Röportaj: Mehmet ARSLAN
Oluşturulma Tarihi: Nisan 06, 2007 00:00
"Geçen yıl konuştuk, her şey tamamdı. Hatta benim medyaya tanıtılma programım bile hazırlanmıştı ama son anda olmadı. F.Bahçe ile konuştuk ve ligin bitiminde bir kez daha görüşmek için karara vardık."
FENERBAHÇELİLERİN en çok merak ettiği soruya yanıt bulmak için Madrid’deyim. Çok sevgili bir "Dostumun" aracılığıyla Roberto Carlos için Real Madrid Kulübü’nden röportaj izni alabildim. Sabah saat 10.30’da Real Madrid’in idmanı vardı. Tam 11.00’de tesislerde olmamı istemişlerdi. Tam saatinde oradaydık. İspanyol gazetecilerle birlikte Real Madrid’in basın merkezi olarak kullandığı dev binaya girdik.
İdman 15 dakika açık. İdmanı da izlersiniz.
Dünyanın en büyük yıldızları, Capello yönetiminde antrenman yapıyorlardı. Carlos ve Beckham ise düz koşu... Birlikte şakalaşıyorlar, gülüyorlardı. 15 dakika çabuk geçti. Bizi içeri aldılar. Ve bir oda gösterdiler...
Formayı burada giyemem
Carlos idmandan sonra sizinle bu odada görüşecek.
Odada 10’a yakın sandalye vardı. Ve odanın duvarları siyah renge boyanmıştı. Burada konuşacak, burada fotoğraf çekecektik. Roberto Carlos’u beklemeye başladım. Asansörün kapısı her açıldığında karşımda başka bir yıldız görüyordum. Önce Guti çıktı asansörle basın merkezine... Ve kendisini bekleyen AS Gazetesi muhabirlerinin bulunduğu yere yöneldi. Az sonra da Robinho göründü.. Güler yüzlü Brezilyalı nazikçe gülümsedi. Kendisinden kızımın Brezilya forması için imza istedim. Ancak görevliler araya girdi.
Önce Real Madrid TV’ye konuşacak. İmzayı sonra isteyin lütfen...
Birkaç dakika sonra konuğum geldi; Roberto Carlos... O sahadaki sert adamdan eser yoktu. Sıcacık bir gülümsemesi vardı. Çantama yöneldim ve Fenerium’dan alarak arkasına 3 numara Roberto Carlos yazdırdığım formayı uzattım. Şaşırdı ve gülmeye başladı. Çok hoşuna gitmişti. ’Giyer misin formayı?’ dediğim de, "Evet ama şimdi ve burada değil" dedi. Fotoğraf çektirirken Roberto Carlos yazısının görünmemesini rica etti.
Chelsea’ye gitmeyeceğim
Ama ben ikinci sürprizi sona sakladım. Çantamdan, "Bir gün herkes F.Bahçeli olacak" sloganlı bir şapka çıkardım.
Formayı giymedin o zaman bunu başına tak?
(Yine gülmeye başladı.)
Tamam takarım. Ama fotoğraf çektirmem. Hem hep sen benden bir şey istiyorsun. Bu kez ben istiyorum. Sen şapkayı tak birlikte fotoğraf çektirelim...
Roberto Carlos ile sohbetimiz böyle başladı. Sonra ben sordum, o yanıtladı...
Tüm Türkiye ve Fenerbahçeliler merak ediyor, gerçekten F.Bahçe’ye geliyor musun, yoksa Chelsea’ye mi gideceksin?
Chelsea ihtimali yok, hayır Chelsea’ye gitmeyeceğim.
O zaman Fenerbahçe’ye geleceksin?
Fenerbahçe’nin lig maçları devam ediyor. Ve onlar şampiyonluk için oldukça şanslılar. Bu bakımdan çok fazla konuşmak istemiyorum bu konuyu. Çünkü futbolcu arkadaşlarım etkilensin istemem. Ama şunu söyleyebilirim, evet, F.Bahçe ile konuştuk ve ligin bitiminde bir kez daha görüşmek için karara vardık.
Geçen yıl da F.Bahçe’ye geleceğin söyleniyordu. Ne oldu da tıkandı o görüşmeler?
