-0 ve 6-4'lük setlerle 2-0 kaybetmişti.
EN BÜYÜK TENİS STADI
ABD Açık'ı diğer “Grand Slam”lerden ayıran özelliği de merkez kort olarak kabul edilen ve adını Afro-Amerikan tenisçi Arthur Ashe'den alan 23 bin kapasiteli tenis stadına sahip olması.
Final maçlarıyla seribaşı raket karşılaşmalarına ev sahipliği yapan Arthur Ashe kortu, özellikle Wimbledon, Fransa Açık (Roland Garros) ve Avustralya Açık'ın merkez kortlarına göre daha çok tenisseveri ağırlayabiliyor.
“Grand slam”lerde ABD Açık'ın Arthur Ashe kortundan sonra en yüksek kapasiteli ikinci kort ise sezonun 3. Grand Slam'i Roland Garros'un finallerine ev sahipliği yapan, 15 bin 166 seyirci kapasiteli “Court Philippe Chatrier” geliyor.
Sezonun ilk turnuvası Avustralya Açık'ta, final ve seribaşı raketleri ağırlayan Rod Laver Arena, 14 bin 820 kişilik kapasitesiyle 4 büyük turnuva arasında 3. sırada yer alırken, kendine has kurallarıyla dikkati çeken ve tenis otoriteleri tarafından en prestijli turnuva olarak kabul edilen Wimbledon'ın Merkez Kort'u ise 13 bin 810 seyircilik kapasitesiyle son sırada bulunuyor.