Süper Lig'in eski yıldızı Ondrej Celustka'dan Çekya-Türkiye maçı öncesi iddialı sözler: 'Bize karşı oynamak kolay değil, göreceksiniz'

Güncelleme Tarihi:

Süper Ligin eski yıldızı Ondrej Celustkadan Çekya-Türkiye maçı öncesi iddialı sözler: Bize karşı oynamak kolay değil, göreceksiniz
Oluşturulma Tarihi: Haziran 26, 2024 15:55

Ülkemizde bir dönem Trabzonspor, Antalyaspor ve Bodrum FK takımlarında forma giyen 35 yaşındaki Çekyalı savunma oyuncusu Ondrej Celustka, Süper Lig kariyeri ve EURO 2024 ile ilgili Spor Arena’ya özel bir röportaj verdi. Çekya Milli Takımı’nda 33 maça çıkan tecrübeli futbolcu, EURO 2024 F Grubu’ndaki Türkiye-Çekya mücadelesine de değindi.

Haberin Devamı

Trabzonspor ve Antalyaspor formalarıyla Süper Lig’de toplam 236 maça çıkan Ondrej Celustka, 2011 yılında bordo-mavililerin Şampiyonlar Ligi’nde Inter’i deplasmanda 1-0 yendiği maçta attığı golle zaferi getiren ve hatıralarda kalan isim oldu. Güçlü fiziği ve etkili oyunuyla dikkat çeken tecrübeli futbolcu, geçtiğimiz haftalarda TFF 1.Lig’de Bodrum FK formasıyla şampiyon olarak Süper Lig’e yükselme sevinci yaşadı. Trabzonspor’daki unutulmaz günlerini anlatan Celustka, EURO 2024 F Grubu 3.maçında karşı karşıya gelecek olan kritik Türkiye-Çekya maçında iki ekibin şansını da yorumladı.

ÇEKYALI FUTBOLCU ONDREJ CELUSTKA’NIN ÖZEL AÇIKLAMALARI ŞÖYLE:

“AVRUPA’NIN 3 BÜYÜK LİGİNDE OYNADIM AMA SÜPER LİG’DE SAVUNMA YAPMAK ÇOK ZORDU”

Süper Lig’in yanı sıra İtalya (Palermo), İngiltere (Sunderland) ve Almanya Liglerinde (Nürnberg) de futbol oynadınız. Türk futbolunu zihniyet, mücadele ve kalite açısından değerlendirebilir misiniz?

Haberin Devamı

Farklı liglerde oynayarak pek çok deneyimim oldu. Premier Lig, benim fikrime göre dünya üzerinde oynanabilecek 1 numaralı ligdi. Orada gerçekten muhteşem bir tecrübe yaşadım. Benim için dünyadaki en iyi futbol rekabeti oradaydı. İtalyan Ligi, daha çok taktiğe dayanıyordu. Oradaki takımlar, özellikle de savunma anlamında çok iyiydi. Ayrıca organize ve taktiksel futbol olarak çok üst seviyedeydiler. Bundesliga’daki futbol ise hız, tempo ve yoğunluk olarak farklıydı. Yani oynadığım her lig birbirinden farklı özellikler içeriyordu. Kariyerimin büyük bir kısmını Türkiye Süper Ligi’nde geçirdim. Burası birçok bireysel yeteneğin ön plana çıktığı bir lig. Bildiğiniz üzere oyuncular çok yetenekli ve bire birde çok maharetli. Bu yüzden benim savunmacı bakış açıma göre Süper Lig’de savunma yapmak zordu. Liginizin çok fazla taktiksel yönü yoktu ama maçlarda oynamak çok zordu. Çünkü çok sayıda farklı ülkelerden iyi oyuncular vardı. Ayrıca teknik olarak çok iyi bir futbol rekabeti bulunuyordu.

“FENERBAHÇE DERBİLERİNDE ATMOSFERDEN DOLAYI TARAFTARLAR RESMEN YANIYORDU”

Türk futbolundaki stadyum ve taraftar atmosferi hakkında neler söylemek istersiniz?

Haberin Devamı

Dürüst olmak gerekirse Trabzonspor’da oynadığım dönem Trabzonspor'un şehir merkezindeki eski stadyumunda Şampiyonlar Ligi maçları oynarken farklı duygular hissettim. Atmosfer çok etkileyiciydi. Inter Milan'a, Lille'e ve CSKA Moskova'ya karşı oynadığımız maçlardaki atmosferleri hatırlıyorum. Tüm bu maçları inanılmaz ve muhteşem bir atmosferde oynuyorduk. Taraftarlar, yani Trabzonspor taraftarları inanılmazdı ve hala da inanılmazlar. Ayrıca Fenerbahçe'ye karşı oynanan derbiler de öyleydi. Yani çok büyük bir maçtı ve insanlar atmosferden dolayı resmen yanıyordu. Bu yüzden bu tür maçları unutmuyorum. Sanırım futbol kariyerimdeki en iyi atmosferlerden birinin Trabzonspor'un eski stadyumunda olduğunu söyleyebilirim.