Geçen yıl konuştuk, her şey tamamdı. Hatta benim medyaya tanıtılma programım bile hazırlanmıştı. O dönemde Real Madrid ile birlikte Avusturya’da kamptaydık. Predrag Mijatovic (Real Madrid Kulübü Sportif Direktörü) durdurdu beni. Avusturya’daki otelden ayrılıp İstanbul’a geliyordum. Antrenörümün bana takımda ihtiyacı olduğunu söyledi. Böylece kaldım Real Madrid’de. Yoksa İstanbul’daydım...
Sokaktaki Roberto Carlos nelerle karşılaşıyor?
İnsanlar fotoğraf çektirmek istiyorlar, imza istiyorlar. İspanyollar beni çok seviyor ve İspanya’dan ayrılmamı istemiyorlar. Fakat ben kararımı verdim. Gidiyorum...
Türkler de gelmeni istiyor...
(Kahkahalarla) Evet... Ben de istiyorum...
Doğum günümü seneye İstanbul’da kutlarız10 Nisan senin doğum günün... Pasta getirmeyi düşündüm ama erken olur diye vazgeçtim?
(Gülümseyerek) Önemli değil, gelecek seneye birlikte kutlarız, İstanbul’da hem de...
Türkiye ve Türkler deyince aklına ne geliyor?
Türklerin çok eğitimli insanlar olduğunu düşünüyorum. Ayrıca Brezilya’daki taraftarlar ile Türk taraftarlarını çok benzetiyorum birbirine...
Ya spor medyası... Türkiye’de hakemler, yöneticiler, futbolcular hep medyadan şikayet eder...
Türk basını hakkında ne derlerse desinler, Brezilya’dan kötü olamaz. Asla olamaz. Ayrıca benim medyayla sorunum olmaz.
Yıldırım’ı çok konuşuyoruzBrezilya Milli Takım kampında hiç Fenerbahçe, Türkiye gibi konular geçer mi?
Çok konuşulur hem de sizin sandığınızdan çok daha fazla. Ama özellikle Fenerbahçe ve onun başkanı... Başkan çok konuşulur, ondan hep övgüyle söz ederler. Fenerbahçe de Avrupa’nın en iyi kulüplerinden biri... Yapısında var bu iyilik. Tek eksiği Avrupa Kupası... İnşallah onu da kazanacak. Çünkü F.Bahçe, Avrupa’nın en iyi futbol yapılarından birine sahip. Bunu biliyorum. Ayrıca İstanbul da çok hoş bir şehir... Çok sevdim... Tamam tamam... Daha fazla konuşmayacağım... (Gülerek)
F.Bahçe-G.Saray rekabetini duydun mu? Örneğin R.Madrid-Barcelona maçı... Ne hissediyorsunuz bu tür maçlarda?..
Corinthians-Palmerias, Inter-Milan daha sayılacak çok derbi var. Havası hep aynı. Ayrı bir heyecan ve müthiş bir motivasyon...
G.Saray ile Süper Kupa finalini oynadınız.
Biz daha iyi oynamıştık ama kaybettik. G.Saray da iyi bir takım. Ama benim takımım F.Bahçe kadar değil...
Türkiye’ye karşı 2002 Dünya Kupası’nda oynamıştın. Hatırlıyor musun?..
Güçlü bir ekipti ve büyük futbolcuları vardı. Yarı finalde de karşılaşmıştık. Ciddi bir takım Türkiye. Avrupa Şampiyonası Finalleri’ne katılırlarsa, ki katılacak gibi görünüyorlar, aynı başarıyı yeniden yakalamalarını dilerim.
2005’te seni silahlı iki kişi soydu? Carlos’u karşılarında görünce ne yaptı hırsızlar?Ben arka koltukta oturuyordum. Ve telefonla bir radyo kanalıyla konuşuyordum. Bu iki hırsız bir anda belirince şaşırdım. Onlar da şaşırdı. Telefonumu ve saatimi aldılar.
"Senin olduğunu bilseydik arabayı durdurmazdık. Brezilyalılar seninle gurur duyuyor" dediler.
Ama saati ve telefonu götürdüler?.. Evet götürdüler...
