Güncelleme Tarihi:
Meydana gelen olayları Mehmet Şanlı odağından çıkardığımızda ilk göze batan nokta ise; Türkiye’deki herhangi bir spor branşında alt ve üst yapılarda profesyonel anlamda oyunculara psikolojik destek veren bir departman/yapılanma bulunmaması oluyor.
Türkiye Basketbol Federasyonu, Avrupa’daki birçok federasyonun yaptığı gibi kulüplere bu konuda telkinlerde bulunuyor. Ancak oyuncularının fiziksel sağlığı için fizyoterapist bulunduran tüm kulüpler, psikolojik danışman bulundurmayı ihmal ediyor.
Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğumuz Türkiye’nin en önemli alt yapı basketbol antrenörlerinden biri olan Taner Günay da, hem Mehmet Şanlı'ya hem de Türk basketbolunda psikolojik desteğin gerekliliğine dair çarpıcı noktalara dikkat çekti.
“ERKEN TEŞHİSİ SAĞLAYACAK BİR YAPI GEREKİYOR”
İşte Günay’ın Hürriyet’e yaptığı açıklamalardan satırbaşları...
- Mehmet Şanlı konusunda artık magazini bırakmak gerekiyor. Tamamiyle geçmişte basketbol parkelerindeki yaşanmışlıkları yüzünden bu hâle gelmiş değil. Bu konuyla alakalı topluma örnek olabileceğimiz bir durum yaratıp, onun yaşadığı kötü şeyleri duyuralım ki, spor alanında erken teşhis yapılmasını sağlayacak profesyonel bir yapı oluşturalım. Türk basketbolunun geleceği için bu şart. Umarım Mehmet de aramıza eski günlerdeki gibi katılacak.
“MEHMET, TOPLULUKLARA KARŞI UYUMSUZDU...”
- Benim şahit olduğum kadarıyla, antrenmanlarda arkadaşlarına dönük, maçlarda da rakibine dönük sertlikler yapıyordu Mehmet ama onun oyun tarzı buydu. Art niyet taşımıyordu. Çok zararsız bir insandı. Herkese karşı saygılıydı. Ben hiçbir zaman negatif bir tavrını görmedim, hissetmedim. Arkadaşları arasındaki olaylar da rahatsız edici şeyler değildi. Yalnızca, topluma ve topluluklara karşı uyumsuz olduğundan dolayı bazen arkadaşları rahatsızlık duyabiliyordu.
“BİZ ÇOK ÇABA HARCADIK AMA...”
- Biz uyum sağlaması için çok çaba harcadık, herkes ona iyi niyetle yaklaştı. Bulunduğu kulüpler de ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çabaladılar, onunla ilgilenildi. Çocuklar arasında, bize yansımayan ‘dalga geçme durumları’ olmuş mudur, bu sporcu kariyerlerinin çocukluk düzeyindeki bölümüne bakılınca anormal bir şey değil. Bizim tam olarak tespit edemediğimiz ama gerçekten yaşanan şeyler arasında bunlar olabilir.