Soyunma odasına inmem

Güncelleme Tarihi:

Soyunma odasına inmem
Oluşturulma Tarihi: Eylül 19, 2006 00:00

"Öncelikli hedefim kulübü borçlarla dönebilir hale getirmek. Sonra, yatırımlarını, stat projesini hayata geçirmiş, Riva Projesi’nde en verimli sonucu almış, ekonomik olarak sağlam bir G.Saray"

ÖZHAN Canaydın.. G.Saray Kulübü’nün belki de en zor döneminde görev aldı. Borçlarla boğuştu, bunlara göğüs gererken, eleştirileri büyük bir hoşgörü ile karşıladı. Ama bir şeyden hiç ödün vermedi: Fair-Play...

Yaşamının her alanında bu sloganı prensip haline getirdi. Ülkesinde eleştirilirken, o UEFA’nın Beşiktaş’a verdiği cezayı protesto etmek uğruna Fair-Play ödülünü almaya gitmedi. Onun protestosu gazete sayfalarına, TV programlarına yansımadı. Çünkü kimseye söz etmedi.

Canaydın, G.Saray’ın geleceğini kurtarmak için çalıştı.

Şimdilerde yine telaşlı ve zor günler yaşıyor. Ama artık içi biraz olsun rahat. Daha düne kadar G.Saray’ın borçlarından söz eden medya, artık 4. haftada ödenen şampiyonluk primlerini sayfalarına yansıtıyor.

Başkan geleceğe ümitle bakıyor...

Ekonomik devamlılık şart

- Özhan Canaydın’ın hedefi ne? Gözlerini kapadığında nasıl bir G.Saray hayal ediyor?


- Öncelikli hedefim borçları dönebilir hale getirmek elbette. Sonra, yatırımlarını, stat projesini hayata geçirmiş, Riva Projesi’nde en verimli sonucu almış, ekonomik olarak sağlam bir Galatasaray... Çünkü ekonomik sorunların çözümü sportif başarıların sürekli hale gelmesi demek.

- Avrupa’da model aldığınız ya da beğendiğiniz kulüp hangisi?

- Açın UEFA kitapçığını orada ilk 10 takımı görürsünüz. İlk 10 içinde bir dönem G.Saray da yer almıştı. Ama ekonomik olarak 58. sıradaydık. Ekonomik olarak 58. sırada olan bir takımın, sportif başarısını ilk 10 içinde devam ettirmesi imkansız. Muhakkak ki, ekonomik devamlılık, sportif başarıyla eş olmalı.

- Hiç soyunma odasına iner misiniz?

- İlhan beni iyi tanır, takımı yalnız bırakmam. 2 sene Florya’da oturdum. Her teknik adam ile ilişkilerimde, G.Saray gelenekleri neyi gösteriyorsa, onu hayata geçiririm. Teknik konularda hiçbir zaman müdahil olmadım, olmam da. Soyunma odasına sadece tebrik için inerim.

Batıya açılan pencereyiz

- Hakemler için ne diyeceksiniz?


- Dünya Kupası’nı hepiniz izlediniz. Hatasız yönetilen maç yok. Bizde de maçlar o seviyede yönetiliyor. Sezon başı tüm takımların formsuzluk dönemi olduğu gibi hakemlerin de formsuz olduğu bir dönemdir. Bundan dolayı birkaç hata yapıldı. Bu da son derece normal. Önemli olan az hata yapmaktır.

- G.Saray, Avrupa’da başarılı oluyor. Bunun bir sırrı var mı?

- Çünkü batıya açılan pencere G.Saray. İlk defa yurt dışında maç yapan takım, 1960’larda Şampiyon Kulüpler Kupası’nda 3. turu aşmış, 1989’da Şampiyon Kulüpler Kupası’nda 3. olmuş -ki ısrarla bunu yazmıyorsunuz. Unutturulmaya çalışılıyor, UEFA ve Süper Kupa şampiyonlukları kadar önemlidir bu- ilk defa Şampiyonlar Ligi’ni katılan ve 10 defa bu ligde yer alan Avrupa’nın 3 takımından biri.. Bunlar Avrupa’da başarılı olmanın en büyük verileri..

- Bir dönem amatör şubeleri kapattığınız için eleştirilmiştiniz?

- Yalçın Granit ağabeyim, kadim dostumdur. Cumartesi günü havuz açılışında bir araya geldik. Benim dönemimde Granit ile en iyi dereceyi aldık 3. olduk. Kendisine her zaman minnettarım. Ama artık kulüplerin amatör şubelerinin sponsorlarla yürüyeceğine inanıyorum. İnşallah tüm şubeler, sponsorlarla ekonomik bağımsızlıklarına kavuşacaklar.