Haberin Devamı

“ŞENOL GÜNEŞ, TÜRKİYE’NİN BİR FUTBOL EFSANESİDİR”

Trabzonspor'da 2 yıl futbol oynadınız. Trabzonspor'da birlikte çalıştığınız teknik direktör Şenol Güneş'in futbolunuza etkisi hakkında neler söylemek istersiniz?

Şenol Güneş, doğrusunu söylemem gerekirse Türkiye'nin bir futbol efsanesidir, buna hiç şüphe yok. Yani bir teknik direktör olarak kupalar kazandı ve birçok şampiyonluk elde etti. Genç bir futbolcu olarak Trabzonspor'a katıldığımda 20-21 yaşlarındaydım. Onu kadroda oynayabileceğime ve Trabzonspor için iyi bir oyuncu olabileceğime ikna etmek için elimden gelenin en iyisini sahaya koymam gerektiğini biliyordum. Bu yüzden en başından beri onu etkilemek için elimden gelen her şeyi yaptım. Ve evet, onun yönetimindeki neredeyse her maçta oynadığımı söyleyebilirim. Ona her zaman güveniyordum ve o dönemde kendimi çok iyi hissediyorum. O dönemin futbol kariyerimdeki en iyi zamanlarımdan biri olduğunu söyleyebilirim çünkü Süper Lig'de şampiyonluk için oynadım ve Şampiyonlar Ligi'nde grup aşamasında mücadele ettim. Birçok uluslararası karşılaşmaya çıktım. Evet, Şenol Güneş bana oynamak için imkân verdi ve ben de bu şansı iyi kullandığımı düşünüyorum. Bana özellikle saha içinde ve saha dışında nasıl hareket etmem gerektiğini öğretti. Bana şimdi bile uyguladığım bazı taktikler verdi. Bana öğrettiği kurallara hala uyuyorum. Şenol Hoca, benim ilerlememin ve futbol kariyerimdeki büyümenin kesinlikle bir parçasıdır.

Haberin Devamı

“INTER’İ GİUSEPPE MEAZZA’DA YENDİĞİMİZ MAÇ BENİM İÇİN ÇOK ÖZELDİ”

2011 yılında Şampiyonlar Ligi’nde Inter’i 1-0 yendiniz ve attığınız golle galibiyetin mimarı oldunuz. Giuseppe Meazza'daki hatıralarınızı anlatabilir misiniz?

Giuseppe Meazza'daki maçın bitiş düdüğünün hemen ardından inanılmaz duygular hissettim. 14 Eylül 2011 tarihi benim için çok özel bir gündü. O duyguyu tarif bile edemem. Tüm ailem oradaydı, stadyumdaydı. Onların varlığını ve Trabzonspor taraftarlarının Giuseppe Meazza'daki büyük desteğini hissettim. O anda genç bir adam olarak kendime güveniyordum ve güven dolu hissediyordum. Belki de o anda kime karşı oynayacağımızın farkında bile değildim. Inter gibi böyle büyük bir rakibe karşı oynayacakmışız gibi aklımda çok fazla düşünce yoktu. Kendi performansıma ve oyunda zamanı iyi değerlendireceğime odaklanmıştım. Maç sırasında orada en azından bir puan alabileceğimize giderek daha fazla inanıyordum. Kalecimiz Tolga Zengin, gerçekten çok iyi bir performans sergilemişti. Ayrıca Inter Milan'ın birçok gol şansını kurtarmıştı. Maçın sonunda ise attığım gol inanılmazdı. Sanırım o anı asla unutmayacağım ve çocuklarıma anlatacağım. Onlara o zamanki mücadelenin nasıl olduğunu anlatacağım. Bu mücadeleyi sonsuza kadar aklımda tutacağım. Bu yüzden Türkiye'de birçok insan beni gördüğünde otomatik olarak bu anı hatırlıyor. Bana hala Trabzonspor'un bir parçası olduğumu hissettiren bir fotoğraf gönderiyorlar. Aslında bir gün Trabzon'a turist olarak gideceğim günü iple çekiyorum. Boztepe'de çay eşliğinde fotoğraf çektireceğim. Ayrıca Trabzon halkıyla görüşeceğim çünkü onları çok seviyorum. Bana çok iyi ve çok nazik davranıyorlar.