Derbiye gelirim Hürriyet adına seni G.Saray-Fenerbahçe maçına davet etsek, gelir misin?
Elbette gelirim, hem de
seve seve...
O zaman telefon numaranı ver...
Seni arayacağım?..
Yaz... 649... gelirim dedim ya...
Tamam anlaştık. Başka bir soru, maça çıkarken bir uğurun var mı?
Var, formamı hep soyunma odasından çıkarırken, yürürken giyerim.
Ya hobilerin...
Play-station oynarım
kızımla birlikte...Alex’in kalitesini dünya kabul ediyorFenerbahçe’de pek çok Brezilyalı oyuncu var. Ve teknik direktör de Zico... Zico’dan başlasak...
Futbolculuğunu anlatmaya gerek yok... Müthiş bir golcüydü ve sanki hep kazanmaya programlanmıştı... Teknik adam olarak da öyle, hep kazanmayı istiyor.. Alex’e gelince... Kaka döneminden bir oyuncu Alex ve Zico’ya çok benziyor. Onunla tek farkı sol ayakla oynaması... Ama ikisinin de kalitesini dünya kabul ediyor.
Barcelona’da oynayan Ronaldinho’yu anlatabilir misin desem?..
Harikulade...
Bu kadar mı?
(Gülerek) Daha ne olsun ki...Vuruşum saatte 140 km hıza ulaşıyorFutbol senin için nedir?
Her şey..
Brezilya için?
Yatarken, yerken, içerken ve nefes alırken yaşanan tek şey...
İspanya için?
Değişik...
* Topa çok sert vuruyorsun. Hızını ölçtüler mi hiç?
Şutun hızı uzaklığıyla da ilintili. Ama bana 120 ile 140 kilometre arasında gittiğini söylemişlerdi.
Roberto Carlos için gecelerin adamı, çok çapkın diyorlar... Çapkın mısın?
Evet. Eskiden öyleydim. Şimdi de hayır çapkınım diyemem. En iyi yanıt galiba az çapkınım olacak. Çünkü benim sevgilim Brezilya güzeli, Dünya Güzellik Kraliçesi... Eh bu durumda çapkınlık yavaş yavaş gidiyor... (gülerek)Bizde antrenör bile soyunma odasına inmez
Real Madrid’de yöneticiler soyunma odasına girer mi?
Bizim özelimize girmezler. Bırakın yöneticiyi bazen antrenör bile gelmez. Ama bazen tebrik için indikleri oluyor.
Futbolda başarıya doymuşluk diye bir kavram var mı?
Ben takım değiştirdiğim zaman lig, kupa, Avrupa Kupası, hepsine sıfırdan başlarım. Futbolu 24 saat yaşayan biri olarak bu sorunun yanıtına rahatlıkla ’hayır’ diyebilirim.
Beckham’ın farklı bir imajı var
Beckham yakın arkadaşın... Ve 250 milyon dolara transfere oldu. İnsanın arkadaşının 250 milyon dolara transfer olması nasıl bir şey. Soyunma odasında ona hiç espri yapıyor musunuz?
Beckham’ın güçlü bir yanı var. Her şeyden önce karizmatik ve bunu gösteriyor. İktidar sahibi bir imajı olduğunu görüyorsunuz. Onun 250 milyon dolara transfer olduğunu duyunca kucakladım ve tebrik ettim. Ve elbette şakalaştık.
Neler söyledin?
Dedim ya çok iyi arkadaşım. Onları anlatmayayım aramızda kalsın. Ama normal şakalardı.
FORMAYI DA ALDI ŞAPKAYI DARoberto Carlos, Real Madrid Kulübü’nde arkadaşımız Mehmet Arslan ile yaptığı röportaj sırasında hem Fenerbahçe forması hem de şapkasını fotoğraf çekilirken giymedi. Ancak röportaj sonrası ’Bir gün herkes Fenerbahçeli olacak’ yazılı şapkayı kafasına geçirip, "Bunları bana hediye eder misin?" diyen Roberto Carlos, Mehmet Arslan’ın hazırladığı arkasında Roberto Carlos’un isminin yazıldığı 3 numaralı 100. yıl formasını da alıp gitti...