Gerets sonuna kadar burada

- Beşiktaş maçı öncesi Gerets’in göreve devam edip etmeyeceği tartışılıyordu. En yetkili isim olarak siz ne diyorsunuz bu konuya?

- Erik Gerets’in değiştirilmesi için yönetim kurulunda ne görüşme ne de konuşma oldu. Hiçbir antrenör ile de temas kurulmadı. G.Saray’ı geçtiğimiz sezon şampiyon yapan hocamız sonuna kadar burada.

Üyelik Barcelona gibi olacak

- Üye alımı için G.Saray Spor Kulübü’nün tüzüğünde bir değişiklik yapacak mısınız?

- Avrupa Birliği yasalarına uyum için tüzükte birkaç değişiklik hazırladık. Şu elimde gördüğünüz kitapçığı hazırladık. Biz kulübü değil, G.Saray Futbol A.Ş’yi üyeliğe açacağız. Tıpkı Barcelona örneğinde olduğu gibi. Belki 100 bin üyemiz olacak. 1500 kişi noter tarafından kurayla belirlenecek ve bu kişilerin katılımıyla genel kurul yapılacak.

150 gün yaşayan istiyoruz

- Seyrantepe’ye yapılacak stat ile ilgili hazırlıklar ne durumda?

- 3 model var. Ajax Arena, Düsseldorf ve Frankfurt Commerzbank Arena. Bizim isteğimiz Ajax Arena Stadı. Çok amaçlı bir stat olmasını istiyoruz. Çünkü 17 lig, 5 kupa, 6 Avrupa kupası ve 2 hazırlık maçı oynasak 365 günün 30 günü o stat çalışacak. Oysa biz çeşitli etkinliklerle 150 gün yaşayan bir stat istiyoruz.

- O stattan yıllık ne kadar gelir bekliyorsunuz?

- 52 bin kapasiteli bir stat olacak. Bunun nedeni de UEFA formlarına göre bu statta final ve turnuva oynatabilmek. 52 bin kişilik stadın geliri 24 milyon dolar civarı olur. 30 milyon gelir elde etmek mümkün değil. Ama mümkün olursa bu rakama da ulaşırız. Proje hazırlanıyor, kasım aralık ayında da ihaleye çıkacak. Ocak ayında Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan temel atacak. 24 ayda stat bitecek.

İkitelli’de misafiriz

- Sayın Başkan gelelim Olimpiyat Stadı’na...

- Bakın biz orada misafiriz. 150 milyon dolar yatırılmış bu spor tesisi için devreye girdik geçmişte. Ama başaramadık. 2005 yılındaki final sonrası düzeldiği söylendi. Belediye 30 milyon dolar harcamış. 100 bine yakın ağaç dikilmiş. UEFA’dan geçer not almış. Bize de Şampiyonlar Ligi maçları için teminat verdiler.

- Peki nerede hata oldu?

- Dediğim gibi biz misafiriz. Çok fazla yığılma olmasın diye otopark ücretlerini bile almadık ki bizim için önemli bir gelir kaynağıydı. 2005 finalinde özel araba alınmamıştı. Ancak bu kez özel araba fazlaydı. Ben gitmemem gereken toplantılara bile katıldım. UEFA standartlarına göre 8 kişiye bir araba düşüyor. Yani Olimpiyat Stadı’nı düşünürseniz 8 bin 500 araba eder. Ama gelen araba sayısı 11.500’ün üzerindeydi.

- İnönü Stadı tercih edilemez miydi?

- Düşündük. Ama seyircimizi, dostlarımızı rahatsız etmek de istemedik. Düşünün Beşiktaş Stadı’nın her tarafı siyah- beyaz. Seyircimizi konsantre etmek çok zor. Aynı şekilde F.Bahçe Stadı da öyle.

- Peki ya ikinci maçta neler olacak?

- Öncelikle taraftarımızdan hem özür diliyorum hem teşekkür ediyorum. Bu hafta derbi maçında stadı yine doldurdular. Olimpiyat Stadı’ndaki aksaklıklar görülmüştür. Bakın 2005 finalinde organize sanayi bölgesinin maç güzergahındaki tüm yolları sivil araç trafiğine kapalıydı. Ama bu maçta 2 TIR yola girdi.

- İkinci maça taraftarınızı davet ediyorsunuz elbette?

- Tabii ki... G.Saray taraftarı Şampiyonlar Ligi’nde başarıyı istiyorsa o sıkıntıya katlanmak zorundayız. Dediğim gibi 2. maç için gerekli önlemi yetkililer alıyor. G.Saray Kulübü o statta misafir. Yapabileceği fazla bir şey yok. Ama devletimizin bu iki maçta sıkıntıyı tamamen gidereceğinden eminim.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!