Haberin Devamı

“FERDİ KADIOĞLU, BÜYÜK BİR OYUNCU OLMAYA DOĞRU İLERLERDİĞİNİ GÖSTERİYOR”

Ülkemizde sizin gibi her iki bekte de oynama potansiyeline sahip olan Fenerbahçe’nin milli yıldızı Ferdi Kadıoğlu'nun potansiyeli hakkında ne düşünüyorsunuz?

Ferdi Kadıoğlu, benim o zamanki halim gibi. O zamanlar Şenol Güneş'in beni savunmanın sağında ve solunda kullandığını hatırlıyorum. Bazen stoperde bile oynuyordum. Gençken stoper pozisyonunda çok fazla maç oynamadım ama zamanla tecrübe kazanarak stoper pozisyonunda da geliştim. Şimdi bu pozisyonda %100 oynayacak seviyedeyim. Bu pozisyonda oynamaktan mutluyum ve kendimi en iyi stoper pozisyonunda hissediyorum. Trabzonspor'dayken savunma hattında rotasyon yapıyordum. Bildiğiniz üzere sağ ayaklı olsam bile sol tarafta oynarken bahane bulmadan mücadele ettim. Çünkü oynayabildiğim için mutluydum. Dediğim gibi Şenol Güneş'in ve Türkiye'de diğer çalıştığım teknik direktörlerin güvenini hissettim. Daha sonra Antalyaspor'da da savunmada birçok pozisyonda oynadım ve buna alışmıştım. Her zaman elimden geldiğince iyi performans göstermeye çalıştım. Evet, gördüğüm kadarıyla Ferdi de öyle. Her iki bek pozisyonlarında da oynuyor ve teknik direktörler için her zaman çok faydalı bir oyuncu. Ferdi gibi oyuncuları savunmanın birden fazla pozisyonunda ya da ilk on birin herhangi bir yerinde kullanabildiğinde her zaman iyi sonuç verir. Ferdi, büyük potansiyeli olan çok iyi bir oyuncu. Ona en iyisini diliyorum. O, zaten büyük bir oyuncu olmaya doğru ilerlediğini hem Fenerbahçe formasıyla hem de Türkiye Milli Takımı’ndaki maçlarda gösteriyor.

"DÖRT GÖZLE BEKLİYORUM"

Türkiye'ye karşı tekrar oynayacağız. Hatırlıyorum da EURO 2016'da grup aşamasında birbirimize karşı oynamıştık. Siz şanslı bir takımdınız ve o zaman bizi yenmiştiniz. Ne yazık ki üç yıl önce oynadığım Avrupa Şampiyonası’nda Türkiye farklı gruptaydı. O dönem size karşı oynasaydım benim için harika bir deneyim olurdu ama bu her zaman kura ile ilgilidir. Ve şimdi karşımızda yine Türkiye var. Dediğim gibi ilginç bir grup olacak. Kim daha şanslı olacağını görelim bakalım. Bu yüzden heyecanlıyım ve bu maçı dört gözle bekliyorum.

Türkiye, 3. maçını Çek Cumhuriyeti ile oynayacak. Çekya’da hangi oyuncular etkili olabilir? Bu konuda Türkiye'ye tavsiyeleriniz nelerdir?

Ivan Hasek, Çekya Milli Takımı’nın henüz çok yeni bir teknik direktörü. (Hasek, Ocak 2024’te göreve geldi ve 6 maçta takımını yönetti) Bu yüzden Çekyalı taraftarların ondan çok fazla beklentisi var. Çekya’da görev yapmadan önce uzun bir süre hiçbir takımı çalıştırmadı. (Hasek, Mart 2022’de Lübnan Milli Takımı’nda görev yaptı) Bu yüzden onun için de biraz zor olabilir ama kendine güveniyor. Takımı yönetme konusunda yeterli güvene sahip. Avrupa Şampiyonası’nda neler yapacağını göreceğiz. West Ham United'da oynayan takım kaptanı Tomas Soucek varç Çok üst düzey bir oyuncu. Ayrıca Vladimír Coufal gibi West Ham United'ın sağ bekinde oynayan oyuncumuz var. Kadroda bunun gibi iyi oyuncularımız var. Takımda belki şu anda çok fazla büyük ve yıldız isimler yok çünkü turnuvadaki en genç takım biziz. Çok büyük bir potansiyelimiz var ama oyuncularımızın kendilerini göstermeleri gerekiyor. Belki bu turnuva kendilerini göstermelerine yardımcı olur. Genç yaşımıza rağmen biz herkes için tehlikeli bir takımız. Bundan eminim. Her zaman takım olarak çok iyi oynuyoruz. Bireysel yeteneğe bağlı kalmadan takım olarak iyi futbol oynamaya çalışıyoruz. Turnuva takımı olduğumuzu söyleyebilirim. Bu yüzden bize karşı oynamak kesinlikle kolay değil. Bunu zaten 26 Haziran'da göreceksiniz.

“VİNCENZO MONTELLA, TÜRK FUTBOLUNDAKİ MANTALİTEYE UYUM SAĞLADI”

Daha önce Süper Lig'de Adana Demirspor'da da çalışan teknik direktör Montella'nın Türk futboluyla uyumu ve başarıları hakkında ne düşünüyorsunuz?

Vincenzo Montella, açıkçası Türkiye'de kendini çok iyi hissediyor. Türk futboluna, oradaki mantaliteye çok iyi uyum sağladı ve iyi skorlar üretti. İyi sonuçlar almaya devam edecek gibi duruyor ama bunu zaman gösterecek. Şimdilik iyi durumda olduğunu görüyorum. Sahadaki genç oyunculara iyi süreler verdi. Onlara inandı ve güvendi. Oyuncuları da bu şansı iyi değerlendirdi. Gürcistan'a karşı oynadığınız ilk maçta gördüğüm gibi Real Madrid’den Arda Güler ve Juventus'tan Kenan Yıldız gibi bu genç oyuncular çok iyi performans gösterdiler. Yani bence Vincenzo Montella onlarla nasıl çalışacağını ve onlarla nasıl iletişim kuracağını çok iyi biliyor. Montella, böyle genç yeteneklerin potansiyellerini her zaman ortaya çıkarıyor.

Süper Ligin eski yıldızı Ondrej Celustkadan Çekya-Türkiye maçı öncesi iddialı sözler: Bize karşı oynamak kolay değil, göreceksiniz

“ARDA GÜLER, GENÇ YETENEKLERİN LİDERİ. ONUN REAL MADRİD’DE OLMASI TESADÜF DEĞİL”

Türk Milli Takımı’nın kadro potansiyeli hakkında neler söylemek istersiniz?

Evet, bizden sonra turnuvadaki en genç ikinci takım olduğunuzu gördüm. Yani büyük potansiyele sahip çok genç bir kadronuz var. Bunu Gürcistan'a karşı oynadığınız ilk maçta da gördük. Birçok genç, yetenekli, hızlı, bire birde etkili ve harika tekniğe sahip oyuncularınız var. Bu yüzden onları izlemek güzel ve kadronuz eskisinden farklı. Yıldız isimlerin yanı sıra harika bir geleceği olan birçok iyi genç oyuncunuz var. Ayrıca Montella; tempolu, hızlı ve yoğun bir futbol oynayabiliyor çünkü bu sert oyun tarzına uygun oyuncuları var. Bu durum teknik direktör ve tüm Türkiye için çok büyük bir avantaj. Evet, Arda Güler'in genç yeteneklerin lideri olduğunu söyleyebilirim. Onun Real Madrid'de olması tesadüfe değil, daha önceki iyi performanslarına dayanıyor. Aksi takdirde Real Madrid onu asla almazdı. Yani onu tanıyorlardı. Arda’nın sahadaki performansını, karakterini ve tutumunu da biliyorlardı. İşte bu yüzden böyle bir takım onu aldı.

“TÜRK TARAFTARLAR, TAKIMLARI ADINA MOTİVASYON İÇİN BÜYÜK BİR AVANTAJ”

Almanya'da milyonlarca Türk vatandaşımız yaşıyor. Türk taraftarlarımızın stadyumlarda yarattığı atmosfer hakkında neler söylemek istersiniz?

Türkiye olarak sanki kendi ülkenizde düzenlediğiniz turnuvada oynuyormuş gibisiniz. Yani Türkleri her yerde görebilirsiniz. Çünkü zamanında Bundesliga’da oynadığım için Almanya'da milyonlarca vatandaşınızın yaşadığını biliyorum. Oyuncular için bu inanılmaz bir duygu. Onlar kendi evinde maç oynuyormuş gibi çok büyük bir destek görüyorlar. Bazen sonuçlar iyi gitmiyorsa turnuvalar oyuncular için biraz stresli olabiliyor. Turnuvaya hazırlık döneminde taraftarlar sürekli yanınızda oluyor. Yani Türk taraftarlar, maçlara hazırlık aşamasında Türk Milli Takımı adına motivasyon için büyük bir avantaj.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!